TOMURCUKLAR AÇARKEN
Çocuklar ...dünya tatlısı çocuklarımız ... hepsi masum, hepsi nadide çiçek ; daha açmadan soldurmayın onları ne olur. .Sımsıkı sarılıp sevgi vermeliyiz olabildiğince.
Düşünüyorum da öncelikle anne ve babaların çok evet çok bilinçlenmesi lazım; bu da köklü bir eğitimle olur . Ülkemizde ne yazık ki yeterli değil.
Minik beyinler her şeyi kapmaya ,öğrenmeye hazırdır. İnanır mısınız daha bebekken başlarlar algılamaya.
"Yavrum...canım ..." gibi tatlı sözler öyle hoşuna gider ki tepkileri görülmeye değer;hemen eller ayaklar hareketlenir gözleri ışıl ışıl güler ferkettiniz mi ?
Bizler de birbirimize dostlukla yaklaşsak ...İşte ilk kural bu bence.
Yeni yeni yürümeye başladığında onu korkutmadan ,belli etmeden takip etmeliyiz ; yoksa ilerde güvensizlik duygusunun yerleşeceğini bilmeliyiz. Oradan oraya koşturan ,çekmeceleri karıştırıp , neler var neler yok diyen meraklı turşuculardır.
Öyle sorular sorarlar ki bazen cevap vermekte zorlanır işin içinden çıkamazsınız.Hep okumalıyız ve bu konularda özellikle bilgiler edinmeliyiz.
Sorumluluk duygusu: Kesinlikle küçük yaşta verilmeye başlanmalıdır.bebeğini uyutması ,mama vermesi ,oyuncaklarını kaldırması..gibi .Ondan istediğimiz ufacık şey de bile
"Teşekkür ederim " diyorsak.
Yaptığımız hatalarla küçücük kalbini kırdıysak
"Özür diliyorum" diyebiliyorsak.
İşte ikinci kural.
Çocuklarımıza doğayla ,hayvan sevgisini aşılayabiliyorsak ,elindeki çöpü yere atmayacağını örneklerle anlatmışsak ...
İşte üçüncü kural.
Size bir anımı anlatayım ister misiniz ?
Çok seneler once bir yakınım küçük oğlunu bana bırakmıştı. Karnı acıktı diye yemek hazırladım tam mutfağa giderken birden masayı devirmez mi.. tabaktaki yemekler ,çatal bardak yerde .. Yavrum öyle korktu ki kendini koltuğun en üstüne attı ve oracığa sindi .
Ben bir an ne yapacağımı nasıl davranacağımı düşündüm inanın .Birden yüzümde bir tebessümle onun başını okşayarak..
" Yok canım sakın üzülme ben de küçükken masayı devirmiştim insanlık hali olur böyle şeyler bir daha dikkat edersin ; gel bana yardım et de beraber toplayalım ." dememle yerdeki çatalı kaşıyı nasıl toplamaya başladı anlatamam.
Şimdi kocaman oldu geleceğin bilim adamı diyorum ben ona .
Yaramazlıkları olacak elbette ,ateş topudur çocuklarımız yerinde duramazlar ;cezalandırmak,dövmek yerine sabırla konuşmalıyız .
" Seni çok seviyorum ; fakat bu yaptıkların hiç hoş değil "sözü daha uygun değil mi ?
Yardım,paylaşım işte bu alışkanlıkları vermeliyiz olabildiğince.
Oyuncağını,kitabını yiyeceğini paylaşması ...Yaşlı birine yardım etmesi ...
Hatta eğitimcilerimiz daha iyi bilirler
"Bugün iyilikle dolu güzel şeyler yaptım mı?" demeli çocuklar.
Büyüklerine saygı göstermeleri istenirken bizler de küçüçük yüreklerine sevgiyle yaklaşmalıyiz.
Siz siz olun asla çocuğunuzu başka çocuklarla kıyaslamayın ,kesinlikle toplum içinde onu küçük düşürmeyin.İlerde sizinle ve insanlarla iletişimi kopar içine kapanık bir insan olur .
İşte dördüncü kural..
Yalan ! en büyük sorun; biliyor musunuz aslında hepimiz bu kaçamak yollara başvuruyoruz bizler örnek olmalıyız bu konuda. Hadi gelin elimizden geldiğince doğruları konuşmalıyız ; ne dersiniz ?
İşte beşinci kural.
Yaşanacak ,barış ,huzur içinde bir dünya bırakalım çocuklarımıza .İş işten geçmeden var mısınız ?
LÜTFEN. LÜTFEN DİYORUM..
SEVGİLERİMLE
NEŞE KIZILYAR
CAN DOSTLARIMDAN ALTIN DAMLALAR
.............................................................................................................................
Sevgili arkadaşım.
O kadar güzel anlatmışsın ki madde madde ban sadece bir tane madde bırakmışsın.
6. Kural : Çocuklarımızın doğru hedeflere doğru yürümesi konusunda onlara rehber olalım.
Mesela orta okulda derse girerken bir gün öğrencilere ileride ne olmak istediklerini sordum. Aşağı yukarı kızların hepsi öğretmen ve ebe olmak isterken, erkekler doktor, hakim, avukat, mühendis oluyorlardı. Dersleri en zayıf olan öğrenci bile doktor olacaktı))))))
Sadece bir tanesi ’ Ben aşçı olacağım ’ Dedi. Kalktım alnından öptüm. ’ Neden aşçı olmak istiyorsun ’ Diye sordum. ’ Babam aşçı, ben de başka iş yapamam zaten ’ Dedi....
Evet o çocuk şimdi usta bir aşçı ama ötekiler doktor filan değil)))))))))))))
Selam ve sevgilerimle. SAMİ BİBEROĞULLARI
....................................................................................................................................
