- 1621 Okunma
- 1 Yorum
- 0 Beğeni
AYRILIK YAMALI ELBİSE 18. BÖLÜM
Okuduğunuz yazı Günün Yazısı olarak seçilmiştir.
AYRILIK YAMALI ELBİSE 18. BÖLÜM
gece yarısı seronomisi tutsak eder kadını
kavruk zamanların en aşık olanı o !
yargısız ve infazsız bir ömür onunki
Lirik bir ölüme koşar adımları,dizeler susturur sesini.
Hayata dolanır saçları uzamak istese de kısalır kadın.
Lekesiz bir aşkın bebek adımları onunki.
Ne şah ne mat olur kadın.
Yaren sinirli bir şekilde uyanmıştı ,içindeki huzursuzluğu yatağına yansımıştı dağınıklık diz boyuydu.
Söylenip duruyordu geleceğini bir hafta önceden biliyorlardı ve evi temizlenmemişti.
İstanbul da ilk günüm böylemi olmalı dedi kadın aynadaki solgun yüzüne baktı ,ne kadar solgun olsada güzeldi,umarım pişman olmam dedi Asyayı kırmayıp güzelim İtalyayı bırakıp dönmüştü ülkesine .
Orada televizyon kanalında program yapıyordu, şimdi burada iyi bir kanalda çalışacaktı, arkadaşı ayarlamıştı ona bu işi.
Sütlü kahvesini alıp terasa çıktı hava çok güzeldi denize daldı gözleri ne güzeldi şu Üsküdar ,Kızkulesi zamanında iyi bir yatırım yapmış ve ucuza bu yalı dairesini almıştı.
Bir şeyleride iyi akıl edebiliyordu,aşktaysa yolda kalmıştı eline kalan hep yanılgı olmuştu.
Gençti iyi okullarda okumuş iyi bir işi vardı,Yaren radyo televizyon okumuştu,mezun olur olmaz şansı yaver gitmiş iyi bir kanalda çalışmaya başlamış ve çok iyi bir hayran kitlesi yapmıştı.
Ama yanlış bir ilişkinin peşinden İtalyalara kadar gidip hem aşkta hem işte büyük bir kaus yaşamış o sıralarda orada bulunan arkadaşı ASYA sayesinde büyük bir adım atıp geri dönmüştü.
Büyük adımlar olmadan büyünmüyor dedi kadın , gülümsedi uzakta bir yerlere bakarken.
Çalan telefonun sesiyle irkildi ,Asyaydı arayan ,..
Çok heyecanlıydı sesi ;e ilk proğramını arkadaşınla yapıyorsun ,heycanlı mısın?
Hemde çok dedi genç kadın Asya İtalyada çok önemli bir ödülle dönmüştü dergide büyük bir kariyer yapmıştı.
Yaren mutluydu sahipsiz bir huzur vardı içinde belkide bu gizemli şehirdi sebebi.
Öğleden sonraya randevulaşıp kapattı iki arkadaş.
Yaren 30 yaşlarında sarışın ,minyon ama ince güzel bir kadındı hep kendine has bir çekiciliğe sahip olmuştu.
Ama bir türlü değerini bilen birini görmemişti ,ailesini ise küçükken kötü bir trafik kazasında kaybetmiş Anneannesi sayesinde bugünlere gelmişti,onuda geçen yaz kaybetmişti.
Yalnızdı ve yalnızlık ona hiçte yabancı gelmiyordu belkide seviyordu.
Yaren Asyanın yaşadıklarını gördükten sonra artık erkeklerin hiç güvenilmez olduğuna iyice inanmıştı.
Çünkü Asya ve Demir bu kadar uyumlu ve aşıkken neler yaşamışlar dahada ilerisi Asya italya da iken Demir yıldırım nikahıyla İpekle çoktan yaşamını birleştirmişti.
Acaba Demir kaçıyor muydu ? Kaçıyorsa da kaçtığı neydi.?
Bu sorular bir gün cevap bulacak mıydı, Asya tekrardan sevebilecek miydi yaşam nelere gebeydi.
Yaren hızlıca evden çıktı İstanbul şimdi başlamıştı onda ,hava o kadar güzel sanki hoş geldin diyordu genç kadına , yollarda aynı trafik hep aynı yoğunluk bir iki yarım küfür salladı kadın kendi kendine ,mendil satan çocuklar geldi yanına boş geçmedi Yaren onları, sahildeki simitçileri görünce mutlu oldu.
Mutluluk küçük şeylerdi aslında nefes alabilmek, umutları gün ışığında dans ettirmekti.
Saçmalıyorum mu ne! Asyalaştım dedi kendi kendine.
Birden yoldaki yoğunluk fazlalaştı buda nereden çıktı dedi söylendi, tam o sırada camın yanında bir çocuk.
Abla ya çocuğa araba çarptı öldü çocuk kımıldamadan yatıyor dedi.
Arabayı kenara çekti müthiş bir acı vardı içinde evet kımıldamadan yatıyordu çanta defter kitap yanına savrulmuş, bir kadın acı acı feryat ediyordu Ömer diyordu.
