- 606 Okunma
- 1 Yorum
- 0 Beğeni
SEÇİM KOYUNU OLMA!
Günlerin günleri kovaladığı şu zorlu hayat mücadelesinde bir seçimi daha uğurladık derken Cumhurbaşkanlığı seçimi bütün heyecanı ile kapımızı çalmak üzere. Vaatlerin tatlı dille, kelamın ise balla süslendiği bu süreç biraz da gruplaşma ile toplumsal ayrışmanın insani boyutuna işaret ediyor.
Demokrasinin aslında var olan ve temelini teşkil eden ana düşünce: kişinin dini, dili, ırkı ve rengi ne olursa olsun bir seçenek dayatılmadan kendi tercihini gönül rahatlığı ile hâkim kılmasıdır. Fakat gel gelelim bizi mesele kaynatılan cadı kazanına döndü
Nasıl mı dersiniz?
17 Aralık sürecinin seçim arifesinde belki de tarihin en baba dayatmasına şahit olduk. Cemaat kişilerin tercih hakkını işgalle AKP aleyhinde oy kullanılması hususunda müntesiplerini zorladı, yani karşı seçeneği dayattı. Aklı çelinmeye çalışılan insanların düşüncesine hiçbir surette bakılmaksızın ‘’ Allah rızası için AKP’ye oy verme! ‘’ zırvası adı altında birçok çalışma yürüttü. Abiler tarafından senede bir defa bile ziyaret edilmeyen evler, ikna odalarına çevrilip ziyaretçi akınına çevrildi. Geceleri mevcut iktidar için beddua seanslarına kız ve erkek müntesipler mi kaldırılmadı?
Sohbetlerinde dini siyasete alet etmekten hassasiyet gösterdiği imajını veren Pensilvanya’nın Ceo’su, seçimde AKP’ye oy verilmemesi için el altından müritlerine dikte edilmiş bilgi ve öneri pompaladı kaç zaman. Gözü yaşlı sohbetlerden nasıl fırsat bulabildi dünya işlerine ben bu ikilemli muamma işi anlayamadım doğrusu.
Cumhur başkanlığı seçimlerinde de yine aynı anlayış hâkim. Dini yine siyasete ‘kabak’ gibi alet etmek! Bu kadar kolay olmamalıydı dini siyasetle ayaklar altına almak! Sırf mevcut hükümetin oy potansiyelini düşürmek için dua ile açılışlar yapan, açıklamalarında dinden dem vuran ve İsrail’in laf ebeliğine soyunan İsrailperest’i desteklemek de neyin nesi? Söyleyin bana giydiniz fes Yahudi’nin fesi mi?
Seçim öncesinde, daha ilk televizyon programına çıkışındaki bir demecinde ‘’ Türkiye’nin Filistin konusunda tarafsız kalmalı ’’ dedi. Boyunu metrelerce aşan bir pot kırdı ne olduğu belli olmayan Ekmel bey! Sonra Türkiye’nin Avrupa arenasında sevilip sayılmadığından dert yandı. Hatta öyle ki; Başbakan Erdoğan’la Avrupalı liderlerin resim bile çektirmek istemeyip aynı karede dahi bulunmak istemediklerinden bahsetti. Mağaza, dükkan ne buldularsa yakıp yıkan, polise kaldırım taşlarını yağmur gibi savuran Avrupa menşeili veled-i zina gezicilere, evladım gibi oldukça absürt ifadeyle yaklaşım gösterdi.
Kolay değil öyle Ekmel Bey Ortadoğu’ya kalıcı barışı getirmek ve toplumsal huzuru temin etmek! Böylesi işler laf ebeliği ile olmuyor maalesef! Ağız ucuyla kuru ve ucuz taklide soyunmak işlerin ilerlemesine mahal vermiyor! Bu mesele eşekle çeşmeden düz yolda su getirmeye benzemez Ekmel Bey! Günlerce sustu, sonraki zamanlarda ise susmak bilmedi. Konferanslarına katılacaklarını açıklayan MHP ve CHP milletvekilleri ile genel başkanlar birer birer tabanları yağladı çatı adayın arkasından. Çatı aday nasıl bir yalnızlık cenderesinde boğuluyor daha sebep olduğu ceremenin farkında değil!
Bu hususta, günden güne sertleşen söylemlerde gündeme damga vurdu. Dikta rejiminden dem yanan CHP genel müdürü (!) çatı adaya tepki gösteren Chp seçmenlerine karşı: ‘’ tıpış tıpış sandığa gidecek, oyunuzu çatı adaya kullanacaksınız ‘’ dedi.
Siyasette adaya çıkarılır meydana sende gönlünden hangi seçenek geçiyorsa onsa tercihini konuşturursun. Yoksa ikna odaları fayda etmez sakın ha çatı adayının cumhurbaşkanlığı koltuğuna oturtmaya. Oy meselesi gönül işidir. Pusulada tercih kılınan arzu işvesidir. Tercihe saygısızlık ve gideni yolundan çevirme girişimleri bizim kitabımızda ihanetin diğer adıdır!
Haberimiz yok mu sanki cemaatin genel seçimlerde ev ev dolaşıp oy mesaisine giriştiğinden. Aynı hadiseler kuruyan dalda yeniden patlak verecek. Çıkacak Pensilvanyalı: İhsanoğlu dini bütün bir şahsı münezzehtir. Ondan oylarınızı eksik etmeyin! ‘’ mürit koyunlarının oyları yağmur gibi akacak çatı adaya.
Netice ne mi olacak? Kazanan, hak ile hükmeden milletin gönül rahatlığı ile seçtiği kimse olacak. Bu bakımdan içimiz son derece rahat. Adaletin elbet bir gün tecelli edeceğine can-ı gönülden inanıyoruz.
Neymiş efendim! Cumhurbaşkanı her kesimi kucaklayıcı bir aday olmalıymış. Sen ne zaman makul genel-geçer bir önerge ile geldin ki kapılar yüzüne kapandı genel müdür? Söyle ne zaman taşkınlık yapmadınız, polise taşla ve sopayla saldırmadınız da tomalar size tanzikli su püskürttü, ortalığı dağıtmak için gaz bombası attı söyleyin lütfen? Parke taşlarını söküp attığınız ve yediğiniz canlar ne olacak ve kim verecek hesabını bir Berke Elvan gibi kanı bozuk geziciye ekranlar önünde nutuk yakmakla ve timsah gözyaşları dökmekle insan olunmuyor. İsmi ve acısı yüreklerde saklı diğer masumları da düşünmek lazım.
Kalemdâr 13.07. 2014