- 1410 Okunma
- 2 Yorum
- 0 Beğeni
KAHRAMAN BABAM
Siyah ve beyazın modası hiçbir zaman geçmez.Şimdilerde böyle insanlar da çok , renksiz , siyah beyaz - -“Durun bakayım “hatta bırakın, renksizliğin yanı sıra görüntü var ses yok.Ne çektikse biz zaten bu sessizlikten çektik.
Çocukluk yıllarımda vardı böyle televizyonlar, görüntü bir giderdi,hayda (!) beklede gönlü olup geri gelsin.Efendim illaki evin reisi gelecek bu reis baba özelliğini taşıması gerekiyor. Ben bu cihazların içlerinde hep kadın ruhu taşıdıklarına inanmışımdır. Zira hiç kadınları takmazdı , oysa biz onun üzerini evin hanımları olarak beyaz dantellerle sarıp sarmalardık ,yok illaki sırtına bir erkek eli değecek .Neyse günahları boynuna .Çoluk çombalak akşama kadar babanın işten dönüşü dört gözle beklenir, vakit gelip de bahçe kapısı aralandığında eve girmesine sabretmeden pencereden hep bir ağızdan koro halinde seslenilirdi.
-“Baba baba!!! Televizyon gittiii…”
Baba uzman bilirkişi olarak emin adımlarla ilerler ,ceketini büyük bir özgüvenle sandalye üzerine astıktan sonra, o gömleğin kolları dirseklere kadar sıyrılırdı.Sonrasında Ya Allah ya bismillah televizyonun tepesine bir yumruk birde sağına olmadı birde soluna..Aaa bir bakmışsın bize gözünü dahi kırpmayan mahlukat geri gelmiş.Arkasından biz bir alkış bir kıyamet ıslık sesleri arasında
-“Yaşasın !!! canım babam"
Bazen düşünmüyor değilim babamı yanımda gezdirip de .görüntüsü olup içleri boş olan insanların tepesine hafiften bir dokundurmasını…Eee belli mi olur babam bunu küçüklüğümde başarmıştı.
“Hadi benim canım babam göster kendini"