Başını eğmek ve Dik Durmak
Ne Farklıdır değil mi başını eğmek ve dik durmak karşısında; bakamamak gözlerine, kaybolmamak adında, söyleyememek düşündüklerini ve uygulayamamak isteklerini, hatta yalan konuşmak ona !... Sabırsızca sabretmek ve heyecanlarınla heyecanlanamamak; hatta sıkılmak en neşeli anında, dokunmadan hissetmek sıcaklığını. Bilirim ne demek olduğunu, ne denli kayıtsızca bakışlarda aramak kendini, gözlerinde bulamadan kaçmak gökyüzüne, ıslanan gözlerini saklamak ondan ve göremeden anlatmak güneşi.
Peki, biz kendimizde mi buluruz güçleri, yoksa güç mü verir sevgiler bize; cesareti varmıdır aşkın tek başına haykırmak için? Nasıl deriz ki ama nasıl bir sevda ki tarifsiz ve bir aşk ki nedensiz, sözlerimde gizli, hatıralarımla diri. Sensizliğinde kaderimin, en derinlerinde gizli. Olmayacak duaya âmin desek ne çıkar ki? Ne çıkar dualarımızın sonunda kötü bir şey mi? Daha ne kötülük yapabiliriz ki kendimize yaşarken ölmüşsek bu ülkede... Olmaz mı, almaz mı, gelmez mi acaba ya gelirse ya severse ah bir de söylerse işte, işte o zaman…
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.