- 384 Okunma
- 0 Yorum
- 0 Beğeni
Ön Toplumlar 4
İttifaka gelenler aidetleriyle geldiler. Gelenekleriyle geldiler. İttifak içine, vaki uyumsuzluklarıyla; bozgunculuklarıyla; ittifak merkezi kararlarına karşı çıkışlarıyla geldiler. İttifak içine, bu tür görüntü verişleriyle de geldiler. Bu olumlu olumsuz görüntüler ittifak içinde, ittifakın övülen yerilen iman ilkelerine (kurallarına) göre tanımlandılar. Yaşamları iman atıflı sözcük ve cümlelerle ifade edilir oldular. Çatıda bunlar olurken, ittifakı temel düzlemde teferruatta yansımalar bambaşkaydı.
İttifakın bilinci, sentez ve birlik düşüncesini oluşup, inşalarken; yalın totem gruplar hafızası bu inşacı bilinçten farklı yorumlarla etkileniyorlardı. Söz gelimi, eski yalın totem grup anlayışına göre karşı grubun totem yiyecek ve içeceği diğerine yasaktan olan bir tabu yiyecek ve içeceğiydi.
Yeni iman; ittifakı sentez içinde karşı totem yiyeceklerini yemeyi, ilahi lütuf ve ilahi nimet oluşlarıyla insana sunulmasını söyleyip; söylendiği hal üzerine ekseni sentezin anlayışları ortaya konuyorsa; diğer yandan bunun başka türlü bir yansıması vardı.
Süreç gelenekçi yalın totem tutumu muhafaza etmekle, yeni imanın sentezci olan eylem ve tutumuna zıt oluyordu. Bu nedenle gelenekçilik yeni imanla sürtüşen çalkantılara, çatışmalara sebep oluyordu. Gelenekçi mantığa göre bu çatışmalar; yalın totem düzlemi terk edişle azıp sapmanın, bir bedeli ya da eskiye yüz çevirmenin diyeti oluşla yorumlanıyordu.
İman merkezinin iman kuralları ittifakı düzlem içine oturtulup sindirildi. Bu kez de yeni ittifakların ve yeni gelişmelerin ittifak içindeki sürtüşmeler karşısında; ittifak öznel bahane çözümler üretiliyordu. Bu tür sürtüşmelerin merkezine nesnel bağıntıl çözümlerden çok, ittifakın imanına sadık kalmamayı sürtüşmenin ve çatışmaların helakı oluşla; sosyal anlayışı kristalize ediyordular.
Mal edinme, kavga ve ölümler, öldürme ve köleleşmenin ortaya çıkma durumlarına göre bu tür bedel olma durumları adım adım; aşama aşama, inşa olan çığlamayla sosyal düşünceli, kültürü oluşuyordu.
Bu garabetler neden vardı? Bir yalın totem duruma göre karşı yalın totem grubun totem mesleği olan yiyeceği, karşı totem gruba “yasak yiyecek”; yasak meyve”; öğrenilmemesi gereken cin işi şeytan işi “yasak bilgiydi”. Oysa ittifak içinde bu “yasaklar olma nimet olmayla” aşılmıştı. Fakat bir sorun vardı.
Mülkiyetçi düzenlenmeyle ortadaki mal edinme ve mal edinememeden kaynaklı gasp, darp, cinayet gibi olguları nimet olma anlayışına göre nasıl izah edilecektiniz? Nimetlerin efendisi, nimetlerin yaratıcısı, nimetleri herkese vermişti ama birisi; “bu nimet benim” diyordu.
İşte çatı olaylarındaki mülkiyetçi yeni düzenci yansımaların, ittifaki düzlemli temeldeki salınım dalgası farklı oluyordu. Bu bedel ve felaketlerin sosyal anlayıştaki ilk izahı şuydu: “bir başka totem aittesinin yiyeceği olan yasak yiyeceği ya da yasak meyveyi yemenin, yasak bilgiyi öğrenmenin bedeli oluşla açıklanıyordu. Bunu yetmezliği karşısında, “nimetlerin eşitsiz dağıtıldığı” sosyal düzlemde işlenecekti.
