Umudunu kaybetmiş olanın başka kaybedecek bir şeyi yoktur. -- boise kötümser yalnız tüneli görür, iyimser tünelin sonundaki ışığı görür, gerçekçi tünelle birlikte ışığı ve de gelecek treni görür.-- j. harris
Özcan İşler
Özcan İşler
@ozcanisler

Dün Ve Bugün

26 Mart 2014 Çarşamba
Yorum

Dün Ve Bugün

0

Yorum

0

Beğeni

0,0

Puan

755

Okunma

Dün Ve Bugün

Yazı Tarihi: 23 Aralık 2013 Pazartesi

Allah, sırf kendi rızasını güderek halka hizmet eden kişi ve kadroları, hiç umulmadık biçimde yüceltir ve her iki cihanda aziz kılar. “Kavmin efendisi, kavmine hizmet edendir.” Sözünü bir hayat düsturu olarak benimseyen aziz ecdadımız, idealist dönemlerimizde, yememiş yedirmişler, giymemiş giydirmişler, halkın refah ve saadetini kendi refah ve saadetleri bilmişlerdir.
Bizim kültür ve medeniyetimizde, yönetici seçilmek demek, büyük bir sorumluluk yüklenmek demektir. Hz. Ömer (R.A.), şehâdet şerbetini içmek üzere iken, “Senin yerine oğlun Abdullah’ı, halife seçmek istiyoruz, ne dersin?” diye soran arkadaşlarına “Hayır olmaz! Ben bizzat Sevgili Peygamberimizden dinledim: En adil devlet adamı dahi, ilahi huzura kelepçe ile getirilecek ve hesabını verdikten sonra çözülecektir. Ailemden ilahi huzura, benden gayrisinin böylece çıkmasını istemem” diyerek istekleri geri çevirmiştir. İslâm’da makam ve mevkiler, yağlı lokmalar ve arpalıklar peşinde koşanlara, dünyevi küçük çıkar hesapları ile kavga eden kadrolara teslim edilemez. Sevgili Peygamberimiz buyur: “Emanetleri hak sahiplerine teslim etmezseniz, kıyameti bekleyiniz.” Gerçekten de tarih, kavimlerine, halkına ve cemiyetine hizmet eden ve bu şuur içinde çırpınan kişi ve kadroların asla unutulmadıklarını, er-geç mutlaka takdir edilip lâyık oldukları şerefli yere getirildiklerini ısrarla belirtmektedir. Aksine, halkına, milletine, ve cemiyetine zulmeden, onları çeşitli baskı ve tehditlerle sindiren kişi ve kadroların, er-geç zelil ve perişan olduklarını da herkes görüp duyuyor. Tarih, kendi halkına zulmeden kişi ve kadroların lânetlerle anıldığını ve anılacağını kesin bir dille belirtmektedir.
Yüce Allah insanoğlunu, külli iradesi ile ihata etmesine rağmen, ona hiç de küçümsenemeyecek bir cüzi irade bahşetmiştir. İşte, Ademoğulları, bu cüzi irade’lerinden sorumludurlar. İster fert olsun, ister cemiyet olsun, herkes ve grup, yaptıklarından hesaba çekilecektir. Bu konuyu açıklayan pek çok ayeti kerime vardır. Onlardan bazılarının mealleri şöyledir: “Yaptığınız işlerden elbette sorumlu olacaksınız.” (En-Nah/93). “Kim zerre miktarı iyilik yaparsa onu, kim zerre ağırlığınca kötülük yaparsa onu görecektir.”(Ez-Zilzal /7-8). “Onlara (insanlara), biz zulmetmedik, fakat onlar, kendi kendilerine zulmettiler.” (Hud/101) Yöneticilerin zulmüme destek veren, alkış tutan, halkın ezilmesi, yoksullaştırılması karşısında susan , “dilsiz şeytanlar” da, kendilerini tarihin ve Yüce Allah’ın bu hükmünden kurtaramayacaklardır. Bir millet, kendine hizmet eden kadrolarla zulmeden kadroları, birbirinden ayıracak basirete sahip değilse, uzun süre sürünmeye mahkûm kalacak demektir.

Paylaş
(c) Bu yazının her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir. Yazının izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
Yazıyı Değerlendirin
 
Dün ve bugün Yazısına Yorum Yap
Okuduğunuz Dün ve bugün yazı ile ilgili düşüncelerinizi diğer okuyucular ile paylaşmak ister misiniz?
Dün Ve Bugün yazısına yorum yapabilmek için üye olmalısınız.

Üyelik Girişi Yap Üye Ol
Yorumlar
Bu şiire henüz yorum yazılmamış.
© 2025 Copyright Edebiyat Defteri
Edebiyatdefteri.com, 2016. Bu sayfada yer alan bilgilerin her hakkı, aksi ayrıca belirtilmediği sürece Edebiyatdefteri.com'a aittir. Sitemizde yer alan şiir ve yazıların telif hakları şair ve yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Sitemiz hiç bir şekilde kâr amacı gütmemektedir ve sitemizde yer alan tüm materyaller yalnızca bilgilendirme ve eğitim amacıyla sunulmaktadır.

Sitemizde yer alan şiirler, öyküler ve diğer eserlerin telif hakları yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. Ayrıca sitemiz Telif Hakları kanuna göre korunmaktadır. Herhangi bir özelliğinin kısmende olsa kullanılması ya da kopyalanması suçtur.