- 2964 Okunma
- 2 Yorum
- 1 Beğeni
KADIN VE ERKEK
KADIN VE ERKEK
Ve Tanrı önce erkeği yarattı. Sonra erkeğin birbaşına yapamayacağını düşünerek kadını yarattı. Güya yaratılan kadın erkeğe adeta bir Cennet olacaktı! Ne var ki erkeğe Cennet olsun diye yaratılmış olan kadın, adım adım, yavaş yavaş, bir yanı Cennet, diğer yanı Cehennem olan yüzüyle arzu ettiği hedefe ulaşmaya çalıştı. Kadının ikinci yüzünü (Cehennem) görmekte zorlanan erkek, gerçek Cennetten kovulmayı unutarak hatta umursamayarak kadını Cenneti olarak kabullendi. Oysaki Cennet bildiği kadın, ikinci kez erkeği cennetten kovduracak ve gerçek Cehennemi yaşatacaktı. Bütün bu planların gerçekleşmesi için kadına yasalarıyla, içtüzüğüyle, kurallarıyla bir kurum gerekliydi düşündü taşındı ve sonunda buldu! Evet Erkeği ikinci bir kez Cennetten sürgün ederek Cehennemi yaşatmanın planlarını artık devreye sokabilirdi. Öyle de oldu. Sicil kayıtlarını oluşturdu. Patent enstütüsünden kurumun adını tescil ettirdi ve tabelasını ihtişamlı bir biçimde kurumun giriş kapısının üstüne astı. “AİLE KURUMU” telif hakkı sebebiyle bir diğeri, “YUVA” dedi öteki, “NİŞANLILIK”, bir diğeri “AŞK BİRLİKTELİĞİ” biraz entellektüelse o da “PARTNER” tabelasını astırdı. Doğal olarak onca kurum arasında rekabet kaçınılmaz hale geldi. Kimi kadın rakip tanımazken ezip geçti! Kimisi serbest piyasada rekabete yenik düştü! Kimisi uyanık davranarak anonim şirket oluşturdu. Ama özünde hepsinin hedefi aynı olduğu için tek pazarda tek ürünle (Erkek) yarışıyordu. Her fikrin, her düşüncenin, her özlemin, her hasletin, her hatanın odak noktasına erkeği koyan kadın kendisinin doğrunun odak noktasında olduğunu kabul etti. Olası hataları sistem haricinden hatalar, olası yanlışlar keza yine sistem haricinden yanlışlar olduğunu kabul etti! Kısacası hiçbir konuda kadın hatalı olamazdı, hiçbir konuda kadın yanlış yapamazdı düşüncesiyle özür dilemeyi de bir ayıp, bir teslimiyetçilik, bir yenilgi olarak gördü ve bu sebeple asla özür dilemedi! Özür dilememeyi kendisinde bir güç olarak gören kadın iflasa giden kurumunu kurtarmak için hatalar üstüne hatalar yaparak erkeği Cennetten sürgün edeyim Cehenneme düşüreyim derken kurumun iflas etmesiyle birlikte kurumun paydaşları ve çalışanlarından öce bizzat kendisinin Cehennem kapısının eşiğine gelmiş olmasını görmeyecek hala ve inatla erkeğe boyun eğdirerek biatkar birer zebani olarak Cehenneme sürülerek orada çalışmalarını isteyecek. Nihayet erkeği bir zebani olarak Cehenneme gönderek kadın oldukça mutludur. Çünkü hedefine ulşmıştır. O hedefte erkeği Cennetten sürgün edip Cehenneme göndermekti amacı ve bunu başardı. Hatta daha fazlasını başararak Zebani olmalarını sağladı! Fakat kadın herşeye rağmen erkeğin bir zebani olarak Cehennemde görevini doğru yapıp yapmadığına emin olamıyordu. Hırsına yenik düşen kadın erkeği takip edebilmek için, ona cehennemi burnundan getirtebilmek içinkendisinin de cehenneme gitmesine karar verdi! Şimdi her ikisi de (kadın ve erkek) Cehennemdedir. Erkek zebani olarak kaynayan kazanların altına odun taşırken, kadın da o kazanlarda kaynayıp duruyor…
Hüma Efkan
YORUMLAR
Biraz sonra kapı açıldığında içeri günahkar bir kadın girecek.Biz onun yüzünde cehennemi göreceğiz, siz ayaklarının altında cenneti göreceksiniz.Boyu uzun, gözleri siyah, alnının tam ortasında küçük bir gül olacak. Saçları uzun teni esmer olacak.Elinde bir tepsi, tepsinin üstünde bir elma ve bir bardak şarap duracak.Ayakta beklerken asla yüzüne bakmayacak.Ve sen gel dediğinde sana doğru bir adım atacak.
Hayret sen ise bu duruma ne bir anlam katacaksın ne de bu olaydan bir haber alacaksın.Günahkar bir kadına belkide bir anda tutulacaksın.Ve belkide sen, cennet ile cehennem sınırına bir ''kadında'' bu kadar yaklaşmış olacaksın.
Ve ardından
Ah günahlarım kimden kaçtınız,kime sığındınız...Ya Tanrılar sokağından geçtiniz yada o filozoflar sofrasına meze oldunuz...Bazen uçsuz bucaksız ,bazen daracık bir odamız,bazen kelepçeli kollarımız ve sonunda mahkum olan aklımız....Hani hür kalan yanımız...?
Her zaman erkekler diyoruz..Varoluş dahi erkekler üzerinde..Çünkü hakimiyet mutlak erkekte olmalı...Aksi halde ikinci sınıf yaratılan kadınlarla kim uğraşacak..
Haksız mıyım ? :)
Saygılar
ellerine sağlık abim.
Beni özene bezene yaratan kim? Sen!
Ne yapacağımı da yazmışın önceden.
Demek günah işleten de sensin bana:
Öyleyse nedir o cennet cehennem?
ÖMER HAYYAM