- 947 Okunma
- 1 Yorum
- 0 Beğeni
Mutluluk Hırsızları
Zaman zaman mutlu olmak için mutlu olmaya çalışır insan. Mutluluk hırsızları da mutlu görünen yüzü görüp o mutluluğu farklı şekillerde söndürebiliyor. Çoğu zaman karşılaşılır bu tür insanlara. Peki, neler yapılmalı bu durum karşısında, sorun mutlu olmaya çalışanlarda mı, mutluluk hırsızlarında mı?
İnsanoğlu doğası gereği mutlu olmaya meyilli bir varlıktır. Bu mutluluğu sağlamaya çalışırken değişik şekillerde hareket etmekte. Kimisi mutlu olmak için daha çok para kazanarak, kimisi memurlukta daha üst bir hiyerarşiye gelerek, kimisi gezerek, kimisi öğrenerek-öğreterek, kimisi de yeni bir hayat kurarak vb. farklı durumlarda mutlu olmaya çalışır. Bu mutluluğa kavuşacakken ya da kavuştuktan sonra bireyin karşısına farklı duygulara sahip mutluluk hırsızları çıkabilmektedir. Bu mutluluk hırsızları, kıskançlıktan dolayı ya da istemsizlikleri sebebiyle mutluluğa ket vurmak isterler. Bunu yaparlarken alelacele bir şekilde yapmaya çalışmazlar. Mutluluk hırsızları, benimsemiş oldukları birtakım özellikleri vardır bu özellikleri ile mutluluk hırsızlığını fevkalade bir mahiyette yapmaya çalışırlar.
Mutluluk hırsızlarının özellikleri, çok katmanlı ve çeşitlilik arz etmektedir. Kulakları delik, kıskanç, sürekli takipte olma, yalaka ve farklı duygular içinde değişebilir olma gibi çok boyutlu özellikleriyle karşımıza çıkmaktadırlar. Mutluluk hırsızlarının bu özellikleri önemli bir yer teşkil etmektedir. Bulunan ortama göre uyum sağlamaları veya bulunan ortama yön vermeleri, çok çeşitli, katmanlı özellikleri ve davranışları sayesindedir. Bu yüzden oturdukları ortamda hiç güçlük çekmemektedirler.
Ortak yaşantı alanına bağlı olarak mutluluk hırsızlığı derecelemesi değişmektedir. Bu dereceleme “az, orta ve aşırı” şeklindedir. Ortak yaşantısı aynı ya da benzere yakın olduğunda mutluluk hırsızlığı derecesi artmaktadır. Düzey yukarı çıktıkça mutluluk hırsızlığı kişi sayısı azalmakta, yani mutluluk hırsızlığının düzeyi ile mutluluk hırsızlığı yapan kişi sayısı arasında negatif bir ilgileşim vardır. Kamu, ticaret, eğitim-öğretim, sosyal alan fark etmeksizin mutluluk hırsızlığı kavramına sık rastlamak mümkündür. Bunu az yapan insanlar çoğunlukta olduğu gibi zararı da en az olan düzeydir. Bu durumu aşırı düzeyde hayatında uygulayanlar, bunu huy olarak benimsediği için kişiliklerine zarar vermekte ve günlük hayatlarında mutsuzluğu kendi elleriyle seçmektedir.
Gün geçtikçe artan kıskançlıkla beraber mutluluk hırsızları da çoğalmaktadır. Mutluluk, insan yüzünde belirirken umulmadık bir anda söndürülmesi mutsuzluğu getirdiği gibi mutluluk hırsızlarını da ortaya çıkarmaktadır. Bir iş konusunda başarı elde etme, bir hiyerarşik yükseliş, bir ekonomik kazanç gibi durumlarda karşımıza çıkan bu durum, tüm toplumlarda görülmekte ve toplumumuzda da ayrı bir nitelik kazanmıştır.
Toplumumuzda bu davranış, genellikle mutluluk hırsızlarının kazanılan bir başarıya karşı daha iyi başarı gösteren birini örnek vermesi, yani başkasıyla kıyaslayarak hem kendini tatmin edip hem de mutluluk hırsızlığı yapmaktadır. Bu durum, kıskançlığın simgesi olarak görülse de bir yandan “azmi körükleme” olarak nitelendirilebilir. Mutluluk hırsızlarının tek olumlu tarafının azmi harekete geçirmesi de yadsınmayacak bir mahiyettedir. Böyle bir durum karşısında kişi, harekete geçip daha iyisini yapmaya çalışması onu başarıya götürecek, bulunduğu yerden bir adım ileriye kendini taşıyacaktır.
Mutluluk hırsızlığının kökünde kıskançlık vardır. Artan internet kullanımı ve sosyal medya gibi unsurlarda da bu durum çokça karşımıza çıkmaktadır. Bir kişinin bir geziye katılıp fotoğraf paylaşması, bir önemli haberi duyurması veya kendi düşüncesini paylaşma gibi durumlarda, mutluluk hırsızları devreye girebilmektedir. Mutluluk hırsızları da bu durum karşısında “ona benzeme” ya da “daha iyisini yapma” çabası içerisinde olabilirler. Bir ailenin hafta sonu pikniğe gidip fotoğraflarını sosyal medyada paylaşması; o ailenin tanıdıkları, paylaşılan fotoğrafı görmekte ve kıskanmaktadır. Buna karşı, ailenin tanıdıkları harekete geçmekte. Bunu lüks bir restaurantta çekilen bir fotoğraf paylaşarak, daha iyi bir piknik alanında çekilen fotoğraf paylaşarak ya da evde güzel bir yemekle beraber çekilen bir fotoğraf paylaşarak cevap vermektedir. Bu durum düşünüldüğünde, kıskançlığı körüklediği gibi üretici bir toplumdan ziyade tüketici bir topluma gidileceğini göstermektedir. Böylesi davranışları en aza indirmek veya yok etmek için toplumdaki tüm fertlere görev düşmekte ve fertler, günlük hayatta birtakım davranışları mutluluk hırsızlarının çok katmanlı ve çeşitli özellikleri karşısında sergilemesi gerekir.
Mutluluk hırsızlarının özellikleri çok katmanlı ve çeşitli olduğundan hareketle, yapılacak mühim davranışları uygulamak mümkündür. Bu mutluluk hırsızlarına karşı yapılacak olan şeyler; karşılaşılan durumda bozuntuya vermemek veya güler yüzlülüğü eksik etmemek, mutlu olabilmek için başkasına benzemeye çalışmamak, kendi hayatının güzelliklerine kendi bakış açışıyla bakmak, bir amaç etrafında kendini geliştirmeye çalışmak, kimseyi hedef almamak, kıskanmamak gibi durumlarda mutluluk hırsızlığı kavramı bertaraf kalacaktır. Mutluluk hırsızı olmamak temennisiyle…
İbrahim BAKIR
YORUMLAR
Saçma şeyler bunlar.
Ama maalesef gerçek te.
Umarım ve dilerim,
hayat yolculuğumuzda mümkün olduğunca az olur böyle duraklar.