- 850 Okunma
- 0 Yorum
- 0 Beğeni
EYLÜL'E VEDA
Eylül gidiyor Naze. Yazdan kalma yorgunlukların ,hüzünlerin göz yaşlarının sığınağı Eylül gidiyor.Onca hüznü, yorgunluğu ,hasreti, özlemi toplayıp başıma senide alıp gidiyor benden Naze. Öylesine tükendim ki dur gitme diyecek sözüm yok,ardından bakıp el sallayacak mecalim kalmadı.Yoruldum Naze ,ak düştü saçlarıma.Belki bu son eylül senle geçen.Belki son veda.Kar yağar bundan böyle her mevsim toprağıma ,her fırtına bana eser, kırar dallarımı ,açmaz olur yapraklarım.Söyle Naze kaç bahara daha çıkarım.Söyle yeşerir mi yapraklarım.
Ah Naze iplik iplik yağan yağmura karışıyor göz yaşlarım.Sararan yapraklar arasında kalakalıyorum öylece.Hangi Eylül söyle hangi Eylül Naze seni benden götüren.Hüzzam şarkılar çalıyor ardı ardına yan masadan radyo,kitaplar dağınık,çaydanlık bir tarafta ve bahardan kalma bir gül var hangi kitabın arasında kuruttun bilmiyorum.Senden arda kalan hüzünler duruyor odanın her köşesinde.Perdeler yarı açık cam aynı sildiğin gibi duruyor Naze. Oysa ne hayaller kuruyorduk papatyalardan taç yaparken saçlarına.Sobamız yanacaktı ıhlamur kaynatacaktık üzerinde.Yudumlarken çaylarımızı şiirler yazacaktık buharlaşan camlara.Şimdi hangi hayali yüklendin de sırtına böyle kolay gidiyorsun Eylülle Naze?
Eylül gidiyor Naze sen gidiyorsun.Uyup Eylüle beni terk ediyorsun meçhul bir sevdanın kuytusuna. Bir bir sararıp dökülür şimdi yapraklarım. Dayanırmı kışa sensiz bahar tomurcuklarım.Tükenirim Naze, fırtınaya karışır küllerim.Eylül gitsin sen gitme.Yaşayamadığım çocukluğumu yaşat bana.Güldür yüzümü Naze, azarla yaramaz yanlarımı.Ama sen gitme, bırak gidiversin Eylül.O bir daha gelir sene-i devriyesinde, ama sen bir daha dönmezsin . Oturup ahşap penceremizin kenarına birlikte uğurlayalım Eylülü.Birlikte karşılayalım yeniden...
Abdullah KARTAL
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.