- 325 Okunma
- 0 Yorum
- 0 Beğeni
BATAKHANE
Batakhane
Burası muayyen umutların meçhule gömüldüğü bir mezardır!
Burası muayyen bir semtin, muayyen bir sokağının, meçhul bir binasının, aydınlık bir tabelasının tersine karanlığında izbe bir bodrum. Alçalış zelilliği bu yerin girişinde tecessüm edercesine merdivenlerden inilerek gerçekleşir.
Yavaş yavaş ama tabi bir alçalma ahengini daha girişte ihtar eden bu bataklıktaki sineklerin kökünü kurutmaya on hükümet güç yetiremez. Her yılbaşı resmi kumarı katlayarak teşvik eden hâkim güç her neyse, kayıt dışı diye bu merdiven altı batakhaneleri sözde kapatmıştır lakin gecenin bir yarısı mavi kırmızı ışıklı tepeleriyle volta atan üniformalıların beş on lirayla gözlerini kapatarak ellerini ovuşturduklarından da haberdardır elbet.
Bu yerin, ışığı çekilmemiş gözler için ilk farkedilen tarafı, damarlarında haram yemenin pıhtılaştırdığı kirli bir kandan beslenen ciğerlerde daha da kirlenen katran rengi bir dumanın, tavandan başlayıp paslı kafalara kadar inerek içeride kıraç tepelere çökmüş koyu gri bir is bulutu gibi manzarasıdır.
Pencereler açılsa da bu kirli duman bulutu, kendi tıynetinden kıymet payları bulmuş gibi bu yerin duvarlarına, tavanına, kirişlerine ve sırtlan kafalara yapışır, adeta dışarıda olası masum hayatlara pis bir koku, haram bir nefes vermemek için, tavandan masaların ortasına uzatılmış lambaların ölgün ışığı etrafında çırpınır titreşirler.
Yuvarlak ve üzeri çakal tırnaklarının kazıdığı koyu yeşil örtülerle kaplı masalar etrafında dört kirli baş, her an birbirini parçalamaya hazır simsiyah dişlere sahiptir. Bu dört baş arasındaki hırs, kin ve iticilik keyfiyeti ateşle su, kedi ile köpek, engerekle saka, Bayezid’le Timur arasında asla yok.
Her kazanmada masadakileri aç bir kurt edasıyla kapan tırnaklar, aralarına dolmuş kirlerle vahşi bir hayvan toynağı gibi karşısındakine saldırıp onu parçalamaya hazır vaziyettedir.
Burası muayyen umutların meçhule gömüldüğü bir mezardır!... (Yunus Onbir adlı kitabımdan)
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.