- 1124 Okunma
- 3 Yorum
- 0 Beğeni
ÇOCUKLARIMIZ KİMİN ELİNDE !?
Çocuklarımız artık amerikan çizgi filmlerin elinde büyüyor istediği gibi yönlendiriyorlar istismar ediyorlar
çocukların adeta beynine hükmediyorlar onları gelecekte anneye babaya sürekli laf yetiştiren asi çocuklar yetiştiriyorlar
Şöyle bir gözlemledim çocukları sanki çocuk deyiller büyümüşler sonra sihirli bir değnekle tekrar küçülmüşler
Çok ilgimi çekti çocuklar zamane çocukları avrupadaki çocuklar sanki büyümüş tekrar küçülmüş hiç çocukluğunu yaşamadan teknoloji daha onlar küçükken hızla büyütüyor
Bırakmıyorlar çocukluğunu yaşasınlar , bu göğüslü oyuncak barbieler hamile karnı burnunda bebekler onların sevgilileri yeni doğmuş bebekleri var
çocuklarını çok çabuk büyümeye teşvik ediyorlar
Oyuncak firmaları çocukların dünyasını kotü yönlendiriyor ne yazik..
Bir sömürü çarkıdırkı ailelerinde bütçelerinden çalıyor sömürüyör bu çark..
Ebeveyinleride zor durumda bırakıyor ...
Çocuklar akşama kadar elektronik oyuncakların başında gözleri yorgun çocuklar görüyorum çevremde
Eskiden çocuklar sokakta ne güzel oynardı oysa dışarda hep cıvıl cıvıl çocuk sesleri olurdu şimdi bakıyorumda şöyle o güzelim parklar bom boş sadece yaşli teyzelerimiz oturup dizlerini güneşlendirir çocuklarımız ıse kendini eve hapsetti
Oyunların esiri olmuş durumundalar
Bu sistemin böyle dönmesinin sebebi en ince ayrıntısına kadar planlanmış programlanmış çocukları bu sistemin bir parçası yapmışlar ürünlerde can alıcı renkler kullanılmış
Bu organizasyon programlamlıyanlar çocuklarımızın duygularını esir almışlar bizler farkında değiliz
Filmlerde eliyle ateş atmalar gezegen savaşları tanrıların birbiriyle kavgalari daha küçükken içlerine nefret tohumları aşılanıyor
Bu çıkan savaşlarda acımasız insan katili azgın canavarlar duygusuz insan azmani duygudan yoksun nesiller türüyor ..
Şeytan hep pusuda kandırır o küçücük yürekleri ellerine birakmayalım
çocuklarımızı onların kötü emellerine bırakmayalım sahip çıkalım çocuklarımıza ..
Büyüdüklerinde anneye babaya şefkatsiz sevgiden yoksun bir toplum yetişiyor
Çocuklarımızı kurtarmalıyız onların kötü emellerine bırakmayalim sahip çıkalım onlara doğa hayvan çiçek sevgisini
en önemlisi içimizdeki sevgiyle büyütelim fırsat vermeyelim çocuklarımızın duygularını çalan hırsızlara
Annem ben küçükken bana bez bebek yapmıştı ben onu daha çok sevmiştim oysa naylon bebeğimde hala var
O naylon bebekle çok az oynadım o naylon bebek annemde hala yepyeni durur annem onu neden saklar hiç sormadım benden bir hatıramı diye yoksa eskiden babamın kıt kanat maaşıyla alınmış olmasındanmı ?sormadım doğrusu
bez bebeği daha çok sevmiştim çünkü annem onu yapınca heyecanla bitmesini beklemiştim ..../
25/7/2014
Nur💥
YORUMLAR
Valla başkalarını bilmem (1983 doğumlu) ben televizyonu çocukken açtığımda karşımda çizgi film olarak hep
klasik Batı filmlerini bulduk. TRT o zamanlar elde olanı, Batıdan ithal edilen çizgi filmleri izletirdi. Tek avantajımız çizgi film kanalları yoktu. Belli saatlerde çıkardı.
Şimdi TRT çok değişti. Bir yönüyle güzelleşti, bir yönüyle çirkinleşti. Sanat edebiyata yer vermiyor pek. Ama En azından Keloğlan filan çıkıyor. Ben bile izliyorum. Gerçi son bölümler çok saçma. Ha, ünlü Pepe'miz var.
O açıdan yazının başında geçen artık 'artık' kelimesine katılmıyorum. Anne baba yönlendirebilir, bazı konularda düzelme var. Her çizgi film kanalı izletilmemeli.
oyuncak bebekler değil mi küçükken nasıl da severek oynardık. Hatta annem yünden bile bebek yapardı da nasıl mutlu olurdum. Vakti zamanında eski kumaş parçalarını kırpar ve elbiseler dikerdim acemice. Hey gidi günler hey...
saftık, duyarlıydık, ÇOCUKTUK.
Katılıyorum: Büyümüş de küçülmüş zamane çocukları. Aslında sevmiyorum bu kelimeyi: ''zamane''. Ne demekse...
Çocuklar çocukluktan uzak, ebeveynler ise bir o kadar umarsız. Konu çok derin ve açılımı çok yönlü.
özlem had safhada, gidişat gerçek mahiyetiyle acımasız ve yürek yakıcı.
Kutlarım, Önemli bir konu. Keşke yapacak bir şeyler olsa. Artık zamanın esiri iken engel olamıyoruz gidişata. Bireysel çabalar da yeterli değil.
saygılarımla...