- 1319 Okunma
- 3 Yorum
- 1 Beğeni
Şaheser Güzel Gül
Onu ararken kendimi bir gül bahçesinde buldum.
Gül bahçesinde her renkten güller gördüm.
Kırmızı,
sarı,
beyaz,
mavi,
pembe,
turuncu,
mor
ve siyah renkte açmış güllerin bana baktıklarını farkettim.
Bu rengarenk güllerin her birinin bana: “Beni almadan gitme!” dediklerini duydum.
Neden öyle dediklerini anlamak için güllere daha dikkatli baktım ve her gülün birbirinden
farklı güzel hasletleri olduğunu gördüm:
Merhametli,
hoşgörülü,
alçak gönüllü,
affedici,
doğru,
adaletli,
sevgi dolu ve daha birçok haslet her renkteki bu güllerde mevcuttu.
Sonra bu güllerin kime ait olduğunu bilmek istedim. Bütün güller tek bir ağızdan ve mutlu
bir şekilde o güzel ismi söylediler: „Şaheser Güzel Gül“. Ve bütün bu güzel güllerin sahip
olduğu hasletlerin bir tek gülde, Şaheser Güzel Gül’de toplanmış olduğunu anladım.
Şahseser Güzel Gül çok güzel bir Gül’dü.
Onu bulmustum…
Bu Şaheser Güzel Gül ben de dahil herkesi gül bahçesine davet ediyordu. Daveti üzerine
etrafıma baktım ve bahçede yalnız olmadığımı fark ettim. Diğer insanlar da davet üzerine
benim gibi kendilerini bu güzel bahçede bulmuşlardı. Bütün güzel güller Şaheser Güzel Gül’ün
bize birer armağanıydılar. Ancak açmış olan gülleri alamıyorduk. Her bir gülün goncaları vardı.
Sadece her gülden bir gonca alabiliyorduk. Ama bununla bitmiyordu. Herkes aldığı goncaları
bu bahceye dikecek ve her gün gelip sulayacaktı. Sulama sonucu goncalar açtığında diken kişi
o güllere ebediyen sahip olabilecekti.
İlk başta insanlar her gün gelip güllerini suluyordu. İlerleyen günlerde birazcık azaldı bu sayı.
Daha sonraki günler daha da azaldı güllerini sulamaya gelen insanların sayısı. Yalnız şunu da
farkettim. Gelen insanlar diktikleri güllerin hepsini değil, sadece bir kısmını suluyorlardı.
Zaman geçtikçe suladıkları gül sayısı daha da azaldı. Sonra çoğu bu güzel bahçeye hiç uğramaz
oldu. Ve pek çok goncanın açma aşamasındayken solduklarını gördüm.
Güller aklımdan geçenleri anlamış olacaklar ki şunu söylediler:
“Şaheser Güzel Gül insanlara örnektir. Insanlar da ondaki güzel hasletlere sahip olsunlar diye,
güllerinden hediye ediyor. Ama insanların tek dediği: “Biz Şaheser Güzel Gül gibi olamayız." Evet
doğru; onun gibi kimse olamaz ama benzemeye çalışabilir ona insanlar. Ama bunu bile kabul
etmeye yanaşmıyorlar. Bu durumda bizim yapabileceğimiz birşey yok. Biz davette devam ederiz.
Gerisi onlara kalmış.“
Haklıydı güller. İnsanların ona benzemek için çaba sarfetmek istememeleri yada göze
alamamalarının iki nedeni olabilir.
Birey örneğin affetmek istemediği zaman hadiselerin ve kavramların arkasına saklanır.
Oysa kendisi bir başkası tarafından affedilmeyi ister. Affetmeyi istediği kişi de kendisi gibi
hadiselerin ve kavramların ardına saklandığında, birey buna bir anlam veremez. Herşey
çok açık iken, neden bir anlam veremiyor ki? İnsan bakış açısını dar bir alanla sınırlı tuttuğu
için sadece hadiselerin ve kavramların içine dalar ordan çıkamaz. Oysa bunların dışına çıkıp
diğer bir boyuta ulaştığında düşüncesinin ne derece manasız olduğunu kavrayacaktır.
İnsanların güllere ilgisizleşmeye başlamalarındaki ikinci neden sevginin emek gerektirdiğidir.
Bu emek Şaheser Güzel Gül’ü anlamaktan geçer. Değil midir ki “Bahcıvan Bir Gül Için Bin
Diken Yetiştirir”. Bunu göze almadan, bu emeği vermeden gülün kıymetini bilmek elbette zor
olacaktır. Genelde yetişkinler bir çocuğun yüreğindeki isteklerini anlamsız ve gereksiz bulurlar,
sanki kendileri hiç çocuk olmamışlar gibi. Bir çocuk bir balon istiyorsa ve yetişkin çocuğa değer
verip istediği balonu alırsa, işte o Zaman, o, bir insanı çok mutlu etmiş olur. Çocuğun
gözlerindeki o mutluluk ışıltısını görmek herşeye bedeldir ve maddiyattan daha değerlidir.
O çocuk ömrü boyunca bu anı ve balonu alan kişiyi unutmayacaktır ve hayatı boyunca
hatırlayacaktır. Buda Şaheser Güzel Gül’ün hasletlerinden bir tanesidir.
Ama o balonu o çocuğa almayıp daha sevimli bulduğu bir başka çocuğa balonu alıp,
diğerini ihmal etmek, yaptığı iş yarımdır, kalp kırmaktır ve ayrım yapmaktır. Değer mi buna?
Her insanın, bir çobanın, okul okuyamamış birinin yada kendi fikrine uymayan bir insanın dahi
yüreği vardır ve ALLAH (c.c.) o yüreğe çok değer verdiği için, sırf bu yüzden her insan kusurlarıyla
çok değerlidir. Ama birçok insan hadiselere ve kavramlara değer verdiği için hiçbir zaman o dar
çemberin dışına çıkamaz. Böyle olmak bana göre kibirli olmak demektir.
Böyle olmak isteyen, kendi Bilir ve herkesin kendi tercihi.
Herkesin her güle sahip olup Şaheser Güzel Güle benzemeleri dileğiyle…
Özge, 29.06.2014
(c) Bu yazinin her türlü telif hakkı yazarin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir.
Yazilarim izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
YORUMLAR
Birisi size bir gül verirse ondan mutlaka bir koku kalır geriye '' demişler. Kalmalı hemde. Zira değil midir ki gül doğaya duyguların resmiyle çizilmiş çiçeklerin birincisidir. Yazıl çok güzeldi öğretmenim İlgiyle ve beğeniyle okudum ve paylaştım
Özge
Yorumunuz icin cok tesekkür ederim.