SABA MAKAMI
Her iki gönül iklimine henüz çiğ düşmemiş,iki gönül er’i farklı iki haneden aynı duyguyla aşağıyla,yukarıyı ortada buluşturmanın heyecanını yaşıyordular.
Sabahlar efsununu korurken,seherlerde en uzak menzile ulaşmanın ve daha fazla sevaba ulaşmanın mücadelesi başlıyordu iki gönül er’inde.
Beş vakit temizliğin bilincini taşıyan ayaklardı menzile yürüyen.Köşe başında selamlaşmanın iç huzuru yaşanırdı her sabah.Saba makamında bedenler birbirine sırılsıklam sarılırken, gönülden gönüle nağme nağme sevgi akışı olurdu."Essalat’ü hayr’ün minen nevm"di işin püf noktası," Salât uykudan hayırlıydı" iki gönül kesme taşlı sokak başında hayırda yarışıyor seher’in iç huzurunu,dostluk köprüsüyle birleştiriyorlardı.Manevi duyguların püfür püfür estiği yüzyıllara şahitlik eden Taş mescitte sabah’ı Hakk’ın huzurunda secdede karşılıyorlardı.
Öylesine hafifti ki ruhları,bedenlerine bir numara küçük geliyordu,üflesen uçacak kadardı.Huzur ummanına yelken açmış gemi kaptanı gibiydiler.Kıyam terazisi kurulup,rüku paralelinde "subhanerabbiyelazim"de alınlar secdede Hakka en yakın mertebede "subhanerabbiyelalâ"ya yükseliyordu.Secde yaratılış gayesinin en temiz ve en yüksek noktasıydı."Esselamualeyküm ve Rahmetullah" sağdan sola bütün yaratılmışların en şereflisine,meleklerin şahitliğiyle ulaşıyordu.
Fikredilip başlanırken salât,şükredilip edâsı tamamlanınca zikir tesbihatında Rabbinin isimleri dilde tesbih tesbih asumana arz’ı endam ediyordu.Eller semâya yönelirken yunulan gönüller,şefaâte ulaşabilme duygusuyla ümitlenip,acaba kabul olur mu? endişesiyle bir dahakine daha temiz ve huşuyla buluşabilme kaygısını taşıyordu.Amin dediğinde gök kubbede meleklerde amin diyordu.Çünki onlardı şahitler, en temiz en güzel şahitler onlardı.
Taş mescit’in duvarlarıydı, evet bu kulun seher vakti salât’ı nevm’e tercih eden sözleriyle akislenen.Adımları sevgiliyle buluşabilme heyecanını taşıyordu.Her adıma bir sevab mıknatıs misali yapışıp,kartopu misali yürüdükçe büyüyor,büyüdükçe yürüyordu.İşte bu gönül’ü kabul eden Yüce Allah’a şükürler olsundu.Beşi bi gündenin ilkinin edâsını tamamlamış huzura giden gönüller saba makam’ında yolun başından sonuna doğru değişik makamlara yelken açıyorlardı...
Evet, gönül huzuru nereye gideceğini bilenlerindir. Dua ibadet edenlere daha yakın ve makama ulaşabilmenin en yoğun ve bilinir yoluydu.Bunu bilenlere her seher gönül gönül çağlayanlara selam olsun.
Selim ADIM
YORUMLAR
Taş mescit’in duvarlarıydı, evet bu kulun seher vakti salât’ı nevm’e tercih eden sözleriyle akislenen.Adımları sevgiliyle buluşabilme heyecanını taşıyordu.Her adıma bir sevab mıknatıs misali yapışıp,kartopu misali yürüdükçe büyüyor,büyüdükçe yürüyordu.İşte bu gönül’ü kabul eden Yüce Allah’a şükürler olsundu.Beşi bi gündenin ilkinin edâsını tamamlamış huzura giden gönüller saba makam’ında yolun başından sonuna doğru değişik makamlara yelken açıyorlardı...
Evet, gönül huzuru nereye gideceğini bilenlerindir. Dua ibadet edenlere daha yakın ve makama ulaşabilmenin en yoğun ve bilinir yoluydu.Bunu bilenlere her seher gönül gönül çağlayanlara selam olsun.
Saygıdeğer;Selim Beyefendi Kardeşim!
Sinanpaşa'nın "Tazarruname"sini hatırlatır gibi güzellikler buldum.Mensur şiir denilen nazımla nesir arası çaılmaların özüne benzer gibi,şiir tadında ama modern deneme örneğine de yakın bir nitelik taşımaktadır.
Muhtevasında islami terminoloji içten ve samimi bir biçimde harmanlanmış manaya derinlik verdirilmiştir.
Üslubunuzun özgün nitelik taşıması bence en önemli husustur.Düz yazılarda fikrin önemi önplana alındığında güzel anlatım biçiminin niteliğ yabana atılamaz.Bu açıdan da anlatımızın sıkıcı olmayıp okuyucuya bir şeyler vermek amacına matuf olup didaktik nitelik arzetemektedir.
Kısaca başarılı bir didaktik nitelik taşıyan deneme örneği okudum.Allah sizden razı olsun.Başarılarınızın devamını ihsan etsin..Selam ve saygılarımla.....