Geçer Bu Zor Günlerde...
GEÇER BU ZOR GÜNLERDE
Uzun ve yorucu yolculuğum sırasında acılar içinde bir ülkeye ayak bastım ben zamanın birinde…Mutluluklar terk etmişti o ülkenin sakinlerini.Gitmiştiler bir bir uzaklara sessizce…
Acılar,acımasız bir kral gibi hüküm sürüyorlardı,çorak toprakların isyankar ülkesinde…Göğü kaplayan kara bulutlar,güneşi zincirlemişlerdi bilinmezde bir yere…Ortalığı kasıp kavuran fırtına da,kara bulutların işbirlikçisiydi adeta.Ağız birliği yapmış gibi,zulmediyorlardı haince ülkenin insanlarına…
Bir zamanlar ırmakların çağladığı,kelebeklerin nazlı nazlı salındığı,yeşil vadilerinde ceylanların oynaştığı bereketli topraklar şimdi uzun bir yasa bürünmüştü sessizce...
Kara bulutlar yağmur diye insanların gözyaşlarını akıtıyorlardı bu ülkede…Ama serbest bırakılan gözyaşları kadar şanslı değildi dudaklardan dökülen kelimeler...Çünkü onlar birer mahkumdular,küf kokan karanlık zindanların derinliklerinde…Dura dura en derinlerde bir yerlerde,küflenmişlerdi güneşi görmeye görmeye…Anlamlarını yitirmişler,değerlerini kaybetmişlerdi…Artık hepsi içi boş birer çuval gibiydiler...
Kelimelerin saklambaç oynadığı bu ülkenin bir de ebesi vardı;’’anlamsızlık’’diye…Yakalardı onları gördüğü yerde…
Böyle bir ülkeydi burası;bayramların,sevinçlerin ne demek olduğunu unutmuş;takvimlerin yapraklarında her günü’’yas ve yasaklar günü’’yazan bir ülke…
Bu ülkenin kendisi gibi insanlarının da giydiği tek bir elbisesi vardı;bedenlerine kalın iğnelerle sıkıca dikilmiş,rengi siyah olan bir elbise…
Bu çorak topraklarda çok savaşlar yaşanmıştı bir zamanlar…Ölen masum bedenlerin irinli kanlarıyla sulanan lanetlenmiş beldelerdi buralar…Burada tek bir meydan vardı,o da iyilerle kötülerin karşılaştığı savaş meydanıydı…
Kötüler çoğu kez yenik düştü zannedilen,son hamlede kullanmak için sakladıkları,adına da ‘’umut’’dedikleri silahları olduğunu bilmiyorlardı…
İyileri ayakta tutacak,zafere götürecek olan da,bu sonsuz umutlarıydı…Çünkü onları yaşatacak ve tüm savaşlardan galip çıkaracak olanın da umutları olduğunu biliyorlardı…
Şimdi ise;yenilen kötülerdi…Acı,kin,nefret,kıskançlık,üzüntü diye anılan kötüler…
İyilerin kazandığı savaşta,umutla birlikte;mutluluk ve sevgi de vardı…Onlar kazananlardı…
Umutlar artık toprağa düşmüştü.Onları yeşertecek olan da sevginin mutluluktan dökülecek olan gözyaşlarıydı.Bu ülke o eski mutlu günlerine geri dönecekti artık.Bir zamanlar çorak olan bu topraklarda çiçekler açacak,ırmaklar artık gözyaşları değil sular akıtacaktı…
Onlar tek gerçeğin elbet bir gün iyilerin kazanacağı gerçeği olduğunu bilmiyorlardı çünkü…Ve zor günlerin acılarından daha güçlü olan umutlar vardı yanlarında…Sevgiyle sadece sevgiyle yeşerecek olan umutlar….
(01.03.2006_Çarşamba)
YORUMLAR
Acı,kin,nefret,kıskançlık,üzüntü diye anılan kötüler…
ONCA ÜZÜNTÜ VE KARAMSARLIK...
Ve zor günlerin acılarından daha güçlü olan umutlar vardı yanlarında…Sevgiyle sadece sevgiyle yeşerecek olan umutlar….
ARDINDAN GELEN UMUTLAR...
Ki o umut, o sevgi Bir Gün Mutlaka yeşertir umutları.
Keyifle okudum yazıyı.
Yazarını kutlarım.