Çok güzel bir paylaşımdı ablacığım. Bence herkesin okuması lazım bu yazıyı. Ben kızım küçükken hiç kızmadım. Hatta bir seferinde nevresimi kesmişti. Kızım neden kestin diye sordum. İçindeki yorghanı merak ettim anne demişti. Hala aklıma geldikçe gülerim. ...............................................................................................................................
NERMİN GÜDAY KAÇAR
....................................................................................................................................
Sami hocam haklı
çocuklar belli bir yaştan sonra kendilerine hedef koyup çalışıyorsa başarıyorlar
kızlarımın ikisi de babalarının yolundan gitmeyi istemişlerdi
istedikleri oldu :))
çok güzel bir anlatım ve değerli bir paylaşımdı canım arkadaşım
kutlarım yürekten
sevgilerimle SU_MİSALİ GÜLHUN ERTİLAV
..................................................................................................................................
Benim oğlumun küçüklüğünde geçen bir olay...
Eve bir uğur böceği girmiş.
Oğlum çok sevmiş bu böceği. Eline konuyor, yürüyormuş.
O da sevinçle izliyor, annesine gösteriyormuş...
O böcek uçarken sobanın üzerine konmuş...
Konmasıyla da ölmüş...
Oğlumun iki gözü iki çeşme...
Annesi teselli etmek için demiş ona: "Oğlum bak, başka uğur böcekleri de gelir şimdi açık pencereden. Olmazsa ben gider bir tane bulur getiririm sana."
Çocuk der ki: "Anne o öldü, yazık değil mi? Başkasını getirsen onu geri getirmez ki."
Bunu söyleyen çocuk 3-4 yaşlarındaydı...
Henüz çıkar için, kendisini eğlendirmek için sevmiyordu hayvanları... SÜPER BABA ( KADİR TOZLU )
.................................................................................................................................
YORUMLAR
Benim oğlumun küçüklüğünde geçen bir olay...
Eve bir uğur böceği girmiş.
Oğlum çok sevmiş bu böceği. Eline konuyor, yürüyormuş.
O da sevinçle izliyor, annesine gösteriyormuş...
O böcek uçarken sobanın üzerine konmuş...
Konmasıyla da ölmüş...
Oğlumun iki gözü iki çeşme...
Annesi teselli etmek için demiş ona: "Oğlum bak, başka uğur böcekleri de gelir şimdi açık pencereden. Olmazsa ben gider bir tane bulur getiririm sana."
Çocuk der ki: "Anne o öldü, yazık değil mi? Başkasını getirsen onu geri getirmez ki."
Bunu söyleyen çocuk 3-4 yaşlarındaydı...
Henüz çıkar için, kendisini eğlendirmek için sevmiyordu hayvanları...
GÜLDESTE
Bir çocuğun biz büyüklere ( SÖZ DE BÜYÜKLER DAHİL ) Anlatacağı , öğreteceği o kadar çok şey var ki. Söylenenler zerre bile değil belki. Ama bu en önemli dersin birincisinin RİYASIZ HİLESİZ HURDASIZ SEVEBİLMEK olduğunu söylemeliyim.Evet bu tomurcuklara herkes gözü gibi bakmalı.Bir çocuğun gözlerindeki ışıltıyı göremeyenler ne kadar çok şey kaybettiklerini anladıklarında iş işten geçmiş olur zaten.Konu derin ama emeğine sağlık ablam bir çok boyuttan güzel irdelemişsiniz konuyu. Beğeniyle okudum
GÜLDESTE
Çok güzel bir paylaşımdı ablacığım. Bence herkesin okumsı lazım bu yazıyı. Ben kızım küçükken hiç kızmadım. Hatta bir seferinde nevresimi kesmişti. Kızım neden kestin diye sordum. İçindeki yorghanı merak ettim anne demişti. Hala aklıma geldikçe gülerim.
GÜLDESTE
çocuklara bakarken çocuk gözle bakmalıyız ... içsel duygularını geçmiş çocukluğumuzda aramalıyız ..... çocuklarında sözel anlatım lara ıtırazlara hayır a ... hakları vardırı bilmeliyiz ..ve yukardaki anlatım çocuklara önem vermiş bir yüregın sesı ..ve çocuklara yukardan bakmayacağız boy sevıyesınde hitap edeceğiz ...çok güzel anlatım tesekürler ...
GÜLDESTE
Sami hocam haklı
çocuklar belli bir yaştan sonra kendilerine hedef koyup çalışıyorsa başarıyorlar
kızlarımın ikisi de babalarının yolundan gitmeyi istemişlerdi
istedikleri oldu :))
çok güzel bir anlatım ve değerli bir paylaşımdı canım arkadaşım
kutlarım yürekten
sevgilerimle
GÜLDESTE
Sevgili arkadaşım.
O kadar güzel anlatmışsın ki madde madde ban sadece bir tane madde bırakmışsın.
6. Kural : Çocuklarımızın doğru hedeflere doğru yürümesi konusunda onlara rehber olalım.
Mesela orta okulda derse girerken bir gün öğrencilere ileride ne olmak istediklerini sordum. Aşağı yukarı kızların hepsi öğretmen ve ebe olmak isterken, erkekler doktor, hakim, avukat, mühendis oluyorlardı. Dersleri en zayıf olan öğrenci bile doktor olacaktı))))))
Sadece bir tanesi '' Ben aşçı olacağım '' Dedi. Kalktım alnından öptüm. '' Neden aşçı olmak istiyorsun '' Diye sordum. '' Babam aşçı, ben de başka iş yapamam zaten '' Dedi....
Evet o çocuk şimdi usta bir aşçı ama ötekiler doktor filan değil)))))))))))))
Selam ve sevgilerimle.