- 742 Okunma
- 1 Yorum
- 0 Beğeni
SENİ,
SENİ ,
Sadece seni çok seveceğim,bu trenler,bu uçaklar bu otobüsler nereye kalkar? Ne yağar gökyüzünden ? Umurumda değil; ben,seni seveceğim. Yıldız mı kaydı? Sabah mı oldu?
Bir yük omuzlarımda,karanlık bir bakış ardımda,kan kussam rengi kırmızı olmayacak kadar sadece seni..Yatağımda, ellerimi attığım her seferdeki boşluğa kızmadan,yılmadan,aklımdan çıkarmaktan vazgeçmeden,namlunun ağzındaki bir mermi kadar tetikte; seni.. Küçük ellerini öptüğüm gecenin siyahına karışan bakışlarına inat,en aydınlık yüzümle seni..Öncesi silik,yok,sonrasındaki tek figür; seni..Yine, yeniden, bir nisan akşamı yanına gelen masum adımlarım kadar,çocukluğum kadar gerçek ve ziyadesiyle geri dönüşü olmayan vakitler kadar dakik; seni..
Ve artık mutlu sonla biten öyküler yazacağım anlatan; ikimizi. Gerçek olana dek bitmeyen bir kalemle. Onulmaz yaraların varlığını geçmişte bırakıp,seni.
Şimdi uzun zamandır koynumda taşıdığım yalnızlık çatladı,parçalara ayrıldı,her zerresinde zaten var iken yalnızlığıma yokluğun karıştı,aşkımla harman,keskin bir gerçeği bir kez daha sırtlamak zorunda kalan hislerimle; ’’ben seni hep seveceğim’’..
ALMILA ERDEM
YORUMLAR
Süreğen bir eylem olmalıdır sevi. Omurgalı bir duruş gerektirir ki, dimdik ayaktaydı kelimeler. Kutladım bu duruşu, kelimeleri. Kadim ve daim olur umarım.