- 558 Okunma
- 0 Yorum
- 0 Beğeni
Yalnızlık Üzerine
Yalnızlık su gibidir içindeki boşluğun şeklini alır ve yeryüzündeki hiçbir şey içindeki boşluğu yalnızlığın kadar dolduramaz. Doğumundan ölümüne kadar hep senin yanındadır. Seni sorgulamaz, yargılamaz, kandırmaz yani kısaca her halinle senin yanındadır. O kadar azimlidir ki hayatına girenlerden, doldurduğu boşluğu paylaşmak zorunda kaldığı kişilerden kıskanmaz seni. O sadece orada seni bekler büyük bir sabırla. Sen sevdiğine sen dersin, sana dersin, canım dersin, sevgilim diye hitap edersin ve hayatına bu sıfatlara nail olan bir çok insan girer ve çıkar gider. Oysa yalnızlık bir tanedir. Ona yalnızlığım dersin ve o hep oradadır, aynıdır, kimseyle paylaşmaz ona verdiğin sıfatı. O hep bahsettiğin öbür yarındır. Gündelik hayatta rutinin dışında tek başına yaptığın şeylerdir yalnızlık. Yani senin kanayan yarın, birisi olsa da kendimi ifade edebilsem dediğin ve kendini kendi kendine ifade etmek zorunda kaldığında içinde oluşan bir duygudur yalnızlık. Önceleri bir isim, sonraları bir duygu ve zamanla bir alışkanlıktır yalnızlık. Biraz şizofrenikliktir. Çünkü ortadaki tek özne sensindir. Ve aslında alıştığın kendindir. Belki de kendi kendine alışmaktan korktuğun içindir bu arayış. Kendin gibi olmayan ve senden birazcık bir farklılığını gördüğün birine kendini kaptırmaktır aşk dediğin. Ve hayat yalnızlık ile aşk arasında verdiğin mücadeledir. Aşka doğru gidersen yalnızlıktan verirsin, yalnızlığa doğru gidersen aşkı yitirirsin ama bazen öyle bir şey olur ki bu iki kavram iç içe geçer. Yalnızlığa gittikçe aşık olursun, aşka gittikçe yalnızlaşırsın.. Platonik bir hal içinde kendini yaşarsın.. Ve geçip giden zaman olur. Sense olgunlaşırsın..
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.