- 445 Okunma
- 0 Yorum
- 0 Beğeni
Bir nefes anı.
herkes bişeyler kaybeder yaşarken,aslında hayat kaybederek kazanma sanatıdır.birbiri ardına sıralanmış hayatlar,nefesler,bir diğerinin ayrılmasını bekler onun yerini alabilmek için.aynı anda farklı zamanlarda ve farklı bedenlerde yaşanan mutluluklar,hüzünler,meraklar ve diğer tüm duygular vakti geldiğinde yeni sahiplerine ulaşmak için yola çıkar.gökyüzü sahiplik eder bu yolculuğa ve kuşlar..kuşlar eşlik eder nefeslerin gökyüzünde ilerlemesine.her bir nefes zamanı geldiğinde yeni bedenine kurulur ve bir sonraki durağı için yola çıkacağı zamanı bekler.beklerken öyle değişir ki içinde bulunduğu beden,en yakınları bile tanıyamaz olur.anlamsız bir karkaşa alır fikirleri,hayalleri.yapılmak istenen ama yapılamayan herşeyin ahı kalır bedenlerde.ruh kendini hep korur bu değişimden.istese de değişemez çünkü ruh ete kemiğe bürünmemiş ve saftır.çamurdan yaratılan bedenler ise suya,güneşe ve havaya göre değişebilen,bazen hoş seda eşiliğinde masmavi bir gölde süzülen bir kuğu nezaketinde görünürken,bazen de yüksek dağların ardından hızla toprağa süzülen bir fırtına gibidir.aslında ruhun sürekli huzursuzluğu da bu yüzdendir.ruh ve beden bütünlüğü denilen şey tam da budur.Bizler tanıdığım her insanın nefesinden onların yaşadıklarını çekeriz içimize.kimi tanısak mutlaka birşeyler kalır bizde.vakti geldiğinde unuturuz,kaybederiz yani.bir daha bulamamak üzere.ama değişmeyen ve istesekte değiştiremiyeceğimiz sıfatlar bırakırlar bizde.işte hayat böyledir.sevdiğimiz veya sevmediğimiz insanları kaybederiz yavaş yavaş.doğa kendini yeniler ve duygular nefesten nefese akarken,dünya değişir.uzaylılara inanırmısınız? peki ya insanların uzaylılar tarafından değiştirildiğine? hayır ben inanmıyorum.peki nasıl oluyorda dışardan bir müdehale olmadan insanlar zaman içinde böyle değişebiliyor? alış-veriş yaparak,nefes alışverişi.içimize çektiğimiz nefesin büyük bir kısmını doğaya geri salıyoruz.peki ya biz daha evvel kimin ciğerlerini doldurup hayallerine ortak ettiği nefesi içimize çektik az önce? antikalar neden bu kadar değerlidir hiç düşündünüzmü? eski oldukları için mi? hayır elbette.bizden daha tecrübeli oldukları daha çok anıya sahiplik ettikleri için.bana göre doğada durdurlamaz bir aktarım var.nesilden nesile,iklimden iklime aktarılan anılar,hayatlar var.günü geldiğinde bizlerde terk edicez dünyayı.bedenlerimiz geldikleri yere,toğrağa karışacak,ruhlarımız ise ebedi saadeti bulacağına inandığımız cennete yürüyecekler.peki ya anılar?onlar ebediyyen dünyada seyehatlerine devam edecekler.ta ki kıyamet kopana kadar.biz kimin hayalini taşıyoruz zihinlerimizde,kimin anılarını anımsayıp mutlu oluyoruz.bunu detaylıca düşünmek lazım.yanlız kuvvetle muhtemeldir ki düşünürken de daha önce aynı nefesi soluyan birinin hayal gücünü kullanıcaz.tıpkı benim bunları yazarken yaptığım gibi.şimdi sizde derin bir nefes alın güzel şeyler düşünüp onları yeni sahipleri bulmaları için gökyüzüne bırakın.merhaba yeni dünya,yeni umutlar,yeni hayaller ve merhaba ciğerlerimi dolduran yeni nefesim,anılarım ve hayallerim...
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.