- 621 Okunma
- 0 Yorum
- 0 Beğeni
HAYALİMDE Kİ TÜRKİYE
Merhaba, bu güne kadar ne bir dergi, ne bir gazete, nede herhangi bir kurumda yazı yazmadım. İlk kez Son Haber’de yüreğimden geldiği gibi yazmak için çıktım yola. Yanlışlarım olursa şimdiden özür diliyorum.
Ailem Hollanda’ya ilk gelen Türklerden, bense sekiz yaşımda geldim. Çoğu gurbetçiler gibi ailemde bol para kazanıp Türkiye’de çocuklara iyi bir gelecek sağlamak; Kısa zamanda geldikleri yere geri dönmek isteyenlerdendi. Evdeki hesap çarsıya uymamış çünkü zamanın ne getireceğini; Neyi götüreceğini hesaplamadan verilmiş bir karar olsa gerek.
Hollanda’da doğan kardeşlerim, Türkiye’den gelen kardeşlerim, ben ve annem babam yıllarını bu ülkeye vermiş insanlarız. Hayatın ve yaşamın bize neler kazandırdığını, neleri kaybettirdiğini gördük, görüyoruz ve göreceğiz.
Ben ve kardeşlerim, diğer gurbetçi çocukları gibi Türkiye’yi ailelerimizin anlattıklarından duyduk öğrendik. Türkiye’yi; Ülkemizdeki yaşamın, akrabalık bağlarının, komşuluk ve insan ilişkilerinin Hollanda’dan farklı olduğunu duyduk, gördük, öğrendik.
Komşuluklar anlatılırdı bize, bir tas çorbanın komşusuz içilmediği. Bir lokma ekmeğin, komşusuz boğazdan geçmediği.
Her Cuma akşamları yaşlıların kapısının çalındığı. Bayramlarda dargınların barışıp, gönüllerin alındığı yaz tatilini heyecanla beklerdik. Türkiye’ye gitmek için!
Sıcak ülkemizin sıcak insanlarını, yüreğimizde hissetmek için. 4000 km bize uzak gelmezdi, gitmeliydik. Köyümüzün meşe, ardıç, palamut, çam, ağaçlarının oksijeni bol temiz havasını ciğerlerimize çekmeye, gitmeliydik. Dağlarından gelen kuyu ve ırmak suyu, dertlere deva hastalara şifa imiş içmeliydik, gitmeliydik. Hasret-özlem gurbet ve vatan, gitmeliydik.
Vatana vardığımızda hasreti-özlemi buruk sevinçle birlikte yaşardık. Komşular, eş, dost akraba derken zaman çabuk gelip geçerdi. Geri dönme vakti gelip çatardı. Bagajımız, valizimiz, yüreğimiz dolu giderdik, dolu dönerdik. Nereye gitsek bizimle beraber giden, ince bir sızı bırakırdık ardımızda...
Böylece günler ayları, aylar yılları kovaladı. Nihayet yüreğimde yıllarca özlemini taşıdığım vatanda olmaya, vatanda kalmaya karar verdim. Baştan her şey güzel, her şey farklı ve farklılıklar. Farklılıklar arasında kendimi fark etmeye başlıyordum.
Ufacık sandığım küçük sorunlar artarak çoğalıyordu. Aynı zamanda etrafıma karşı yüreğimde çember daralıyordu. Mutlu görünen insanların aslında mutsuz olduklarını görüyordum. Çünkü mutsuzluğu kabul etmedikleri için mutsuzdular.
Bende herkes gibi sorunlarımı halının altına süpürüp mutluluk oyunu oynayacaktım. Ya da gerçeklerle ve kendimle yüzleşmek zorundaydım. Evet, ne acıdır ki kendi vatanımda, kendi vatanıma uyum sorunu yaşıyor(d)um! Hakim oluyorum, savcı oluyorum; Davacı da ben davalı da ben oluyorum. Kızım sen önyargılısın, diyorum kendi kendime. 42 yıl Hollanda seni ya Hollandalı yapmış ya da Türklüğü unutturmuş. Belirli bir süreçten sonra bir sonuca vardım. Benim yıllarca yüreğimde sakladığım Türkiye ve Türk insanı yok(tu) artık! Hoşuma gitse de gitmese de; İstesem de, istemesem de bu durumu kabullenmek zorundaydım.
Merhabalar sahte, insan ilişkileri sahte, komşuluklar sahte. Size yaklaşan kadın erkek kim olursa olsun mutlaka çıkar peşinde. 42 yıllık geçmişi geride bırakıp sıfırdan mı başlamalıyım, ya da her şeyi oluruna mı bırakmalıyım. Ben farkında olmadan vatanı gurbet, gurbeti vatan yapmışım.
Peki, hem de öz vatanımda ikinci bir gurbeti daha çekmeye 42 yıl ömrüm var mı?
Evladımın ve doğacak olan torunlarımın, hasretini-özlemini çekmeye sağlığım yerinde mi?
Maddi durumum nasıl, geçimimi sağlayabileceğim imkanlar elimde mi?
Manevi olarak zor durumda kaldığımda, bana el uzatacak eş dost akrabalar hala yaşıyor mu?
Doğa harikası vatanımın, güneşi, denizi, tarihi zenginlikleri asırlar boyu farklı kültürleri bir arada barındırmış geçmişi, benim bu olumsuz ilk izlenimlerimi yok edebilecek mi?
Sorular... Sorular... Sorular...
Hani bir atasözümüz der ki, “Ya bu deveyi güdeceksin, ya bu diyardan gideceksin”.
Kolay pes edenlerden değilim.
Bu develeri gütme gibi bir niyetim de yok.
Bu diyardan gitme gibi de bir niyetim yok.
Yok olanları var olanlarla paylaşmak adına; Benim vatanım hem doyduğum hem de doğduğum ülkeler!..
Hayalimde ki Türkiye ise rüyalarım da kalan!..
Yazar Zekiye Doğan ile iletişim: [email protected]
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.