’Tarih tekerrüden ibaret’ derler ya hakikatende bazı olaylar yeniden vuku buluyor.İnsana en yakınından zarar gelmesi
çok üzüntülü elem verici.Dünya kuruldu kuralalı Habil-Kabil kavgasından bu yana süregelen bir kavga.Hz.Hasanın en yakını eşi tarafından zehirleyip öldürülmesi.İnsanı en yakınının arkadan hançerlemesi ne kadar vahim bir durum.Düşmandan hiç değilse kendini korursun.Hani anadoluda bir tabir vardır.’Ne itliği belli, nede yiğitliği’ derler ya .Rengini belli etmeyen, sinsi insanın oyunu daha beter koyar.İçinde kötülük olmayan herkesi kendi gibi sayan mazbut kişi kanar.Anneler kendi aile efradından korunmak için devletten koruma ister oldu.Velakin o bile kar etmedi.Üstelik devletin koruması masum polisde görev başında acımasız katledildi.

Nasıl bir güne geldik?
Ya biz anne olmadık.Vatana hayırlı evlat yetiştiremedik.Ki anneliğimden utanır oldum.
Toplum nereye gidiyor?
Neden?Bu yetişen neslin içi boş, kof.Bazılarını tenzih ederek söylüyoruz tabi ki.Ne manevi değerleri var.Nede sağlıklı düşünen yapıları var.Akıntıya kürek, hemen gaza gelen kanan bir kesimde var.Çok şükür aklı başında, ayakları yere basan, kendine malik bir genç kitlemizde var.
Hata nerde?Kimde?

Bu sosyal boyut şehirleşmenin faturası mı?
Görüşler ya bir saplantı gibi .Ya da basma kalıp hiç esnek değil.Üzülmemek yese düşmemek elde değil.

ZEHRA ÇELİK

24.3.2014