Bu açıklamalarla yukarı yer insanı olan gök bölgesi insanının yiyeceği yer insanında ittifakı yiyeceği oluyordu. Bu tabuyu nasıl yıkarsanız yıkın. Yıkılan tabuların kişiler üzerinde uzun bir yankısı vardır.
Sosyal anlamaya göre mülkiyet ilişkili yeni süreçlerdeki bir hırsızlığın, bir öldürme olayının nedeni bu tabu yasaklarının çiğnenme nedeninin kefaretiydi. Tarihte ilk suç işleme ve suça öznel anlamalı izah getirilmesi süreci böyle başlamıştı.
Hâlbuki İttifaka göre yasak meyveyi yedirmenin nedeni, günah işleyip tabuları çiğnemek değildi. Yaşamsal olanı sağlamaktı. Şimdi yaşamsal olanlar doğada sağlamak yerine kendileri üretimli totem meslekleri oluşla, her bir ürün ve üretim her bir grubun uhtesinde bir çeşitlilik görünümündeydi.
İttifaklar; gruplarına, her biri bir karşı totem grubun, totem mesleği olan ürünün önce hediye ve takasını ortaya koyarak zorunlu yaşam gereklerini sağlamayı düzenlemişti. Sonra da her biri her birine ait yasak totem mesleği olan gizili (insiye) mesleki bilgiyi öğretip öğretilenin üretimini yaptırdılar.
Böylece ittifak farklı totem meslekli gruplara farklı totem mesleği ürünü olan emek ürünü o meyveyi ya da yiyeceği yedirmişti. Amaç yalın totem grup mesleklerinin hayati olan kısımlarından da bir arada yan yana yardımlaşmalı sentezi ortaya koyabilmekti.
Şu unutulmasın ki totem gruplar ne sentezi ne ittifakı biliyorlardı. Hayati olan zorunlulukların girişen, giriştirilen bağ eğilim ilişkilerindeki yansımalar totem gruplara tutulacak yol oluşla bilinçlerine kural olmayı sufle ve kuple ediyordu. Bir kez eline aldığı taşın elinden düşüp ayağını acıtmasındaki elden fırlama gibi eğimse süreçler girişme bağıntısı yolu kesikli sürekli yapıyordu. Size bunun akıl edilmesi kalıyordu.
Ortaya konmağa gayret edilen eğimsel oluşun senteziyle, ittifakı ve ittifakın toplumsal inşasını ortaya konulmasını, yaşamak ve yaşantıyı özne olarak keşfetmek size kalıyordu. Girişen, giriştiren ilişkiler ağını akıl edip; akışçı gelişe göre söylersek; iman olarak düzenlemek size kalıyordu. Böylece grupların, gruplar arası temaslarını, günlük işlerini ittifakın imanı olarak ortaya koyacaktınız.
Hediyeleşen girişmelerin yakınlaştıran temas ettiren bağıntılarında yansıyan ve görünen o ki, grupları uzaktan değil de bir arada temas ettirip; grupları bir arada giriştirip; gruplarla bir arada totem mesleği işini ürettirecektiniz. Akış yapmanız gerekeni klavuz oluşla size dayatıyordu. Çözümleme ve sentez yapacaktınız. Temas etmeme kuralı yeni akışa engelse; bunu çözümleyip yeni bağlarsan ilişkilerle temas etmenin sentez kuralına çvirecektiniz. Eski envanter alana, yeni inşa malzemesi koyacaktınız.
