6
Yorum
0
Beğeni
0,0
Puan
1328
Okunma
Öncelikle, kompleks bir şeydir, böyle başlamış oluyorum.. hep dediğim veya daha evvelden de yazdığım gibidir !
Kaflaesque aşka ve anlamına, hangisinin daha öne çıktığını ayıramadığımız bir düşün/duygu komplekslik halidir de diyebilirim...
Daha başka yerlerde de söylemiştim.
Roman/s (yazınsal türdeki romanı kastediyorum, etnolojik kullanım değil) diliyle; ikili ve ikircikli-(dilemma) halidir gibi, bir ayırımsal tercihle de söyleyebiliyoruz.
Hem karmaşık yapısıyla ve hem de kendini kompleksli hissettirmesiyle...
Aşkın bileşenini böyle bir girişle açıklayabiliyorum.
Kısaca, çok "zor"a yakın bir açıklanamazlığı vardır !
Hormonlarla ilgisi mi, doğrudur.. sevgiyle ve tüm diğer türevleriyle olan griftliği de doğrudur.
Bir sürü duyguyla ve alt-orta bilinçsel imgeyle de birliktedir; tutku, takıntı, cinsellik, kıskançlık vs..
Bilinçsellik deyince; bilinç bölümleriyle de, "görü" uzamlarının bir bağlantısı olduğunu varsayıyorum.
Düşünülesidir...
Doğrulanması için postüla yazmış veya yapmış olduğumu farz ediyorum.
Alt, orta ve üst bilinç ile; ön-son ve tam/görü veya görme arasındaki kompleks bağ varsılı gibi...
Bir sözcük olarak "varsılı" burada, hem soyut hem de somut anlamda kullanıyorum.
Somut anlamı; maddeleştirmeci, sınıfsal veya kapital (anamal) anlamıyladır…
Anamal/ başmaya; çürük mal, bozuk mayadır.. -antiparantez-Yalçın Küçükvari esprisini de yapmış oluyorum.
Sözcüğün soyut anlamı da, “var” olmasıyla veya varsıllığıyla; gerçeğe dair yaptığı "anlam" yolculuğuna yöneliktir.
İşte aşk, bu bağı görebildiğimiz en pürüzsüz zaman diliminin görselleştirilmesi ve gözlemlendiği anlar veya enstantaneler tümeli oluyor !
Kafka’nın, sevgilisi Milena’ya olan aşkından yansıyan mektuplarda, bu hale yönelik yoğun tümceler okuyabiliyoruz !
Ve tabi, sadece arabesque konum değil, beraberinde : Sado mazoşizm ve eşya fetişizmi üzerinden, sevgiliye ve aşka dair eksantrist göndermelerini dahi bulabiliyorum...
Herkes kalbi biliyor bir de; ama aşk aklidir.. önerme yapmıştım ve geliştirerek düzeltmiş oluyorum,
Böylelikle daha doğrudur.
Kafkaesque haldeki aşkta da arabesque’lik vardır.. kesine yakın gibidir, ve böyledir, düşünselliğindeyim.!
Kalemle ve "bi-çala" aşka dair söylebileceklerimizdir.
Bir sonraki bölüme bırakmak kaydıyla.. hem okura düşünce ufku açmış olmak ve hem de işlenecek materyalin zenginliğinden yansıyan bir iki veri ile yazıyı bölümsel olarak sonlandırmak istiyorum.
Aynılık ve farklılık sıfırlanmasından çıkan aykırılıktır !..
Bu da değişik bir tanımla söylenmiş tarif-i aşktır, yazmış oluyorum, yenidir !…
Bölümsel ve bütünsel kategorizmini bu arada da rahatlıkla kullanabiliyoruz.
Bölüm ve bütünde aşk olarak yazmış olalım.
Aşkı, tasavvufi boyut içinde Kafkaesque arabeskliği olarak şimdilik kaydiyle kastetmiyorum.
Bir de insan, düşünsemekten ve duyumsamaktan ayrıştırıldığında ne oluyor.. neye dönüşüyor !?
Yani, duyumsamasız insan ve düşünsemesiz insan gibi.. tek boyutlu "insan haliyle" olunca demek istiyorum?
Aşkı, hep mana ve hep kalbi boyutla görüyoruz.
Maddeci, diyalektik ve akl-ü fikr boyutuyladır !
Ahmet Kutlu Ayyüce
30 Mayıs 2014-10:21