Biz Devletiz
Çok yoksunuz toplum olarak kimi şeylerden ama hele son örneğimiz..O daha farklı bir yoksunluk..Mesleki ve kurumsal yoksunluğumuz..Kimi temel şeylerimiz oturmuş sorunsuz yürüyor ama bazı mevzular var ki işte orada akıl,irade,mantık tümüyle devre dışı..
Düşünceme katılır ya da katılmazsınız;ben her zaman biz devletiz,hem de güçlü bir devletiz der örnek olarak da yapılan sınavları gösteririm.. Derim ki; öyle sıradan değil biz köklü, güçlü ve yerleşik bir devletiz; nedeni de işte iki milyonu aşkın öğrenciyi iki saatte sınav yapıyor,kısa sürede değerlendiriyor ve tercihleri doğrultusunda istediği okullara yerleştiriyoruz diye.. Bir tek bu da değil; üniversite sınavı dışında yine bir o kadar adayın yarıştığı iş edinme arayışı içerisinde olan gençlerimizin katıldığı sınavlar ki bu da tezimi güçlendirici bir başka örnek....
Kolay mı bu sınavları yapmak ve insanlarımızı üniversiteye ve işe yerleştirmek..Bunlar yapılıyor ve hiç kimsenin itirazı olmuyor ufak tefek hadiseler dışında..
Mutlu ediyor açıkçası beni bu..Müthiş bir organizasyon..Kolay değil, işin her merhalesi riskli..Soruların hazırlanmasından,dağıtımından,sınavın yapılmasından değerlendirilmesinden ve yerleştirilmesine kadar ki tüm süreçler içerisinde bir çok riski bir arada bulunduruyor.. Cidden zor süreçler bunlar..
Temenni edelim,sınavsız bir üniversiteye,sınavsız bir iş ve meslek edinmeye doğru bir evrilmenin mutluluğunu yaşarız inşallah ilerde..Tüm temennim bu..Bunu başarabilirsek çocuklarımız ve gençlerimiz adına önemli bir şeyi gerçekleştirmiş oluruz devlet ve millet olarak..
………………………….
Sınavlarla ilgili başka bir mevzuya geleceğim buradan..İşte basiret bağlanması,akıl ve mantık tutulması denilen şey bu olsa gerek..
Hepimiz izledik değil mi daha geçenlerde KPSS sınavı sonrası genç bir öğretmen adayının yaşadıklarını..Hani şu kimlikte farklı sınavda farklı görüntüsünden dolayı akıl almaz gelişmeleri..
Kızımız nice zorlu süreçlerden geçmiş önce üniversiteyi bitirmiş,sonra da dershane dershane koşturmuş ve nihayetinde bu sınavın yapılacağı güne gelmiş..Gireceği sınav onun kaderini belirleyecek..
Elbette kılı kırk yaracağız adayı eşit şartlarda yarıştıracağız,kimliğiyle ilgili hiçbir şüpheye yer vermeyecek şekilde araştıracağız..Fakat gel gör ki bunu yapamıyoruz,bunu beceremiyoruz..
Aday nereden bilebilir başına gelecekleri. Sorun yaşayacağını bilse hiç böyle girer mi sınava..Farklı niyet ve düşüncesi olmadığı buradan belli..
Kimlikte farklı gerçekte farklı görünüyor genç kızımız..Saç rengi farklı..Boyamış bir başka renge..Diğer tüm şeyler eksiksiz ama sadece bu yönlü bir sorun var..Görünüm sorunu yani..
Durum fark ediliyor ve polis çağırıyor görevli, olaya el koyması için.. Yani işi polis çözecek..Bir sınav meselesini polis eliyle halledeceğiz..İşi güvenlik olan polis marifetiyle..
Oysa o salondan sorumlu bir sivil heyet var..Sınavın sorunsuz yapılabilmesini sağlamak için.. Heyetin işi bu..Meseleyi çözmek için oradalar..
Diyelim adayın kimliğiyle ilgili tereddütler giderilemedi ve netlik kazanamadı..Peki bu aday sınav tamamlanıncaya kadar elimizde değil mi..Velev ki erken çıkacak, kapı da güvenliği sağlayan görevlilerimiz yok mu?..Yani her tedbir alınmış durumda değil mi? Kaçması gömesi hiç mümkün mü?
Diyelim bu da olmadı elimizden kaçırdık, sonradan bu kişiye ulaşılamaz mı? Zaten tüm sınav belgeleri elimiz de değil mi,onu biz değerlendirmeyecek miyiz?
Durum bu olduğu halde yaşananlar tam bir skandal tam bir facia..Aday alınıyor salondan ve sorgulanmak üzere başka bir yere götürülüyor polis tarafından...Saatler sürüyor bu işlem ve tüm şüpheler boşa çıkarılıyor ama iş işten geçmiş oluyor bu arada..Sınav tamamlanmış oluyor..Öğretmen adayı genç kızımız yıllarca emek verdiği ve öğretmenlik hayali kurduğu sınava girememiş oluyor..Sonra hıçkırıklar,göz yaşları,ağlamalar feryat figanlar..
Maalesef gelinen nokta bu..Gelinen nokta bir konuda önemli bir eksiğimizin olduğu..Bu durumda neyi nasıl yapacağımızı bilememe hususumuz..Kimi şeyleri düşünememe çözüm getirememe hususumuz..
Her şey yazılı olmaz..Her şey bir kurala bağlı olmaz ama bir yollu çözer halledersiniz meseleyi..Ortak yolla, ortak akılla..Hiç mi kimse düşünememiş bu durumu..Bırakalım kızımız sınavına girsin sınavını tamamlasın yapılacakları ondan sonra yapalım..Hatta fark ettirmemek,tedirgin ettirmemek şartıyla..Bir imada bile bulunmamak kaydıyla..
Bu da bir deneyim aslında..Önemli bir deneyim..Zaten deneye deneye yol alıyoruz..Deneyerek öğreniyoruz bir çok şeyi..Bu da zamanımızı alıyor..Zaman kaybetmemize neden oluyor..Oysa pratik çözüm..Akıl yürütme..Ortak akıl..İstişare..Müşavere..
Bunları yapmıyor ve polise teslim ediyoruz genç kızımızı..Polis de iyi niyetli onda şüphe yok ama metodu farklı..İş görüş şekli farklı..
Peki suçu kime yıkacağız bu durumda..Kim suçlu kim kusurlu..Tamam onlar suçlu diye çekilecek miyiz bir kenara yoksa el atacak,çözüm üretebilecek miyiz bu işlere..
Kemal GÜL
21.06.2014
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.