Roman

• 24 Şubat 2014 Pazartesi 00:31:23

Roman: FARELER VE İNSANLAR
Yazar: JOHN STEİNBECK

MEKAN: Amerika, Kalifornia, Salinas kasabasında bir çiftlik evi.

ZAMAN: Güneşin doğup battığı anlar göz önüne alınmış. Etraf ya aydınlık ya da alabildiğine alacakaranlık, güneşin kızıl ışıklarını savurduğu saatler... Zaman mekanla uyumlu denebilir. Yazar, mekan doğayla iç içe olduğundan zamanın da doğal olarak akış içinde olmasını isteyerek tarihsel imlemeler yapmamış.

KAHRAMANLAR:

LENNİE: Ketçap olmadan konserve yememesi, sürekli yumuşak nesneleri okşama arzusu gibi tuhaf huyları olan, henüz çocuksu duygularından kurtulamamış, o evreyi tam olarak atlatamamış biri. Aklı en az iki karış havada. Boş şeylerle uğraşan boş bir insan. şişman ve güçlü olduğu kadar kafası çalışmayan bir adam. Henüz zihinsel gelişimini tamamlayamamış. Yönetilen konumda.

GEORGE: Lider, yöneten, bilen biri. Nerede nasıl davranacağını iyi biliyor. Mantıklı olanı yapıyor. Lenni’ye hem bir dost hem de abi gibi. İşi nizamına uygun yapan ufak tefek bir adam.

YAZI’YORUM:
İki genç adamın birbirlerine karşı dostluklarının anlatıldığı, akıcı bir dille yazılmış bu roman bazı bölümlerde gerginlik hissi veriyor. Yapılan insanlık dışı, delicesine muamele ve bu muamele karşısında verilen tepkiler geriyor insanı. Eserde üzerinde durulan esas konu DOSTLUK’tur.
Dostlar her zaman için birbirlerine yardım ederler. Destek olurlar. Paylaşırlar. Bu tema kitap boyunca betimlemelerle süslenerek aktarılıyor. Fakat deli saçması hareketler yapan, mantıklı düşünemeyen bir yakınınız varsa daha ne kadar katlanabilirsiniz ona?
Dostluğun gerektirdiği fedakarlıkları yerine getiren GEORGE, vicdanı ve mantığı arasında bir paradoks yaşayarak son verir kadim dostu LENNİE’nin hayatına.
Yazar, bizlere dostluk ve fedakarlığın nasıl olacağının en güzel örneklerinden birini sunuyor. Taze umutları renkli hayalleri olan insanların yaşama çabasını çiftlik hayatına dayanarak anlatıyor. Yazar psikolojik çöküntü içinde olan kahramanı bir seçim yapmaya zorluyor. Seçimi onu (lennie) öldürmek.
Acı da olsa bu bir seçim. Yaralayıcı, sürekli beyni meşgul edici.

ÇAĞRIŞIM:
Yazar bir yol işçisinin yoldaki çukurlara yama yapıp çukurları kapatması gibi eserinde arada meydana gelen boşlukları değerlendiriyor. Aralarda Curley karısını arıyor ya da karısı Curley’i arıyor. Bu durumla tekrarlandıkça komedisi ve abesliği katmerlenip okuyucuya zevkli mikro bölümler yaratmaya çalışıyor yazar.
Bu durumu yazarın kıvrak zekasına yormak mümkündür. Zeki bir yazar her zaman için okuyucunun nerede , ne hissedeceğini kestirebilmeli. Biraz da okura göre kurgu yapmalı. Onları göz önünde bulundurarak yaratmalı bazı bölümleri.