ÇOCUK İSTİSMARI!!
Okuduğunuz yazı Günün Yazısı olarak seçilmiştir.
Böyle bir konuyu bile yazmak utanç verici alsında, insanın insana yaptığı kötülüğü başka mahlûkat yapar mı şu hayata merak ediyorum
Hani dünyaya geleceği haberini aldığımızda sevinçten havalara uçtuğumuz ana rahmine düştüğü ilk andan itibaren geleceği için hayaller kurduğumuz, ciğerimizden kopan bir parçayla beslediğimiz, bir çoğumuzun o hayatımıza girmeden katı olan yürekleri o geldiği vakit pamuk haline dönüştüğü saatlerce acı çekerek bazen isyan çığlıkları arasında dünya ya getirdiğimiz ama kucağımıza verildiği andan itibaren hazzı anlatılmaz mutluluk duyduğumuz gül kokulu çocuklarımız ( Bunları insani duyguları olanlar yaşıyor tabi! )
Saatler artık onun için işliyor yüreklerimizde ve biz bizi unutuyoruz. Buraya kadar güzeldi değil mi bir annenin ya da babanın evlat sahibi olduğu zaman ortak yaşadığı duygular
Ya insanlıktan çıkmış olanlar onları tabir edecek kelime bulamıyorum… Burayı siz doldurun
Küçücük bedenleri insafsızca kullanalar ve bunların üzerinde para kazananlar çocuk tacirleri
Geleceğimiz olan çocuklarımızın birçoğunu açlık, sefalet, yokluk arasında kaybedip ışıklarını yarınlarını ellerinden alıyoruz
Hadi yokluk kader diyoruz fakirlik açlık her yerde var diyoruz hayatın düzeni bu zengin ve fakir saat bu şekilde işliyor diyoruz
Peki, cinsel istismara uğrayan çocuklarımız şimdilerde mi çoğaldı eksiden beri vardı da teknoloji ve basın sayesin de bizler mi yeni duyuyoruz diyorum
Bizim ülkemizde olmaz bizler örf adet ve geleneklerine bağlı Allah korkusu olan bir toplumuz derken bu ülkenin bu çocuk pornosu çocuk tecavüzleri, aile içi ensest ilişkilerde ilk sıralarda olması daha bir utanç kaynağı
Yapılan araştırmalarda doğu ve güney doğuda cinsel konuda sürekli bastırılan yanlış eğitilen gençlerin aile içi tecavüz olaylarında hamile kalan kız çocukların ,gelinlerin olay ortaya çıktığında ölüme sürüklenmesi olayların örtbas edilmesi töre cinayeti altında birde cezai indirim almaları…
9 aylık bir bebeğe annesinin gözü önü önünde tecavüz edilmesi işkence yapılması
Ailesi tarafından terk edilip sözde devlet güvencesi altında olan yetiştirme yurtlarında ki kız çocuklarının uğradığı tacizler, tecavüzler ve para karşılığı satılması
Bu çocukların ruhlarında açılan yaraları kim iyileştirecek? hayatın başındayken kanayıp nasır bağlayan yürekleri ilerde nasıl bir kişilik olacak (olamayacak ) bu olaylar günümüzde kız çocuklarının yanı sıra erkek çocuklarının da çok sık yaşadığı ve maruz kaldığı olaylar daha acı bir gerçek kızlarımızın bir kısmı hayat kadını olup sürekli dışlanacak ( onları bu hale düşürenler namus bekçisi olup vurun kahpeye diyecekler)bir kısmı aile kursa dahi yaşadığı utanç verici geçmiş onun utancı olmasa bile boyunun da asılı kalıp onu hiç rahat bırakmayacak
Erkek çocuklarımız ise yaşadıkları bu olayların verdiği kin ve düşmanlık yüzünden geleceğin potansiyel suçluları haline gelecek
Medyada olaylar ortaya çıktığı vakit en fazla 2 gün konuşulup unutulacak ve yeniden kim kimle ne yapmış kim kimin sevgilisini çalmış hangi barda kaç para almış bunları okumaya devam edeceğiz. Malum Sibel Canın selülitleri, Ajda nın estetikleri Bülent Ersoyun sevgilileri çocuklarımızın geleceğinden çok daha önemli ? DEMEK Kİ DAHA ÖNEMLİYMİŞ
Bu şiir çocukların cinsel istismarına karşı başlatılan bir kampanyada kulanılmıştır yazar ismi olmadığı için yazamıyorum ama paylaşmak okuduktan sonrada bu yazıyı yazmak istedim
Koşmaya yeni başlamıştı adımlarım
Düştüm,
Bebeğim bir yana,
Gülüşlerim bir yana.
