Adamın birinin aklına bir fikir düşmüş. Gidip şu insanların yücelttiği dağların zirvesinden toprak alıp, onları kendi iklimime getireceğim….

Koyulmuş yola x,y,z,t dağlarına varmış. Her birinden birer avuç toprak alıp ayrı ayrı kavanozlara koyup, getirmiş diyarına. Başlamış bunlara su vermeye. Belli bir süre geçtikten sonra;

X dağının toprağından hiçbir şey oluşmamış.

Y dağının toprağında bir ot yeşermiş, ama bir zaman sonra kurumuş.

Z dağının toprağı birbirinden farklı iki adet filiz vermişti. Adam onları sulamaya devam etmiş. Bunlar büyümesine büyümüş ama bodur bir yapı kazanıp durmuşlardı. Adam toprağında bu türden olanları parazit görüp önceden sökmüştü. Bunları da aynı şekilde koparıp attı.

T dağının toprağından bir ağaç oluşmuş. Adam bunu suladıkça, o emeğe karşılık verip dal budak salmış. İri bir yapıya kavuşmuştu. Ama meyve verme faslı geldiğinde emektarını hayal kırıklığına uğratmış. O dev cüssesinden utanmadan adamın toprağında büyük yer işgal etmiş. Bizim gariban dayanamayıp baltayı indirmiş kalın gövdesine, yerle bir etmiş.



Sonra gariban adam düşünmüş. Yahu bu kadar çabanın neticesi bir kahke(0) oldu. Acaba hatayı nerde ettim. Şunu düşünmüş; demek ki o dağlarda yaşadığım yere uygun düşünceler yoktu. Oysa ki dağ denildi mi herkesin aklına ilk onlar gelirdi.

kalin ]