Onun için bu gibi süreçlerin sosyal anlamalı insan üst yapısı olan yalın totemli sosyal anlayışı, ittifakı totemli sentez anlayışa çevirmekti. Süreç yaptığı işin ne olduğunu da, ne yapacağını da bilmiyordu. Gidişat kendi süreç akış yığılmalarıyla (kesikli sınırlı olmasıyla) size bilme ve akıl oluyordu. Sadece bir eğilim vardı. Bu eğilimin eylem sellik ivmelenmesi vardı. Bu eylem sellik içinde temas edilmenin sosyal ve nesnel zorlukları kendilikten sürece dek tüzeldi oluşmanın önüne dikiliyordu.
Önüne çıkan her bir dikilmelerin, yavaşlama, yığılma, güç biriktirme, çevresinde dolanma, üzerinde aşma, içinde geçme vs. oluşla sürecin yeni bağ ve bağıntısıyla eylemli olma gibi zıttı olur davranışlara yöneliyordu.
Bunların sosyal gerekçelerini akıl ediyordu. Yangını söndürecekse su döküyordu. Totem yiyecek ayrılığı ittifaka engelse, engelci yiyeceği, ittifakın yiyeceği kılışla onu yenir hale getiriliyordu. İlerleyen süreçlerin birikmesinden şunu iyi anlıyordu. Ki ittifakın göze aldığı yaşamsal olan karşı totem meslekli ürünleri de ele geçirmekti. Bu ele geçiriş talanla olabileceği gibi uzlaşı salmakla da olacaktı.
Hediye sunma bunun ilk adımıydı. İttifakın dış nedenli amacı; totem meslekli üretim yapmanın girişmesi ile girişen yeni kültür ve uygarlığın o girişme anının kural ve kaidesini ortaya koymaktı.
İşte böylesi bir sürecin öznel ve nesnel yanı girişmeye başlamıştı. İttifakı giriştirmeyi siz istiyordunuz ama girişmenin sizin dışınızda dayatan bir yasallığı vardı. Karşılığı olmak gibi nesnel ve totem anlaması olmakla öznel nedenleri vardı. Siz, sizin dışınızdaki bu öznelce ve nesnel yasallığı anlayıp, öğrenip öznelce (yaşamsal) olanın yararına dönüşüyordunuz.
Bu kabil pragmatik düşünme, merkez kültün bilinci oluşla; ortaya çıkıyordu. İttifakı kültün sosyal çevresi, ilerleyen süreçlerle eşitsiz oluşun cehennem çığlamasına dönüştü. Dönüşme ve sürtüşmenin çalkantıları, köleci azaplı cehennemini beraberinde getiriyordu. Sosyal yapı tedirginliği, bu eşitsizliği yorumlama açıklama gayretine girdi.
Açıklamalar türlü şekillerde oluyordu. Açıklamalar önce yalın totem aitliği üzerinde dile getirilip çalkantının çaresi ve çalkantının hazmettirici durulması ortaya konmak isteniyordu. Çalkantının sebebi totem aitti anlayışlar üzerinde ifade edilerek, eski totem kimlikleri ve eski totem bilinçli totem meslekleri ve totem mesleklerinin “yiyecek yasağı” düzen ilişkileri (cennet), korunmak isteniyordu.
Totem adı olan aitti tanımlamalar içinde, yukarı yerden ya da yukarı bölgeden (o günkü adıyla gökten) gelenlere; melek, cin, şeytan gruplar; demenin tanımlanmaları da vardı. O düzlemde sadece yukarı yer toprakları ehli anlamına; gök yerli toprağın ehli gruplar demenin tanımlamasını göstermek için yukarı topraklardan olanlara cin ya da şeytan veya melek demenin grup totemli tanım kavramı vardı.
Mal edinenlerle mal edinemeyenlerin oluştuğu çalkantılı ikileşmeleri içinde, kimi nedenlerle ittifaka, ittifakı tevhidin, ittifak merkezine kafa tutup, ittifaka başkaldıranlar oldu. İttifak içinde, ittifaktan ayrılanlar oldu. İttifaktan kovulanlar oldu. Kimilerince ittifaka iman (biat-riayet-boyun eğme) bozulmuştu. Ahde vefasızlık oluşmuştu.
Sürecek
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.