- 630 Okunma
- 0 Yorum
- 0 Beğeni
ETEK ÖPÜCÜ YÖK
Kalitesi, cakalı etiketinden bir adım dahi öne geçemeyen bir üniversitede gençliğimin gül devri nice yılları ve ömrümün asude baharı dayatmacı ellerce heba oldu. Canlı olduğu dikkate alınmayan örnek maymun gibi ne kadar denenmemiş sistem varsa ardı sıra denendi üzerimizde. Tabiri caizse deneme tahtasına döndük! Yıllar var ki; evrilip çevrildiğimiz acizâne eğitim çarkında biçildi umutlarımız… Hiçe sayıldı, hakkımız ve arzuladıklarımız… hep bizlerin yerine düşünen birileri oldu! Ne zaman hakkı idame adına sokaklara çığ tanesi gibi döküldük; gezicisinin başına inemeyen coplar ve şamar oğlan ne yazık ki başımızda patladı; kısacası kanlara büründü daha genç yaşında duygularımız…
Oysa biz yalnızca insandık; bu yola gençlik yıllarını verenler olarak… Kafese kapatılmış denek fareden bir farkımız ve değişik insanî bir arzumuz olmalıydı! Şartlar değişmeli: kanun, adalet, hukuk ve nizam hakkı savunmalıydı. Oysa biz daha dün menfaat işportacıları geziciler dükkân, mağaza ve büfe ne buldularsa ortalığı savaş alanına çevirip yağmalarken biz ise gür sesimizle yalnızca adalet istiyorduk! Hakkımız olanı, bizden çalınmış elimizden alınmış olanı istiyorduk yalnızca!
Bazen bu çabamız sanki umurunda mıydı YÖK’ün ve yaz güneşinde buzdan farksız MEB’in. Onlar demokratik cumhuriyet devri makam uşaklarının adı konulmuş yalaka sistemin modern yüz etek öpücüleriydiler onlar… onlar ki; pankartlarla ve gür sadalar ile hakkı arzulayanların gönüllere kezzap tadınca acı eken yüzsüzlerdi…
Kazananın hak olması gereken bizlerden yine onlar oldu. Sağlık olsun diyorum ve şunu da çok iyi biliyorum: bazılarının kaymağının yiyerek sefasını sürdüğü yılların biz ne yazık ki cefa yüklerini çeken enayi hamalları olduk.
Kalemdâr 15.07.2014
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.