Funda 6 arkası yarın deneme öykü
Funda 6 arkası yarın deneme öykü
Sevgili Funda benim görevim burada bitiyor ve ben senin hayatına hükmedeceğim ama senin hayatını bundan böyle seni adım, adım izleyen Yalçın anlatacak!
********************
1nci bölüm:
Ben doktor Yalçın, Cemile hanımların aile doktoruyum.Funda’nın hastalığıyla iyice pekişen ahbaplığımız, Funda’ya olan hislerimin yoğunlaşmasıyla sanırım beni artık çok iyi tanıyorsunuz.
Funda kendisini sevdiğimi hissediyor, doğrusu o eski anlayışsız hali de kalmadı. Şimdi daha sakin ve anlayışlı.
Hatta zaman zaman bana duygularını bile anlattığı oluyor, biliyorum bana çok güveniyor. Bana eskisi gibi de eziyet etmiyor.Artık yavaş, yavaş bana sırlarını anlatır oldu.
Kendime söz verdim; ne olursa olsun onu hayatta yalnız bırakmayan tek dostu olacağım. Bunu Funda’ya söyleyip ondan bir ödül beklediğim falan yok tabii ki, ben bu sözü kendime veriyorum.
Bana minnet duygularıyla bağlanan bu genç kızın mutlu olması için elimden geleni yapacağım.
Onu çok seviyorum, daima da seveceğim. Daha önce böyle hisler beslemiyordum. Ne olduysa Funda hastalanınca oldu.
Hastane çıkışı kliniğe bile uğramadan her gün ona gidiyorum. Onunla yürüyüşlere çıkıyoruz, bazen alış verişe bile çıktığımız oluyor.
Güzel havalarda piknik yapmak da Funda’nın en mutlu olduğu şey olduğunu anlamıştım.
Her zaman kapıyı açıp beni karşısında gördüğünde bir boynuma sarılmadığı kalıyordu.
Bu buluşmaların birinde bir gün bana:
- biliyor musun dedi, bu pazar radyocular hep birlikte Moda çay bahçesinde buluşuyoruz.
iyi git tabii
-Sen de gelir misin?
sahi gelir misin Yalçın n’olur, zaten annem beni asla yalnız göndermez
tabii ki gelirim sana ne zaman hayır dedim.
Ona doktor demesini yasaklamıştım adımla hitap et demiştim, ilk zamanlar biraz yadırgadıysa da zamanla alışmıştı
Bana adımla hitap ettiğinde kendimi onun erkek arkadaşı olduğuma inandırıyor, mutlu oluyordum.
Funda’nın çocuklar gibi yalvarması sonucu, Pazar günü Moda çay bahçesine gittik.
Cemile hanıma ne zaman rica etsem beni kırmıyor, benim Funda’nın hastalığı esnasında nasıl canla başla yakından ilgilendiğimi bildiğinden bana hayır diyemiyordu...
Karar verdik Pazar günü birlikte gidecektik, zaten Cemile hanım da şart koştu başka türlü yalnız gidemezsin diyerek Funda’ya tavrını koydu...
***
Gittiğimizde, Ağaçlar altında birleştirilen bir kaç masanın çevresindeki küçük kalabalığın onlar olduğunu anlamıştık.
Topluluğun pek de hoşuma gitmediğini fark ettiysem de belli etmedim.
Bahçenin de oldukça salaş bir görünümü vardı. Funda radyodan sesleriyle tanıdığı kişilerle tanışmanın heyecanıyla arkadaşlarına isimleriyle hitap ediyor, heyecanla birinden bir diğerine koşup duruyordu.
-Peki Umut hanginiz diye soramadan edemedik
Lütfen bizi onunla tanıştırın diyerek Funda öne çıktı.
İsimlerini sonradan öğrendiğim Tülin ve Ayşe bizi Umut’un yanına götürdüler.
Başka bir gurubun içindeki pırıl pırıl parlayan beyaz tenli yağız zayıf uzun boylu olan belli ki o idi.
Beyaz tenli siyah saçlarıyla görkemli ve temiz giyimliydi.
Tanıştırılınca Funda’yla sarılıp öpüştüler,ben hemen Funda’nın arkasındaydım ve onun yanaklarının kızardığını hissedebiliyordum.
Titreyen elleriyle elimi tutup beni de tanıştırdı.
-Aile doktorumuz, doktor Yalçın
Umut’un samimi ve candan bir şekilde elimi sıkması kendinden emin bir kişiliğe sahip olduğunun kanıtıydı...
Çok da güzel gülümsüyordu,bembeyaz dişleri vardı; kendisi de farkındaydı ki sürekli gülümsüyordu.
Bizi masaya davet edip aralarına aldılar, çay ikram ettiler.
Bir an kendimden utandım,biraz önce basit bulduğum bu insanlar ne kadar doğal ve yapmacıksızlardı...
Sohbet çok güzeldi, adeta uzun süre birbirlerini görememiş özel bir günde, bir bayram gününde bir araya gelmiş eski ahbaplar akrabalar gibiydiler.
Ortam sıcacıktı ben de neşelenmiştim sohbetlerine katılıyor, Funda’yla göz göze geldiğimizde de onun gözlerindeki ışığı görüyor mutlu olmasından ben de payımı alıyordum...
Oysa buraya gelirken yaptığımız doğru mu diye düşünüyor, tereddüt ediyordum..
Yüksel Nimet Apel
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.