- 2118 Okunma
- 15 Yorum
- 7 Beğeni
YORUMLAR
Sevtap Kaya Nurgönül
Kutlarım bebeğim.
Face' ten düşüncemi yazmıştım. İkilemeyeyim.
Düz yazıda da gayet iyisin bence, devam et lütfen. <3
Sevtap Kaya Nurgönül
Sevtap Kaya Nurgönül
Sevtap Kaya Nurgönül
Sevtap Kaya Nurgönül
Sevtap Kaya Nurgönül
Hayatın mahzun ve gerçek tarifi olmuş yazı.
Yaşadıklarımızın, insanların ortak yanlarının,son derece güzel ve akıcı bir dille anlatımı idi.
Tahmin ederim, her okuyucu kendinden bir şeyler bulmuştur yazıda.
Bazen gülümseten, bazen de hüzünlendiren bir çalışma.
Hayatın meşakkatli yolculuğuna anlamlı bir bakıştı.
Şu güzel şiire takıldım biraz.
Hep cüce gitti de,
sonu neden Kızılderili oldu?
Güneşte mi yandı, nedir?
Atladım galiba orada bir şeyleri.
Sevtap Kaya Nurgönül
...elimde çayım
ve kültablam da akıl oyunlarım
birini yakıp birini söndürüyorum ( ne kadar da çoklar dimi )
demiştim ya bazen çok şey bilmek insanı suskunlaştırıyor
bazen de bir bilinmezlik insanı çıldırtma noktasına getirebiliyor
önce günüme
sonra geceme düştü bu yazı
ki sen zaten ömrüme düşen en güzel şeylerden birisin...
sevtabım bilir bendeki yerini biz yazıya dönelim şimdi...
bırakalım şaire hanım uyusun suyun sonsuzluğunda
biz altı çizgili kelimelerin şifresini çözmeye ve kendimize bir masal çıkartmaya uğraşalım
öğrendiklerimiz bildiklerimiz adına
"her insan yeni bir dünya " ve bizler sırrına eremediğimiz keşişler...
bizler derken ( bu hikayedeki b/izler )
ki ben deli ile deli olmaktan yanayım sevtabımm:)
kağıttan kayıkların üzerine tonlarca harf yükleyip batırmaktan yanayım ki
su zarar görmesin....
bazen bi kelime
bazen bi cümle
bazen de bi damla su
aklımızın hileli köşelerinde birikmişleri açık eder önümüze
bu hayat böyle bişey
çözümsüz bir bilmece...
"sen ne diyorsun elçinim " diyeceksin şimdi biliyorum
ama demiştim bu fırsatı kaçıramam diye :))
ve çok ilginç çok etkili bir yazı idi sevtabım ayrıca tebrik ediyorum seni...
ve susup çekiliyorum köşeme
fazla geldi de :))
seviyorum seni...
(( hüzün )) tarafından 4/23/2014 1:37:58 PM zamanında düzenlenmiştir.
Sevtap Kaya Nurgönül
(( hüzün ))
ne anlamı kalırdı ki sevtabım
bir gülümseme
bir renk katamıyorsak
ne anlamı kalırdı öğrendiklerimizin savunduklarımızın...
asıl ben sana teşekkür ediyorum o güzel yüreğini tanımama fırsat verdiğin için...
yazıyı okuyunca çok sevdiğim bir söz aklıma geldi...
sular yükselince balıklar karıncaları yer, sular çekilince de karıncalar balıkları...
bugünkü üstünlüğüne güvenme, kimin kimi yiyeceğine suyun akışı karar verir...
rumuzunla müsemma enfes bir anlatımdı...
kutluyorum
sevgiyle...
Sevtap Kaya Nurgönül
Sevtap Kaya Nurgönül
Öyküyü okurken şehirlerin, ülkelerin üstünden uçar gibisiniz...
Bir an Nemrut'un tepelerindesiniz sarı saçlı, mavi gözlü bir çocuk size gülümsüyor. Bir bakıyorsunuz şehrin birinde, bir göl içi kıpır kıpır balık dolu, oynaşıyorlar... Siz hâlâ öykü okuyorsunuz, bir yandan da başka şehirlere, başka ülkelere uçuyorsunuz.
Balıklar masallarda olur diyen ülkelere...
Siyah saçlı, siyah gözlü, siyah tenli ama beyaz elbiseli çocukların üstünden geçip gidiyorsunuz...
Nasıl da hızla.
Sevtap Kaya Nurgönül
Davidoff
Ben Teşekkür ederim Sevgili Sevtap.
Başarılarının daim olması dileklerimle.
Sevtap Kaya Nurgönül
Canımın içi...
Nasıl olduysa kaçırmışım bu enfes yazını günün telâşıyla...
Düşündürücü; hatta sarsıcıydı yazı... Hani öyle yazılar vardır ki; titretir insanı şöyle bir, şok etkisiyle.. İşte öyleydi...
Ve dedim ki, daha çok nesir yazsa keşke...
Tebrik ederim Mavi'm güne gelen bu güzel yavrunu;)
Öpüyorum kocaman...
Sevtap Kaya Nurgönül
Özlem Tarhan
Gün içinde savrulup duruyorum oradan oraya inan!
Yoksa hiç yalnız bırakır mıyım ben seni;)
Oy kuzum; beni mi aradı gözlerin senin; kıyamam ki !
:)
Sevtap Kaya Nurgönül
Özlem Tarhan
Her şeye karşı istekizim bu aralar; içimin rengi uçtu samki !
Bu da beni içime kapandırıyor işte:(
Geçer, meraklanma sen...
Sevgili arkadaşım yazdıkların düşündürüyor beni. Hem çağrışımlar yapıyor hem de öğrenme isteğimi kamçılıyor. Bu yazı bana Pers kralı Serhas'ın (Kserkses) -mö486-465 yılları arasında kral- kibrini hatırlattı. Serhas babası Darius'un Yunanlılara karşı başlattığı savaşı sürdürmek için mö484'te gemileriyle köprü yapıp Çanakkale boğazını geçip Yunan'a saldırmayı planlıyor. O kadar büyükmüş ki ordusu bir ırmağın suyunu içmeye kalksalar kuruturlarmış. Askerlerinin bir kısmı bir kaza sonucu suda boğulunca "Kalleş su!" diye haykırıyor "Kral Kserkses, istesen de istemesen de üzerinden geçecek!" ve askerlerini boğmanın cezası olarak denizin bin kere kırbaçlanması emrini veriyor. Benim okuduğum kaynak (Sonsuzluğun Kıyıları- Adrian Berry-Bilim Dünyasından Şaşırtıcı Ama Gerçek Öyküler-Tübitak) bunu Serhas'ın bunaklığına veriyor. Çok yaşlıymış çünkü bu sefer sırasında. Ben bu olayı insanın kibrinin eline güç geçtiğinde hangi noktalara gelebileceğine dair güzel bir anekdot olarak not ettim. Yazında bahsettiğin düşmanlığın işte bu korkunç kibirle göbek bağı var kanaatimce. Tebrik ve teşvik eder nesir konusundaki çalışmalarının devamını beklerim. Hürmetle.