Anneme baktım,
Yoktu!
Başımda yabancı bir adam
Küçücük göğsümde kocaman elleri
Sakalları deldi geçti
pespembe tenimi.
Anne, anneeeeeeee. ...
Bir oyun sandım
Elleri kara kara ’öcü’ amcalarmış
Bir emzik düğümünde
yarıldı bedenim
Altımı ıslattım sandım
Kan kaybında Boğuldu insanlık!
Bebektim
Çocuk olacaktım
Abla olacaktım
Altımdaki bez çıkmadan,
Kadın oldum bir buçuk yaşında...
ADAM OLDUMU o amca bedenimde ???
Öğretin bana; kendi suyumu kendim alamazken
Nasıl sulayacağım bedenimde ölen çiçeği!!!
Ben kadın olmak istemedim
Ben dünyaya da gelmek
istememiştim ki!
Anneeeee... babaaaaa....
Işığı açın!
Uzanamıyorum
YORUMLAR
Merhaba;
yaziniza eklediginiz siirin yazari ARZU ALTINCICEK'tir
zaten siiri okuyunca hemen hatirladim ama sizin eklediginiz yazilanin tamami degil, izninizle yazr ismiyle birlikte siiri tam olarak buraya aliyorum.
sevgiler,
Tecavüzdeyim, yaşım bir buçuk
Bir emzik gülüşüne karıştı çığlığım
Koşmaya daha yeni başlamıştı adımlarım
Düştüm,
Bebeğim bir yana
Gülüşlerim bir yana
Anneme baktım,
Yoktu!
Başımda yabancı bir adam
Küçücük göğsümde kocaman elleri
Sakalları deldi geçti pespembe tenimi
Anne, anneeeeeeee.......
Bir oyun sandım
Elleri kara kara “öcü” amcalarmış
Bir emzik düşümünde yarıldı bedenim
Altımı ıslattım sandım
Kan kaybında insanlık
Bebektim
Çocuk olacaktım
Abla olacaktım
...altımdaki bez çıkmadan.
Kadın oldum bir buçuk yaşında
ADAM OLDUMU o amca bedenimde? ? ?
Öğretin bana; kendi suyumu kendim alamazken
Nasıl sulayacağım bedenimde ölen çiçeği ! ! ! ! ! ! ! !
Ben kadın olmak istemedim
... ben dünyaya da gelmek istememiştim ki!
-anneeeee... babaaaaa.
Işığı açın!
Uzanamıyorum
Ayşegül bebek karanlıktan korkuyor
Benim gibi öcü amcalar onu da kucağına almasın
Canı çok yanar sonra
Benim hala acıyor! hala canım acıyor.!
Arzu Altınçiçek
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
--------------------------------------------------------------------------------
Bu şiirin hikayesi:
şiir de ağlar bazen...
