- 891 Okunma
- 0 Yorum
- 0 Beğeni
GEÇMİŞİN KÜLLERİ
GEÇMİŞİN KÜLLERİ
1998 yılında yayınlanan “Şeytanın Aritmatiği” adlı filmi seyredeniniz oldu mu bilmiyorum. Ama ben seyrettiğimde hiçte şaşırmamıştım.”şeytanın aritmetiği” filminde Adolf HİTLER’in ve onun SS lerinin Yahudilere yaptıkları anlatılmaktadır.
Filmin senaryosunu size tam olarak anlatabilmem elbette mümkün değil. Ama anlatmak istediğim birkaç cümleyle “GEÇMİŞİN KÜLLERİNDEN NASIL ALEVLER ÇIKARILDI” ona dikkat çekmek!
Senaryo gereği esir kampında tutuklu bulunan Yahudiler, Naziler tarafından yapılan işkenceye artık tahammül edememektedirler ve birkaç kişi bir araya gelerek kaçmayı kararlaştırırlar.
Yahudilerin firar ettiğini öğrenen nazi subayları zaman geçmeden harekete geçer ve firarileri yakalarlar. İdam sehpasına çıkarıldıklarında Nazi subaylarından biri öne çıkarak; “SİZLER BİRER PİSLİKSİNİZ VE BUNUN İÇİNDE PİSLİĞİN ORTASINDASINIZ, SİZLER BENİM EVCİL HAYVANLARIM BİLE
OLAMAZSINIZ” der!
Ne gariptir ki aradan 60 yıl geçmiştir, yine aynı filmin tekrarı sahnededir. Fakat farklı bir versiyonu nu senaryosuz ve montajsız bir şekilde bu gün televizyon kanallarında ana haber bültenlerinde hem de canlı canlı film daha sette iken izliyoruz. Sadece başrol oyuncuları değişmiş. Bu kez başrol oyuncusu Yahudiler idam mahkûmları ise Filistinlilerdir! Batı şeria bölgesinde bir nöbet noktasında nöbet tutan İsrail askerinin ağzından dökülen sözleri tek harfini bile değiştirmeden aktarıyorum. Film setinde Nazi subayının Yahudiler için söylediği sözleri hatırlayın. Sizce de aynı değimli? Takdir sizin.
“ONLAR KİLİTLİDİR O TARAF ORMANDIR, İÇİNDE YAŞAYAN FİLİSTİNLİLER İSE BİRER HAYVANDIRLAR BİRER MAYMUN BİRER AYI VE BİRER DOMUZDURLAR ÇÜNKÜ ONLAR KİLİTLİDİR” Böylece her filimde olduğu gibi sadece başrol oyuncuları değişerek film setlerinde senaryolar ufak tefek değişikliklerle devam etmektedir. Tıpkı yaşamlarımız ve bu yaşamın gerçekleri gibi.
Geçmişinde baskı görmüş zulme maruz kalmış kişi veya toplumlar, gücü elde ettiklerinde kendinden güçsüz olana aynı baskı ve zulümle sadist (elezer) bir biçimde işkence ettikleri bilimsel olarak da kanıtlanmıştır.
Böylesi olayları farklı ırk veya milletler arasında yaşandığını düşünenler veya savunanlar elbette kendilerini kamuflâ etmektedir. Bu tür baskı, zulüm, işkence adı her ne olursa olsun toplumun her katmanında olduğu veya olacağı gibi aile içerisinde, işyerinde, iki kardeş arasında eşler arasında veya ebeveynlerle çocuklar arasında olabiliyor. Ne var ki aklı salim düşünen yaşama, hayata ve hayatta olup bitenlere daha bir reelist ve objektif bakış açısıyla bireyin bireye üstünlüğü, toplumun topluma üstünlüğü ya da ırkın ırka üstünlüğü söz konusu olmayacaktır. Bu da ancak birey olmakla gerçekleşebilir, eğitimli ve aydın olmayla gerçekleşebilir.
Geçmişten günümüze Türk halkı ve T.C. Hükümetleri Filistin için İsrail’i dolayısıyla bütün dünyayı karşısına aldı.
Şimdi gelin Filistinin unutulmaz bir lideri Yaser Arafat ve bir diğer Mahmoud Abbas (Abu Mazen)’in Ermeniler için söylediklerini hatırlayalım.
Ne demişti Yaser Arafat?
“Ermeni halkı Azerbaycan Karabağ’da hak savaşı vermektedirler. Ermeniler de bizim gibi ezilmiş bir halktır! Bu yüzdendir ki biz Filistin halkı olarak Ermenistan halkının yanındayız!”
Koçeryanla bir görüşmesinde ise, Mahmoud Abbas (Abu Mazen)’in Ermeniler için söyledikleri;
“ Sizin arzuladığınız büyük Ermenistan hayalinin destekçisiyiz ve bu konuda hep yanınızdayız!”
Demekki geçmişin külleri gül açtırmıyor geleceğe, var ise saklı kalan, alevler kusuyor dünyaya kıvılcımlar saçarak.
“Kişiyi kendisi yapan, o kişinin geçmişte yaşayıp gördükleridir”
Hüma Efkan
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.