Gasp Sendromu
Biraz sonra olacaklardan habersiz, caddede emin adımlarla bir bayan ilerliyor. Uzun boylu iyi giyimli,bakımlı,çantalı genç bir bayan. Arkadaki farkettirmeden yaklaşıyor sinsi bir şekilde ve itiveriyor kadıncağızı. Sendeliyor ve yere kapaklanıyor ne olduğunu anlayamadan. Çaresiz savunmaya geçiyor. Saldırgan acımasız bir şekilde yerden yere vuruyor,tekmeliyor,saçından sürüklüyor,yumrukluyor ve en nihayetinde telefonu kaptığıyla hızla uzaklaşıyor oradan. Aldığı darbelerin etkisiyle kendinden geçiyor yığılıyor yere ve acıyla kıvranıyor kadıncağız.
Bir kamera görüntüsü bu. Şaka değil gerçek. Bir gasp işi. Alınıp kaçırılabilirse çanta eğer olmazsa telefon.. Birinden birini gözüne kestirmiş gaspçı..
Görüntü veriliyor ve arkasından hemen yorumlanıyor.
Hapisten yeni çıkmış,iyi halden tahliye edilmiş dosyası oldukça kabarıkmış deniliyor ve bir sürü şey anlatılıyor hakkında. Sayısız kez vukuat işlemiş olduğundan bahsediliyor. Karşımızda sabıkalı tam bir suç makinesi.. Hangi yasadan nasıl faydalanmış bilemiyoruz ama sokağa salıverilmiş.
İşin o yönünü ele almayacağım bu yazıda. O alan farklı bir alan. Ayrı yorumlanması gereken bir konu. Ben bir başka yönünü ele alacağım,başka bir yönünden bakacağım mevzuya. Gasp ve gaspçı yönünden..
Eskiden bu işin de bir itibarı,bir onuru vardı. Bu kadar ayağa düşmemiş, bayağılaşmamıştı. Hırsız eve girer bir çıtırtı bile çıkarmazdı,sessizce terk ederdi işini bitirdikten sonra bulunduğu yeri. Ev sahibini rahatsız etmemeye,uyandırmamaya özen gösterirdi. Adamın işi çantayla ya da cüzdanla olurdu. Bir yolunu bulup kapamamışsa hissettirmeden terbiyesiyle uzaklaşırdı oradan. Sahibine dokunmadan,zarar vermeden. İşi bu olan geçimini bundan çıkaranlar başka başka formül geliştirirlerdi ki sağ sol rahatsız olmasın diye.. İyi şey yapmadıklarının farkındaydılar ama belki de çaresizlik onları bu yola sevkediyordu. İsteyerek,hoşlanarak yaptıkları iş değildi.
Günümüzde bu iş de seviye kaybetti her şeyde olduğu gibi. Yapılana muameleye bakın hem gasbedeceksiniz hem de canına kastedeceksiniz. Başını sağa sola duvara ve betona vuracaksanız acımasız bir şekilde.
Toplum ne durumda,ne oldu, nasıl geldik biz bu hale..İnsan düşünmeden edemiyor,nereye gidiyoruz nereye savruluyoruz diye..
Hiç hakkınız olmadığı halde günüz gözüne karşısına çıkacak elinde avucunda ne varsa alacaksınız,üstelik bir de yatırıp yerde sürükleyeceksiniz.
Hangi insanlığa hangi erkekliğe sığar bu yapılan. Yazık çok yazık. Utanmak arlanmak gerekir biraz,haya etmek gerekir.
Gasbedilen sadece para pul değil,ya gasba uğrayan kişinin o muameleden sonraki durumu. Kolay iyileşecek kolayca ayağa kalkabilecek mi acaba? Hemen atlatabilecek mi? Mesele fiziki sorun değil o bir boyutlu yerine gelir, kısa zamanda iyileşir, ya psikolojik boyutu bu işin?
Pisikolojisi altüst olur insanın bu durumda. Her zaman aynı şeyle karşılaşacağını düşünmeye başlar. Hep izlendiğini, takip edildiğini,her an her şeyle karşılaşacağını düşünür ve zihninden atamaz..İnsanlara güveni kalmaz. Kolay kolay çarşıya pazara çıkamaz.
Sadece çantasını cüzdanını,telefonunu kaybetmekle kalmaz insan,ruh sağlığını da kaybeder bu durumda. Sıkıntılı tedirgin bir yaşam söz konusu olur onun için.
Pekiyi gasbedilen mağdur da diğeri kazançlı mıdır bundan?
Öyle düşünüyordur ama değil. Ne geçmiştir bu işten eline. İşte kameralara yakalandı daha on adım gitmeden yakayı ele verecek. Zaten sabıkalıydı,belki erken tahliye edilmişti ya şimdi. Cezası katmerlenerek artacak öncekiler de bunun üzerine eklenecek..
Toru topu üç kuruşluk telefon, belki de satacak bir içimlik esrar ya da eroin alacaktı karşılığında.
En önemli kayıp başka şey aslında gaspçı için ama sanmıyorum böyle bir meselesinin olduğunu. İtibar kaybı diyeceğim ama…
Eskiler olsa mesele yaparlardı az çok.. Dediğim gibi onlar farklıydı,az da olsa daha onurlulardı.
Her şeyde olduğu gibi,bu iş de irtifa kaybetti.
Toplum olarak her geçen gün geriye gidiyoruz.
Çekiliyoruz hızla aşağıya..
Alçalıyoruz yere doğru...
Gidiş dibe doğru..
Farkında mısınız,hissediyor musunuz bunu?
Gidiş dibe doğru…
Kemal GÜL
08.02.2014
YORUMLAR
Ben böyle şerefsizleri tenha yerde yakalarsam kör testereyle doğrarım.