20 Artı 10 Dakika
Siz bir kuruma gidip de yirmi dakikada netice aldınız mı hiç!. Hatırlamaya çalışın, fark etmez hangisinin olduğu.. Tapusu olur tarımı olur, imarı olur icrası olur; anında sonuç aldığınız oldu mu hiç?
Başvurunuzu yaptınız, dilekçenizi verdiniz bekleyin; işleminiz yirmi dakika sonra tamam denildi mi, böyle bir uygulamayla karşılaştınız mı hiç?
………………………..
İşte hatırlamakta zorlandığınız, ya da hiç yaşamadığınız böyle bir hususla ben karşılaştım ve yaşadım. 20 dakika bekleyin, işleminiz tamamlanacak dedim ve sonrasında neler oldu neler anlatayım size bir.
Kusur bizde aslında. Git gel yaptırmıyoruz vatandaşa.. Zahmete sokmuyoruz. Üç kuruş fazla harcasın istemiyoruz...Yormuyoruz yıpratmıyoruz..
………………………
İşlemin bir seyri var normalde.. Öyle hemen sonuçlanmaz elinizdeki iş.. Bir çırpıda tamamlanmaz.. Kimi safhaların tamamlanması gerekir.. Siz müracaatınızı yaptınız ama onun önce işleme girmesi gerekir..Sonra kademeli olarak ilgiliye gelmesi gerekir..
Bir kaç merhaleden, sıralı amirlerin onayından sonra..
Diyelim tamamladınız tüm bunları..Tekrar aynı yolun takip edilmesi gerekir..Girdiği gibi çıkması gerekir..Aynı sıralı işlemlerin yapılması gerekir..Başkaca bir formül yok bunun için..Sistem bu..
Süreyi siz koyun bu anlatılanlardan sonra 20 dakika mı yoksa 20 saat mi?
Ne kadar?
………………………….
Eskiden 20 saatte de sonuç alınmadığını hatırlarım..Günümüzdeki gibi de değildi o zamanlar.. Şimdiki imkanlar yoktu.. Öyle faks, bilgisayar, internet ne gezerdi..
Vatandaş kaderine razıydı..Çalışanın vicdanına kalmıştı her şey..Tamam işiniz bitti derse sevinecek,yoksa boynunu büküp gidecekti..
Efendi efendi,kuzu kuzu..
………………………..
Günümüzde tam aksi yönde her şey..
Emre amadeyiz..
İstiyoruz ki bir çırpıda bitiriverelim..Bekletmeyelim,yormayalım,üzmeyelim vatandaşı..Olmazları olur yaparak..Çözüm üreterek..
…………………………
Olayın seyri..
Farkındayım vatandaş karşı koridorda gün boyu bekliyor bir başka kurumdaki işi için ama biz söz konusu olunca hemen diyor acele, acele edin, bekleyemem, işim var gideceğim diyor..Sürekli mazeret sıralıyor..Belki de bu bizim yaklaşımımızdan iyi niyetimizden kaynaklanıyor..
Yaptığımız yanlış mı, elbette değil..
Yani bugün git yarın gel tarzında değil..
Anında çözüm..
Ama olmuyor işte..
İyilikten maraz doğuyor..
…………………………
20 dakika dedim,20 dakika sonra uğrayın ve alın evrakınızı..
Okunacak,incelenecek, anlaşılacak,ilgi tutulacak,yazılacak,onaylanacak,sayı verilecek..
Hep bu merhalelerden geçirilecek.
…………………………
Çok geçmeden hemen iki dakika sonra zıpkın gibi iki genç beliriyor karşımda..
Çocuğa 20 dakika demişsin,biz bu dairede hiç iki dakikadan fazla beklemedik bugüne kadar kastın nedir,niçin atlatıyorsun bizi diye çıkışıyorlar..
Bakıyorum kabalar..
Oldukça saygısızlar..
Uysam iş büyüyecek..
Madem anlamıyorsunuz, süreyi uzatıyorum,
Evrakınız yarım saatte hazır olur,30 dakika sonra alırsınız diyorum..
Daha da geriliyorlar..
Köpürüyorlar..
……………………………
İyi niyeti kötüye kullanma diye buna denir.
Karşı kurumda gün boyu kuzu kuzu bekleyen vatandaş bize aslan kesiliyor.
Saydırıyor..
Tehdit ediyor..
Ayrımcılıkla suçluyor..
………………………
Örneklerden biri sadece..
Daha neler neler..
Nice kabalıklar, hoyratlıklar..
Nelerle karşılaşıyoruz..
………………………..
Doğrusu mu?
Aranınca,kafa yorunca bulunur..
Her şeyi bir düzene,esasa ve sisteme bağlamak..
Ne vatandaş yorulacak, ne çalışan..
Karşılıklı saygı içerisinde yürütülecek..
……………………….
Bir büyüğümüz bizim için oldukça beğendiğim, hoşuma giden şu tespiti yapmıştı yıllar önce..
Sorun demişti;
Sorun “Kurallara uymamak ve kurumsallaşamamak” bu memlekette..
Ne kadar haklı ve yerinde..
İşin özüydü bu tespit.. Gerçekten çok doğru ve yerinde bir tespit. Birimiz için değil hepimiz için geçerli bir tespitti..
“Kurallara uymamak ve kurumsallaşamamak”..
………………………..
Dileyelim bir gün gerçekleşir bu..
Çok uzamadan,çok geç kalmadan..
Hepimiz için,tüm insanımız için..
Esas işte o zaman çağdaş ve medeni bir toplum oluruz..
Dileyelim ve temenni edelim..
Kemal GÜL
03.06.2014
YORUMLAR
kamu kurumlarında genelde iyilik yapan memurları iyilik yaptığına pişman ederler. pişman eden taraf kimi zaman vatandaştır, kimi zaman amir.
ne derler bilirsiniz "hiç bir iyilik cezasız kalmaz"
buna rağmen ben de tersini yapamıyorum. ofisimize gelenler kurumdaki en ferah, en güleryüzlü, en samimi ortam olduğumuzu söylerler. sonra da ilk fırsatta bu yumuşak karnı kullanmaya kalkarlar. ama olsun bir konuda başarılı oluyoruz. mahkeme duvarı suratlı memur imajını kırıyoruz :))
elinize sağlık..güzel tespitler.
=> Siz bir kuruma gidip de yirmi dakikada netice aldınız mı hiç!.
Hiç unutmam, 1996 yılının Ekim ayında Bostancı karakoluna pasaport işlemleri için gitmiş, işimi 15 dakikada bitirmiştim. Dahası şubedeki tüm polisler son derece güleryüzlü ve yardımcıydı. Yaşadıklarıma inanmamış, aynı gün oraya bir arkadaşımın işini bahane ederek tekrar gitmiştim. Onun da işi 15 dakikada tamamlanmıştı ve memurlar hala güleryüzlüydüler. Bir daha da bu ikiliye, güleryüz ve çabukluk, denk gelmedim. İki seneye bu anımın yirminci yılını kutlayacağım. Saygılarımla.