HANGİ ÇORUM
HANGİ ÇORUM?
Arkadaş, oğlunun oturduğu semte göre anlatıyor Çorum’u. Özellikle belediye hizmetlerini öve öve bitiremiyor. Şehrin temizliği, insanların belediyeye yardımcı olmaları vb.
Örnekler veriyor: hanımla bakımlı bir parkta otururken ellerinde çekirdek paketleriyle gelen gençleri gördük. Güzelim parkı batıracaklarını sandık. Oysa gençler, masaya bir gazete yaydılar. Çöpler gazetede birikti. Kalkınca gazeteyi toplayıp yanlarındaki çöpe attılar.
Namazdan çıkan aksakallılar, çevredeki kâğıtları bir bir toplayıp çöpe götürdüler.
Kapalı konteynırları, insanların bunları kullanmaktaki titizliklerini, belediye araçlarının dakik çalışmalarını anlatıyor. Anlatmakla da yetinmemiş. Bir arkadaşıyla Tokat belediye başkana gidip Çorum belediyesini incelemesini önermişler.
Bir başka arkadaşım, Çorumlunun seksen olaylarından ders aldığından, şimdi kardeşçe yaşamaları sonucu şehrin görülmemiş derecede kalkındığından, belediye hizmetlerinin ayırım gözetmeden her semte eşit uygulandığından söz ediyor.
Tokat’ta oturuyorum. Nüfus kütüğüm Alaca ilçesinde yazıldığı için ara sıra giderim Çorum’a. Yeğenlerim, Baha bey caddesinin sonunda Lozan evleri civarında otururlar. O yüzden yalnız oraları bilirim. Gördüğüm yerin manzarası: açık çöp konteynırları, bozuk kaldırımlar… Baha Bey caddesinin bitiminden batı yönünde uzanan bir cadde var. Bu caddenin asfaltı, yer yer bozulmuş, sıkça konulan engellerle birleşince arabamız hopur hopur hopluyor. Söz konusu asfalt, milattan önce yapılmadıysa büyük bir olasılıkla rahmetli başkan Turhan Bey zamanında yapılmış olmalı.
Düşünüyorum da okadar gidip gelmeme rağmen arkadaşlarımdan dinlediğim Çorum’u ben hiç göremedim.
Görme özürlülerin, fili dokunduğu yere göre tarif etmeleri gibi biz de gördüğümüz semte göre tarif ediyoruz Çorum’u, galiba…
YORUMLAR
rsmcnb
Çirkini güzelleştirmeyenler utansın...
Üzücü bir durum.
Çorum'u iyi bilmem.
Çokça geçmişliğim vardır ama, şehirler arası yol çevresinden dolaştığı için,
şehir içinde neler olup bitiyor bilmiyorum.
Yıllar önce bir kaç kez içinden geçtiğim de olmuştur.
Belediyenin çalışmalarını bilemem ama, güzel bir şehirdi sonuç olarak.
Sanayisi de son derece gelişmiştir. İnsanları çalışkandır.
Leblebi konusuna değinmeye gerek yok sanırım.
Memleketimizin bir köşesini,
tarihinde meydana gelmiş bir sevimsiz hadise nedeni ile,
devamlı *oka sokup çıkarmak ne derece doğrudur, kararını sizlere bırakıyorum.
rsmcnb
Ben Çorum'u Amerikan ajanlarının kılavuzluğunda, burnu bir türlü *oktan çıkmayacak olan yobazlarca, "alevi" kırımı yapılan yer olarak anımsıyorum. Nefretle ve hicapla anıyorum.
Allah layıklarını versin...
rsmcnb
Dileğinize aynen katılıyorm.
Saygıyla...
Göktürkmen
Bu kadarı onlar için hakikaten iltifattır.
İnsansoyunun en aşağılık tabakası bunlardan oluşur ve akla, bilime, aydınlığa, insana, en önemlisi Birtengri'ye düşmandırlar !
Çünkü, beyinleri *ok, yürekleri de tetzek olduğu için, *ok-tezek enlem ve boylamında yaşarlar.
Kmsenin yobazı, mürrteciyi, gerici faşoyu devamlı *oka sokup, çıkardığı filanda yoktur. Bunların kendileri bizzatihi *ok böceğidir. Bokla beslenirler.
Din adına *oktan işlere taşeronluk ederler, Birtengri'nin bunlara veya başka hiç kimseye"kıtal" ihalesi verdiği filanda yoktur. Bnu iddia edebilecek kadar da sapıklık içindedirler.
Ama bu hasta he habis ruhlu ucubelerin sadece Çorum'u kana bulamalrıyla bitmez herşey... Malatya'sı, Kahramanmaraş'ı, Sivas'ı vardır...
Buna daha ne örneklerde verilir. Gereği yoktur, midemiz bulanıp, bunlara boş yere tiksinti duyar dururuz.
Tiksintiye bile değmez yobaz !
Ama zavallı (!) hasta ruhlu anlamaz...
Allah ıslah etsin...