Tamam mıyız ?
Filmografimdeki 2. Çağan Irmak filmi.İlk Çağan Irmak filmiminde "Babam ve oğlum" değilde "Dedemin İnsanları" olduğunu düşünürsek çok da iyi bir türk sineması izleyicisi olmadığım gün yüzüne çıkacaktır.Fakat son yıllardaki iyi türk filmlerinden bir kaçıyla yolumun kesişmiş olması beni sinemamızın geleceğiyle ilgili umutlandırıyor.
Önce bir filmimize göz atıp, asıl sorgulamak istediğim can alıcı soruya dönmek istiyorum.
Temmuz, maddi durumu iyi bir ailenin tek çocuğu, heykeltraş ve çizer genç bir adam.Tek başına yaşadığı salaş dairesinde köpeği prenses ile mutlu mesut yaşayıp giden bir karakter demek isterdim, İyi ki diyemiyorum ! Aslında ne yazık ki demem gerekirdi ama ne yazık ki deseydik bu filmden payımıza düşen kocaman bir sıfır olabilirdi. Temmuz, babasından sevgi görmemiş, tutkuyla bağlı olduğu heykeltraşlığından annesinin gizlice satın aldığı heykeller ve kapabildiği kadarıyla çizgi roman çizerliğinden eline geçen kazançla maddi olarak pekte sıkıntı çekmeden geçiniyorken bir gün sevgilisinden aldığı bir e mail ile sevgilisinin kendisini terk ettiğini öğrenir.Ve görünürde rayında görünen hayat treni bir anda raydan çıkar, hızla uçuruma doğru yol almaya başlar.
Çamura hayat veren enerjisi tükenmiş, hayatında belkide şimdiye kadar düşünmek zorunda kalmadığı anlamsal bir çıkmaza girmiştir.Belkide çoktan yüzleşmesi gereken bir gerçekle yapacağı kaçınılmaz buluşmanın saati gelmiştir.Tam da böyle bir zamanda her gece rüyasına girip yardım isteyen o gence kafası fena halde takılı kalmıştır.Belkide cevaplar her gece rüyasında gördüğü o genci bulmasına bağlı olabilir, kimbilir.
Film bu ya Temmuz otobüste o sahil kenarından geçerken o genci yanında her halinden annesi olduğu anlaşılan bir kadınla birlikte görür, apar topar iner ve böylece İhsanlada tanışırız.
Birazda bu delikanlıdan bahsetmek gerek değil mi ? İhsan, doğuştan iki kol ve bacağı olmayan ama annesinin oğluna olan sevgi ve özenli bakımı ile hayatını devam ettiren ama diğer yandan annesine yük olduğunu,yaşam amacının kendine yetemez bir insan olarak sadece kocaman bir Hiçten öteye gidemediğini düşünen ve zorlu hayatına bulduğu tek çözümü uygulayabilmenin yolunu arayan, fakir bir mahallede, zor şartlarda yaşayan genç bir delikanlıdır.
İki ayrı dünyanın, birbirinden çok uzak sorunlarıyla yaşayan iki insanının yolu birleştikten sonra neler oluyor spoiler içermeden ve benim sorgulamak istediğim noktaya gelecek şekilde incelemeye devam edelim.
İhsan, Temmuzun yardım etme isteğini tek şartla kabul eder.Temmuzdan kendini öldürmeye yardım etmesini istemektedir.Temmuzda İhsanın kabul edilmesi imkansız bu isteğini tek bir şartla kabul edeceğini söyler.Kinyas ve Kayra kitabı bitmeden ona yardımcı olmayacağını söyler.Temmuz okur,İhsan dinler.Temmuz İhsana İstanbulun hiç görmediği yerlerini gezdirir.Temmuz hiç bilmediği bir dünyanın kapısını araladıkça İhsanın içinde bulunduğu ailevi sıkıntılarınında ortasında bulur kendini.İhsanı o ortamdan bir süreliğine çekip kurtarmak ister.İhsan artık Temmuzla yaşamaya başlamıştır.
