- 1136 Okunma
- 3 Yorum
- 1 Beğeni
Islığını Kaybeden Deniz Kabuklusu
Hayat ile yaşantıyı ortadan böldüm,hayat hayal kurmaya başladı, yaşantının en yokuşunda
ıslık çiçeğini buldum.
Benimle ıslık diliyle konuştu, konuşmakla korkuyu yendiğimi düşündüm.
Daha sonra anlayacaktım,dil korkuyu yenmez, erteler.Hatta bir kaç kere savaş alfabesini öğrenmeye çalışırken
kaçmakla kalmak arasında donuk bir film sahnesi gibi dikilip durduğumu hatırlıyorum.
Hatırlıyorum her gün üç şiir yazıyordum.
Hatırlıyorum o zamanlar merhametime de güvenmezdim.
Çok jelibon tükettiğim zamanlardı.
Aslında sizin de başınıza gelmiştir,ne zaman o değerli yüreğinizde tıfıl bulutlar dağılsa
ıslık çiçeğini bulduğunuzu düşünürsünüz, nesnelere olaylara insanlara tahammülünüz artar,
ama sonra bir şey olur ,belki küçücük bir şey , o ıslık çiçeği bir deniz kabuklusuna dönüşüverir.
Üzgünüm
siz de okyanus sesine karıştınız!
çok jelibon tüketmeyin..:)
YORUMLAR
çöldeki kelebek
Çok güzel bir yazı tebrikler Nilgün...Uzun uzadıya değil ama okyanusun sesine karışmak uzun hikaye...
çöldeki kelebek
en uzun hikaye,,
yazının başlığı bir kapan gibi, yani ucuna peynir konmuş gibi işte merak uyandırıcı.. tamam bu tanımla kendimi fare yerine koymuş gibi oluyorum ama her neyse :)
yazı boyut olarak kısa ama anlam olarak çok geveze. yani çok şey anlatıyor aslında.
benim de içim deniz kabuklusu gibi ve o ıslık çiçeğimi öyle özledim ki... nerde bıraktık onu ya da nasıl bu dönüşümü yaşadık...
canım jelibon istedi.
küsss tarafından 6/22/2014 10:21:46 PM zamanında düzenlenmiştir.
çöldeki kelebek
aslında uzatmak istedim, bu sayfaya bu başlık altına dökeceğim öyle çok iç var ki !
korktum...
küsss
"daha devamı gelir belki, gelmeli..." diyecektim ki, ben de korktum.