8217; Muhterem hanıfefendi,bu fakir 67 yaşındayım...Öğretmen maaşı ile 7 çocuk büyüttüm..doktor,asker vs..oldular..22 yıl köylerde ülkenin değerlerini gün ışığına çıkarmak için kendimi heder ettim..Çocuklarımın istikbali için boş zamalar yaratıp olmadık işlerde helal rızık için uykusuz tüneksiz bir ömür geçirdim.

O köylere istanbulda okuyarak gitmiştim...
Medeniyetin, istanbulu yaşamanın tadına vadıktan sonra,bakkalsız,ebesiz,elektriksiz, susuz köylerde,
sanamlıktan bozma evlerde millet için gönüllü yaşamanın ne olduğunu bilir misin...
Bilmediğini bilirim..
şimdi arasan da öyle bir kasaba veya mezra bulamazsın güzelim ülkemde..
Biz yanmasaydık sizler aydınlanmayacaktınız...

Yatılı okumak üzere kazandığım o okulu 7200 çocuktan birisi olarak kazanmıştım..yani iki kişiden birisinin kazanamadığı zaman ağıt yakılan bu günlerin imtihan kazananı gibi değilim,anlarsın..
gerçek anlamda seçilmişlerdendim..
12 yaşımızda 42 yaş gibi olgunlaşırdık o çağın çocukları olarak bizler..çileden,açlıktan,yorgunluktan bitkin düşmüş çocuk ihtiyarlardık,bir nesil olarak.Adımız 68 lilere çıkmıştı.

18 yaşında bütün dünya klasiklerini ve o güne kadar Türk edebiyatının seçkin eserlerini bitirmiştim.Eski romanın o muhteşem edebiyatını tekrarlarla okumuştum..

23 yaşımda tasavvufla tanışıp,allah ve resulünün eğitimine girdim..ne anlama geldiğini bilmeyeceğinizi bilerek demek istiyorum ki ülkem ve milletim için kocaman bir ömür verdim..

30 yıl devlette görev yaptım,22 kere yer değiştirdim..
neden bilir misin,
geçmişte hükümetler altı ayda bir değişirdi..taraf olmayanları ordan oraya sürerlerdi..her gelen bütçeyi talan eder,delinen asvaltları yamamayı bile akıl edemezlerdi..

Allah ademle havva yı cennete koydu..herşey serbest dedi.şu ağaca dokunmyın yeter..çünkü cennetin cennnet olması için gerken herşey ve her tahlike o ağaca kilitlendi..sakın o kilidi açmayın.denildiği halde..
gittiler o ağaçtan yediler...Ve cennet cehenneme dönüştü...
Türkiye’de yüz yıl sonra ancak sağlanan İSTİKRAR o ağaçtır..

kaç yaşındasın bilmiyorum..erkek misin kadın mısın bilmiyorum.türk müsün yabancı mı bilmiyorum..gavur musun müslim mi bilmiyorum..
ama beni yaratan allah’ın özde aziz bi kulu olduğundan eminim..
o seni yaratan hakkıçün seni uyarıyorum..
Allah var,ölüm var,
ölümden sonra dirilmek var,
Hesap (din-ahlak )günü var,
mizan var.
cennet var,
cehennem var
ve herkes her söyledğinden ve yaptığından sorumludur..
allahın bir hesabı var ki milim veya bir atom ölçüsünde bile haksızlık yapılmaz..
gelip sana dokunmasını istemediğin herhangi bir şeyi sakın başkasına atma..
karşındaki aciz görünebilir
ama
sahibinin her şeye gücü yeter..

hele ki haksız yere hiç atma..

Unutma;
’’Bütün fani varlıklar Allah Teâlâ’nın zatiyle bakidir.
Bunun için dalgalara (emvâca) hayran olup kalma,
suretten (öze)manaya yönel.
Yani bu mahlûkat âlem‐i mahabbet‐i ilâhiyyenin görünen suretidir.
Halk’ın vücudundan Hakk’ın özüne yönel ve inşaallah onu bil.
Çünkü mahlûk ilâhî kemalatın zuhurundan ibarettir;
Allah Teâlâ’nın idrakı mahlûkatın varlığı-bilinmesi- iledir.’’

bir de içinde bulunduğun çevreye dikkat et,tarafını iyi belirle..
boş lafların ardına düşme..
oku..düşün..
insaf et ki sana da insaf edilsin..
selam es selame’