Her ayrılış, ölümün önceden alınan bir tadı gibidir, tekrar bir araya geliş de yeniden dünyaya gelişin önceden alınan bir tadı gibidir.-- schopenhauer
basakkaragol
basakkaragol
@basakkaragol

Çiçek Bahçesi

30 Temmuz 2014 Çarşamba
Yorum

Çiçek Bahçesi

2

Yorum

0

Beğeni

0,0

Puan

497

Okunma

Çiçek Bahçesi

Yola çıktığımda sabahtı. Saat onu geçiyor, gökyüzünü bulutlar kaplamıştı. Bulutun arkasında yüzünü göstermeye yanaşmayan nazlı Güneş.. Aldığım 3. nefeste yola çıkardılar beni. Günlerce yürüdüm. Gün oldu gecenin soğuğunda buz tuttum ağaç dallarıyla birlikte. Onlar yapraklarını döktüler, ben masumiyetimi.. Günler yılları kovaladı. Güneşle tanıştım. O kadar güzeldi ki.. Ama yol boyunca eritti beni. Gitgide yok oldum sıcağında erimekten. Yürüdüm, durdum birden. Burnumun direklerini parçalarcasına o kadar yoğun ve o kadar güzel bir koku çarptı ki yüzüme.. Yıpranmış yüz hatlarım, soyulmuş derim ve hatta parçalanmış ayakkabımın ucunda kurumuş toprak parçaları hissetti o muhteşem kokuyu. Başımı kaldırdığımda uçsuz bucaksız bir çiçek bahçesindeydim. O kadar ıssız ve bir o kadar güzel. Bu güzellikte benden başka bir insanın izi yoktu. Sahip olduğu tek şey bendim. Ve yan tarafta batan Güneş. Yürüdüm, senelerce yürüdüm. Yürüdükçe doyamadım o güzelliğe. Eşsiz kokusuna doyamadım. Yola çıkma amacım ve yalnızlığım kaybolmuştu. Fakat günden güne tersleşen bir şeyler vardı. Çiçekler dikenleşmeye başlıyordu gün geçtikçe. Güzel olduğu kadar korkunç ve tehlikeliydi o güzellik. Yırtıcı kuşlar gelirdi bazen. Çiçekleri koparıp giderlerdi. Öteki gün eski haline geri dönerdi bahçe. Korkuyordum.. Zarar görmekten değil, orayı kaybetmekten. Alıştım git gide. Cesaretim bana sevgi getirdi. Cesareti de sevdam. Sevdam kavgam oldu.. Bacaklarımda yaralar vardı. Her gün kanayan derin yaralar. Yüzüm, kollarım, bacaklarım.. Saçlarım döküldü. Gün oldu ben acıttım canımı. Acım sevincim oldu. Kanadıkça vücudum daha çok benimsedim orayı. Bir gün fırtına koptu. Yırtıcı kuşların sesi kaldı gökyüzündeki kahverengi tozda. Toprak kurudu. Uçsuz bucaksız muhteşem bahçenin çiçekleri tek tek soldu. Güneş tepeye çıktı ve vurduğu yeri yakmaya başladı. Önce çiçekler, sonra kokuları silindi.. Kalansa kurumuş toprak bir de ben oldum. Defalarca yeni çiçekler ektim. Açmadı, toprak istemedi... Ben kaldım yine kendime. Sırtındaki yükle kamburu çıkmış, yara bere içinde kalmış ben. Bir de burnumda kokusu, aklımda anısı, gönlümde yarası...

Paylaş
(c) Bu yazının her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir. Yazının izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
Yazıyı Değerlendirin
 
Çiçek bahçesi Yazısına Yorum Yap
Okuduğunuz Çiçek bahçesi yazı ile ilgili düşüncelerinizi diğer okuyucular ile paylaşmak ister misiniz?
Çiçek Bahçesi yazısına yorum yapabilmek için üye olmalısınız.

Üyelik Girişi Yap Üye Ol
Yorumlar
kutsaltoprak
kutsaltoprak, @kutsaltoprak
30.7.2014 22:12:52
güzel bir yazı, kendinizi özdeşleştirme, anlatım da uyum ve kafiyeleri çok güzel seçmişsiniz, bugünü sizin güzel yazınızı okuyarak kapatıyorum,
diğer yazılarınızda görüşmek dileğiyle :)
ccelayir
ccelayir, @ccelayir
30.7.2014 15:13:20
Farklı bir anlatım, aşırı simgesel. Ama yalın bir dil.
© 2025 Copyright Edebiyat Defteri
Edebiyatdefteri.com, 2016. Bu sayfada yer alan bilgilerin her hakkı, aksi ayrıca belirtilmediği sürece Edebiyatdefteri.com'a aittir. Sitemizde yer alan şiir ve yazıların telif hakları şair ve yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Sitemiz hiç bir şekilde kâr amacı gütmemektedir ve sitemizde yer alan tüm materyaller yalnızca bilgilendirme ve eğitim amacıyla sunulmaktadır.

Sitemizde yer alan şiirler, öyküler ve diğer eserlerin telif hakları yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. Ayrıca sitemiz Telif Hakları kanuna göre korunmaktadır. Herhangi bir özelliğinin kısmende olsa kullanılması ya da kopyalanması suçtur.