Bir anda lüks arabadan inen adama takıldı gözleri adam kıpkırmızıydı ve yardım ediyordu onlara.
Bir anda her şeyi unutmuştu Yaren ; Asyayı,randevularını, İstanbul u,sadece bu hiç tanımadığı yerde sessiz yatan çocuk ve annesiydi onun için önemli olan,dünya dönse de durmuştu artık.
Adımları sessizce yanaşıyordu bu üçlüye evet hastaneye peşlerinden gelmişti, Ömerin elinde tutmuş olduğu resim çok etkilemişti onu tam kaza olduğu sabah babası olduğunu öğrenmişti çocuk.
Hastanede zor almışlardı elinden fotoğrafı ,ne zaman gelirse gelsin baba hep bekleniyordu.
Gelmese de bekleniyordu ,imkansızlık diye bir şey yoktu özlemek özlemek vardı yüreğin limanında.
Bu ne garip bir hikaye dedi kadın çocukta Ömer di , onlara sahip çıkıp yardım eden bu adamda.
NE KADARDA YAKIŞIKLI DEDİ KADIN İÇİNDEN, ya da ONLARA SAHİP ÇIKTIĞI İÇİN Mİ , HAYRANLIK HİSSETMİŞTİ BİLMİYORDU.
Bildiği buradan ayrılamıyordu bir şey vardı ki, oda bu hikayeye çoktan girmişti.
Sanki dün cezalıydı,
sabah bugünden aşık
Yarınlar yama almış bir kayıp
gözler hüzne bulanmış ıslak
sevdalar hep pusatsız kalmış
tüm pencereler kapanmış
ama mutluluk dünden yola çıkmıştı
zemheri geceler şahit
şehla bakışlar kurban bu yola
sözlere dinamit lazımdı
ateşe körük
düne bugün, bugüne yarın.
Hepimize tek bir aşk lazım olan.
Oda yarınlarda saklıydı vardı.!
Kazanın üstünden bir ay geçmişti ,Yaren, Ömer e abla olmuştu bir dostluk kurmuştu bu aileyle .
Ömeri himayesi altına almıştı adaşını ,sağlığı da gayet iyiydi,çocuğun babasıysa sırdı.
Aynı zamanda Ömer ve Yaren iyi bir arkadaşlığa adım atmışlardı.
Sanki aşk tesadüflerin peşinden gidiyordu yalnızlık kırılmaya başlamıştı çoktan, Yaren ilk proğramın Asya ile gerçekleştirmişti bile.
Gayet başarılıydı genç kadın sempatikliğiyle şimdiden bir hayran kitlesi yapmıştı .
Ömeri bile sohbetleriyle güldürüyordu,çünkü bu adam imkansız aşkı Dafina için aşka kapısını çoktan kapatmıştı, ama genç kadın onu ,gençliği ve sevecenliğiyle kabuğundan çıkarmaya başlamıştı.
Asya ya bile Ömer den bahsetmeye başlamıştı ,arkadaşının gözlerinde güneşi görüyordu kadın.
Tamda yayına çıkacakken almıştı bu teklifi evet , Ömer onu akşam yemeğine davet ediyordu ve bir süprüzi olduğunu söylemişti.
Tamda asansör önüne gelmişken merdivenlere yöneldi adımları, sanki ruhundan geçenlere akran olmuştu ayakları, merdiven dinliyordu ,heyecanı ve iç konuşmaları.
Belkide yayına çıkana kadar uzatmak istiyordu mutluluğunu evet geçen zaman ona karşı hislerini büyütmüştü, tam bir beyefendiydi Ömer.
Yeğenlerine ve küçük Ömere sahip çıkışı kendini adayışı hayranlığını büyütmüştü.
Ama onun gözlerinde kendisine karşı bir aşk yoktu,sıcak bir sevgi ve beğeni hakimdi.
Birinde dertleşirken , aşkta tohumdu sonra filiz verir açar büyür demişti Asya . Oysaki ,tohuma sulamak bakmaktı marifet.
Oda sevenin işiydi aşk varsa içinde yollarda bitmezdi ömürde.
Aşk var ya bu aşk , geceleri sabahlatırdı.
Suretine yıldızları serer
ayışığını örterdi yüzüne
ellerim ellerine cürün
bağ bozumu zamanı aşk
seni bana değil
beni sana bağlar
sırra kademdir baharlar bekle ey aşk.!
.
Hatice Nilüfer Dirilen
YORUMLAR
Bir öykünün cümleleri arasında olma ihtimali düşük tesadüflerin gelişini gördüğümde gülümserim hep... Tesadüfler hele de rutinin içinden çıkmayı muştuluyorlarsa, okuyucu bile kayıtsız kalamaz, kendi de cümlelerin arasına yerleşir. İşte bu gülümseme ondandır.
Belki ilerleyen zamanlarında kederlere evrilen öyküyle hüzünlenecektir okuyucu ama buna çok aldırmaz, çünkü kendi hayatında "anı yaşamak" ne kadar zorsa, başkalarının yaşamı üzerinden o kadar kolaydır.
Kaleminize sağlık...