GERÇEK BİR HİKAYE: YANAN BEBEK
Adı Sıla bir bebek . 14 aylık daha derisi taze. İnsan öpmeye kıyamaz. Çünkü o bebek İnsan bakmaya kıyamaz daha ona ama bir felaket olmuş kaynar su dökülmüş üstüne Sıla bebeğin. Sıla bebek babasıyla annesiyle 6 hastane dolaşmış. En son gelmiş bir hastaneye baba kızım diyor doktor paran var mı.Y ok diyor baba. Bul diyor doktor. Tamam diyor siz tedavi edin bebeği ben bulacağım parayı. Olmaz diyor doktor. Babanın parayı eşten dostan bulması 3 saat sürüyor o gelene kadar hastane koridorunda bekliyor Sıla bebek. Tedavi edilmiyor. Parası yok çünkü. Yanıyor Sıla bebek ağlıyor ama parası yok duymuyor sesini zalimler. Ağla Sıla bebek duysun sesini meclisteki kan emici zalimler. Duysun eline diken batsa acile giden vekillerin zenginlerin duysun Sıla bebek. Sen ağla. Sor büyünce annene yüzündeki yanığın nedenini sor Sıla bebek. Büyüt öfkeni Sıla Bebek. Sor hesabını bunların. Bekle Sıla bebek kurulacak barikatlar. Yolları tıkayacak barikatlar kurulacak. Tıkanacak zalimlerin yolları acılacak halkın yolu. Sen ağla Sıla bebek. Büyüt öfkeni daha da büyüt. Sık yumruğunu unutma kinini. O gün soracaksın hesabını Sıla bebek. Kızıl ateşin yakıldığı o gün soracaksın hesabını. Bekle Sıla bebek. Bak yırtılıyor zalimlerin takviminden yapraklar birbir bak geliyor kızıl günler Sıla bebek. Bekle Sıla bebek. Sosyalizm geliyor BakKomünist dünya inşa ediliyor bekle.
YORUMLAR
Sorunun sosyalizmle çözülemeyeceğini düşünenlere biraz tarih okumalarını öneririm. Sovyetler Birliği öncesinde Avrupa'da ve tüm dünyada sosyal devlet diye bir kavram var mıydı? Herkese parasız eğitim, herkese parasız sağlık diyenlerin sesi duyulur muydu? Bugün refah devleti olarak bilinen ve 1980 sonrasında neo-liberal vahşi kapitalist sistemin giderek erittiği sistem, reel sosyalizm var olmasaydı kimsenin (kimseden kastım sömürgeci devletlerdir) aklına gelmezdi. Refah devletleri, sömürgeci devletlerin sosyalizm korkusundan, işçi sınıfları devrim yapmasın diye var olabilmiştir! Atın artık bu pembe gözlükleri. Görmüyor musunuz tüm pozitif haklarımız ellerimizden birer birer alınıyor. Yarın yoksulların dayanma gücü tükendiğinde, bu pembe dünyanız başınıza yıkıldığında bakalım ne diyeceksiniz.