Her şey iki taraf içinde iyi gidiyor gibi görünürken İhsan bu kadar kısa sürede abi sevgisini tattıran,hayatını güzelleştiren, hayal bile edemediği yaşama umudunu veren Temmuza fazlasıyla alışır ve beraberinde kaybetme korkusu ile bir an önce bu güzel ama sonu olmayan hayatına veda etmek ister.Güzel zamanlar hızlı geçer sanki hiç yaşanmamışcasına bir yanılgıya düşürürek.Bu arada kitaptabiter.Kinyas ve Kayranın hayata karşı beraber mücadele verme yönünde hem vücut bulan kan kardeşliği Temmuz ve İhsanıda sarmıştır.
Başlangıçta ikisini bir araya getiren nedenler anlamını yitirmiş.Temmuz ve İhsan hiç farkında olmadan hayatlarına kattıkları ile kaybettikleri yaşam ışıltısına yeniden kavuşurlar.
İhsan ın kolları bacakları yeniden çıkmamıştır Temmuzdan sonra, Temmuzunda hayatında yine yeniden sarsıntılar,boşluklar olacaktır belki zamanla, ama ikisi artık tamam mıyız sorusuna tamamız cevabını verecek kadar hayatlarını birbirlerine kattıkları ile doldurmayı başarabilmişlerdir.
Film henüz biter fon müziği hâla kulaklarınızda ve jenerik akarken aklınızdaki o soruya cevap vermek durumunda kalırsınız.
Tamam mıyız ?
Neye göre, kime göre ne kadar tamam olabiliriz ki.Tamam olsak yaşamanın ne anlamı kalır ki.Hiç bir zaman tamam olmayacağız.Eksiklerin farkına vardırtacak insanlar çıkacak yolumuza ya da tamam olduğumuz düşündürtecek insanlar ya da bir kitap okuyacağız hayatımız değişecek diyemem ama düşünce tarzımızda yeni pencereler açılacak.
Lennon’un o çok sevdiğim sözünde olduğu gibi "Biz planlar yaparken hayat başımıza gelenleri" yaşatacak her zaman.Kontrol bir yere kadar bizdeyse bir çok yerde bizde olmayacak ama farkında bir yaşam eksiğiyle,fazlasıyla en güzel yaşamı sunacak farkında yaşayan her insana...
YORUMLAR
Bu filmi ilk izlediğimde ne yalan söyleyeyim, etkilenmiştim. Güzel filmdi. Şu dünyada emin olduğum tek şey varsa o da şudur ki; bu dünyada hiç bir insanoğlu tamam değil. Herkes bir şeylerin eksikliğini yaşıyor. Herkesin bir "keşke"si ve herkesin bir "eksik"liği var. Birini tamamlayınca, hayat bir başka şey ile sınamaya devam ediyor. Bu yüzden "tamam mıyız" diyemiyoruz bir ömür. Hayatın ve şartlarının bize sunduklarına "tamam mıyız ?" diye değilde "yeterli mi" diye sormak bence insanı daha mutlu edecektir.
athena
Saygı ve selamlarımla...
BAZEN KADER İNSANLARI AYIRIYOR HAYATIN ZORLUKLARI ÜST ÜSTE BİNİYOR ÖNEMLİ OLAN YOLLARIN KESİŞTİĞİ YERDE AKILLICA DAVRANMAK VE ONU YAŞANA BİLİR BİR GÜZELLİĞE ERDİRMEKTİR GÜZEL ANLAMLI BİR YAZI ÖRNEKLERİ İLE KALEMİNİZ VAR OLSUN HATİCE HANIM SAYGILARIMI SUNUYORUM EN GÜZELE EMANETSİNİZ
athena
Yine yüreğinle yazmışsın. En derin anlamını bulmuş kelimeler yazında. Harikaydı. Seni seviyorum 👏💕
athena
Filmi izlemeye gerek yok artik.Betimlemeler, hikayeci anlatimi,gorselligini merak ettirmiyor :) Guzel anlatimini zevkle okudum.
