Çocukluğumdaki 23 Nisan...
Koşu yarışı, yumurta yarışı,çuval yarışı…
Kaybetseler de bizlere öğrettiler barışı.
Yoğurt yeme yarışı, halat çekme yarışı…
Çocuklar sevinçle,heyecanla inletirler arşı.
Bayram gününü,23 Nisanı iple çekerdik.
Çocukların bayramını dört gözle beklerdik.
Bu heyecanla yemeğimizi bir çırpıda yerdik.
Çocukluğumuzu bayram yönünden özledik.
Dört gözle beklerdik bayram günlerini, çocuk bayramını, 23 Nisan’ı…O zaman çocuktuk, koşar, oynar,gülerdik.İçimizde iş, aş kaygısı yoktu.Korku,stres,kaygı ne arar?Çocuksun işte…Koşacaksın, oynayacaksın, yorulacak eve gelecek karnını doyuracak, uyuyacaksın.Adı üstünde çocuk işte…Kin,düşmanlık ne arar? Sadece o çocuk beni yenmesin, beni geçmesin diye içimizde bir hırs vardı,o kadar…Zaten bu hırs da arkadaşımızı, diğer çocukları; yarışmalarda geçmek, kazanmak için.. Bu da bizlere güç sağlardı, o kadar.
O zamanlar çocuktuk,23 Nisan gününü sevinçle bekler, erkenden kalkar, kahvaltımızı acele şekilde yapar, yarışa katılacağımız malzemeleri (çuval,ip,kaşık,yumurta,yoğurt) alarak okulumuza koşardık.Okulumuzda zilin çalmasını heyecanla bekler, zil çalınca okul önünde toplanıp tören alanı olan stadyuma sıra ile sevinçle giderdik.Bu bayramın,23 Nisanın en sevdiğim yanı bütün okulların bir arada olması, diğer okullardan gelen çocukları, arkadaşlarımızı görmemiz idi.
Bir de yarışmalar;Bayramın, çocuk bayramının, 23 Nisanın olmazsa olmazlarından biridir.Koşu yarışı,yoğurt yeme yarışı,çuval yarışı,yumurta yarışı,halat çekme yarışı…Yarışmaların hepsi birbirinden güzel, birbirinden çekişmeli,birbirinden orijinal.Yarışmaların hiçbirinde yapaylık yok, hepsi doğal.Bir düdük sesi ile yarışmaya başlar, birinci olmak için canla-başla yarışmayı kazanmayı çalışırdık.Çuval yarışı,yumurta yarışı,yoğurt yeme yarışı sorma gitsin.Çocuk işte bütün yarışmalarda birinci olmak, kürsüye çıkma hevesinde…
…………………
İşte o günlerden hatırladığım ilkokul 4.sınıfa giderken yumurta yarışında,ortaokul 1.sınıfta ise yani 6.sınıfta koşu yarışında 1.olup hediyeyi almamdı. Gelin o duyguyu, o sevinci, o heyecanı bana sorun.Çocuk olur da sevinmez mi?Sanki bütün dünyalar benim olmuş…
2001-2008 yılları arasında köy okullarında sınıf öğretmenİ olarak görev yaptım.Çocuk bayramını, 23 Nisanı en güzel şekilde kutlamaya çalıştık.Köylüler okulun bahçesini doldurur, çocuklarının marifetlerini görmeye çalışırdı.Bizler de bu orijinal oyunlar ile çocukları yarışmaya sokar, bütün öğrencilerin en az bir tane yarışmaya katılmasını zorunlu tutardık.Çocukluğumu tekrar yaşamaya çalışır, bu yarışmalarda uçup giden çocukluğumu arardım.Bir nebze de olsa o çocukluğumu tekrar yaşardım…
……………….
Akşamdan ilkokula ve ortaokula giden çocuklarımdaki o sevinci; çocuk bayramı sevincini, 23 Nisan sevincini tekrar yaşamak istedim,ama o sevinci o heyecanı göremedim.Çünkü her okuldan belirli öğrencileri seçmişler; okula gitmeden tören alanına, parka gelmelerini söylemişler.Sabahleyin o heyecan, o sevinç olmadan kalktık.Kahvaltımızı yaptıktan sonra ailece,çocuk bayramı yerine, parka gittik.Çocuklardaki o sevinci, bayram heyecanını, 23 Nisan coşkusunu göremedim.Her okuldan bir grup öğrenci gelmiş, çocukların aileleri, protokol üyeleri…Tören saygı duruşu, ardından istiklal Marşı ile başladı. Ardından bir iki yapay yarışma, halk oyunu ve ödül töreni hepsi bu kadar…
……………………
Gözlerim yine çocukluğumdaki çocuk bayramlarına, 23 Nisanlara gitti.Gözümden o sevinç, o kutlama,yarış gözyaşları döküldü.Çocukluğumdaki 23 Nisanı bulamadım, çocuklarda, çocuklarımda da bulamadım…
Ailecek park alanında piknik yaparak, çocukların oyun alanında oynamasını, salıngaçta salınmasını, kaydırakta kayıp oynamasını, yarış yapmasını izledik…Tekrar çocukluğuma, çocuklarımla, parktaki çocuklarla gitmeye çalıştım…Nerede Çocukluğumdaki 23 Nisan, çocuk Bayramı diye sayıklaya sayıklaya…o günlere gitmeye çalıştım…
Hasan Kaya
Eğitimci-Şair-Yazar
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.