- 1228 Okunma
- 1 Yorum
- 1 Beğeni
Bir oğlum olsa... (Geleceğe mektup)
Senin gibi bir oğlum olsa ufaklık.. Gözleri alev alev, yüreği ellerinde..
Senin gibi bir oğlum olsa, adını Kürşad koysam. Belki Kutluhan, belki Alparslan, belki Bilge Kağan.. Konuşmaya başladığında ilk işim sana İstiklal Marşı’nı öğretmek olurdu bak. Bastığın yerleri toprak diyerek geçmemen, tanıman için elimden gelen tüm çabayı, son nefesime kadar göstereceğimden emin olabilirsin.
Sonra öğreneceğin şey, muhtemelen Ülkücü Yemini olacaktır. Korkma, annen öyle cahil cühela sınıfının söylediği gibi “Faşist” değil. Tam tersi, seni de tıpkı o yemindeki gibi “Komünizme, Faşizme ve Emperyalizmin her türüne karşı” yetiştireceğini bil oğlum.
Hep okuyacaksın oğlum, hep bileceksin ve hep izleyeceksin hayatı, hem içinden hem dışından. Bazen yorulacaksın ama dik duracaksın, baş eğmeyeceksin hiç kimseye. Gururla “Ben Türküm!” diye haykırabildiğin günler de gelecek bu ülkede. Tarihinle, taşıdığın kan ile gurur duyacaksın. Minicik ellerinde yaşayan o simgenin, siyasi bir simge değil, Türklük sembolü olduğunu da öğreteceğim sana.
Yalnız, kanınla gurur duyarken, hiçbir ırkın diğerinden üstün yaratılmadığını da aklında tutmak zorundasın. Ten rengi, etnik kökeni, toplumsal sınıfı ne olursa olsun herkesin insan olduğunu, zalimin karşısında, mazlumun ise yanında olman gerektiğini öğreneceksin. Evet, gurur duyulacak bir kana sahip olacaksın ama, sen de Afrika’daki zenci, Asya’da yaşayan Vietnamlı kadar insansın. Yani önce İNSAN sonra TÜRK olacaksın.
Vatanına göz dikeni ezip, Ay-Yıldızlı şanlı bayrağı yücelten herkesin ise destekçisi olacağına adım gibi eminim. Kur’an-ı Kerim’i rehber edineceksin oğlum kendine. Ve bir gün tüm Türk kardeşlerinin aynı çatıda toplanacağı inancıyla yaşayacaksın. Doğu Türkistan’da, Kerkük’te henüz sen yaşlardayken parça parça ölüme uçan çocukları da unutmayacaksın. Zalime acımayacak, zulüm gören kan kardeşlerini, soydaşlarını sahipsiz bırakmayacaksın.
Tek başına ne mi yapabilirsin? Sen tek başına değilsin ki oğlum. Senin gibi binlerce Kürşad, binlerce Atilla, Alparslan, Mete, Hakan, Mehmet yetişiyor ardınsıra. Sen duracağın yeri bil, zamanı geldiğinde, farkında bile olmadan hareketin içerisinde bulacaksın zaten kendini. Yeni yıldan seni diliyorum oğlum, Allah bana seni görmeyi nasip etsin.
** Sen, resimdeki çocuk; İsmini bile bilmesem de, yüreğimi ve kirpiklerimi titretmeyi başardın ya, helal olsun sana küçük adam. O küçük beyaz parmaklarında yeşeren Ülkü’yü, gözlerindeki ateşten yüreğime akan çocuk özlemini sana anlatmaya kalksam, 300 ciltlik ansiklopedi çıkar küçük meleğim.. Omuzlarına öyle bir yük almışsın ki, pek çok yetişkini yerin dibine sokarsın.
SAĞLIK 2014