Saygilar , sevgiler.
athena
Bir hayali, , düşü benim dışımda bir baskasinin dilinden dinlemek, yazisindan okumak mutluluk verici.Hos ve güzeldi.Tebrikler.
athena
Türk filmi olsun yabancı film olsun pek sevmiyorum. Daha çok dizi insanıyım uzun bir kurgu bol detaylandırılmış entrikalar daha hoşuma gidiyor. Çağan ırmak filmlerinden de özellikle hazzetmiyorum yaşatmak istediği duyguyu bize bırakmak yerine kaba saba gözümüze gözümüze sokuyor gibi hissediyorum ve benim duygum sana mı kalmış arkadaş diye ona olan tepkimi devam ettiriyorum. Bu filmini anlattığınız kadarıyla klişe buldum. Üniversite de 9. senesi olan birisi olarak etrafımız bu ve bunun türevi insanlarla sarılı. Bunu direk anlatmak basit geldi bana kurguyu daha sanatsal yapabilirmiş sanki. Sizi tebrik ediyorum bir eser hakkında kalemi elinize aldığınız için, ama bu sefer konu beni pek sarmadı :/.
athena
Nizeral
athena
Nizeral
athena
Nizeral
athena
Nizeral
Filmi henüz izlemedim..Fakat makalenin sonunu çok güzel bağlamışsın...Asıl merak ettiğim konu da film de Kinyas ve Kayra kitabı ne gibi bir rol oynuyor..Zira Hakan Günday'ın bu kitabı çok sert bir kitap....Makalenin sonun da tamam mıyız? sorusundan sonra ki cevabın bana Dövüş Klübü filmini hatırlattı şöyle bir repliği vardı yanlış hatırlamıyorsam ''hiçbir zaman tamamlanmış olmayayım, ne olur.
hiçbir zaman halimden memnun olmayayım.
hiçbir zaman kusursuz olmayayım.
kurtar beni tyler, kusursuz ve tamamlanmış olmaktan kurtar....Bu replik beni epey etkilemişti zamanın da...Filmi zaten merak ediyordum fakat bilirsin altyazı çıkana kadar izleyemeyeceğim....Çok akıcıydı...
athena
Ben o filmi kardeşimin zoruyla izlediğim için kendimi çokda içinde bulamamış ve felsefesini kaçırmıştım.Replik çok iyiymiş.Yorumun için çok teşekkür ederim ve umarım en yakın zamanda alt yazısı çıkar:)
seyrettiğim filmi ne güzel anlatmışsınız
Bu arada Türk sinemasının son dönemlerinin kaliteli yönetmeni
Çağan Irmak'ın her filmi kendi içinde bir hayat
ki geçenlerde şans eseri seyrettiğim Mustafa hakkında her şey sanırım en iyi filmlerinden biri
Ulak'ı saymamak haksızlık olur
Anlattıklarınız her an yaşama
rast gelme ihtimali olduğumuz gerçekler değil midir ki filmin içine hemen alan
bizi
tebriklerimle yazar
athena
Tamam, tamlık gerçekten neye göre, kime göre gerçekten. Kiminde fiziksel eksiklik, kiminde duygusal, kiminde ruhsal, kiminin tahtası eksik, kiminin mayası. ve bazen hepimiz diyoruz, falanca beni şu açıdan tamamlıyor. demek ki hiçbirimiz tam değiliz. Yaradan bizleri puzzle parçaları gibi serpiştirmiş. farklı parçaları birbirine birleştirmeye çalıştığında herkesin malumu düzeni bozuyor, sıkıntı yaratıyor. yine bir film üzerinden bize güzel mesajlar verdin hatice. sayende ilk defa duyduğum filmleri de inceleme şansım oluyor. eline sağlık efem..