Bunların insan olmadığını zaten biliyoruz da; hayvan desek hayvan bile olamaz bunlar hayvanlarda bile böyle birşey yok...en son örneğini gene Avusturyada gördük...adamın kızını yimidört sene bodrum katında karanlığa mahkum ettiği ve tecavüz ettiği üstüne üstelik hamile bıraktırıp yedi tane çocuk doğurttuğu ortaya çıktı...üç çocuğunu; bunlar bizim kızımızın çocukları, kapıya bırakmış, kaçmış gitmiş diyor karısına ; karısı da inanıyor ve alıp beraber büyütüyorlar diğer çocukları da bodrum katında kızıyla beraber karanlığa mahkum ediyor...duyduğum zaman şok oldum, olamaz böyle birşey dedim hala bu şokun içersindeyim...şimdi bu yazınızı ve şiiri okuduktan sonra öfkem ve kızgınlığım öyle bir arttı ki; o insanları elime geçirsem herhalde kendim katil olurum...daha küçücük, masum ve saf olan bu meleklere nasıl kıyarlar, nasıl bu işkenceyi yaparlar..? anlamıyorum ve de anlayamıyorum...Almanyada da çok oluyor hergün televizyonlarda çocukların kaçırıldıklarını, tecavüz edip, öldürüp orda burda cesetlerin bulunduğu haberi sıkça duyulan haberler arasında...doğuda ya da güneydoğuda işkence görmüş; tecavüze uğramış birçok bayanlar da yıllardır psıkolojik tedavi görüyorlar...bunların izi temizlenir mi..? ailece bu dram yaşanıyor çocuklar bile psikolojiik tedavi görüyor olan sonuçta bütün aileye oluyor...Sizi yürekten kutluyorum..! hem bu duyarlılığınız için hem de M U H T E Ş E M yazınız için..!
Cinsel istismar diyelim adına, nereden peydah oldu üç kıtaya hükmetmiş bir milletin evadı olarak biz bahtı kara Türk milletine...! Lût'un kavminden bu güne kadar devam edegelen yüzyıllar boyunca bu pislik, bu şehvet düşkünlüğü, şeytanın bir silahı olarak yine olmaya devam edecektir. Lût kavmini bilirsiniz. lezbiyenlik, sevicilik, homoseksüel ilişkiler had safhaya ulaşmıştı. Bir peygamber olarak Lût dahi onları o kötü yoldan döndüremedi. Lût'un hanımı dahi onlardan dı ve sonunda beklenen akibet zuhur etti. Sodom ve gomore ; o refah ülkesi o kalabalık nüfusları ile yaşayan insanlar Allahın gazabına mazhar oldular. sonra, yüzlerce peygamber, rehber, yol gösterici geldi geçti yine de yok olmadı o kötü fiiller.Birazda maneviyatı zayıf, dinini yaşamayan milletlere tebelleş olan bu illetten kurtulmak için Kitabımızı okumamız lazım, rehberliğinde doğru yolu bulmamız lazım. eğer tam manasıyle öğrenebilseydik. bunlardan kurtulurduk. maalesef bu böyle devam eder gider. bu çirkeflik deryasında masumları da sürüklerler. Yazınıza çok teşekkür ederim. bilgi sahibi yapmış oldunuz bizleri,avrupa toplumlarında da olan bu fiiller bizdeki kadar belki tiksinti vermeyebilir.
89-90 soğuk savaş döneminin bittiği tek kutuplu dünyaya geçtiğimiz yıllar. Gorbaçov Abd güdümlü kola devrimini yapmışve bütün kapılarını dünyaya açmış.
Yoğun trafiğin olduğu ve bavul ticaretinin oldukca gelişkenlik geçirdiği dönemler.
Gürcistanlı kadının birinden bir arkadaşımız çatal bıçak takımı almış pirinçten yapılma. yanımıza getirdi.ne güzel değil mi diye falan bize gösterdi. Arkadaşımızın biri bunlar altın dedi. pirinç falan değil. merak ettik kuyumcuya gittik. som altın çıktı. fiyatı o dönemin parası bugünkü bir lira.
burda yapmak istediğim o dönemin ne denli iyi bir dönem olduğunu vurgulamak değil.
sosyalist bir ülkede meta değerinin ne denli bir önemi vardı. düşündürücü bir durumdu. kadın elindeki malzemenin kapitalizmdeki metasal değerini bilmiyordu. Ve sonra nataşa dendi bunlara. kendilerini satanlar olarak görüldüler. Yine cinsellik yaşadıkları ülkede sevdiğinle birlikte olmak gibi sıradan bir ilişkiydi yani aşk ve sevgi karmasından harmanlanmış bir üst ilşki.
Onlara bu değerlerin kapitalizmin az gelişmiş ülkelerinde parayla satıldığınıda biz öğrettik.
demek istediğim süreç öyle bir ivmeyle gelişmeye açıyorki kendini bu hıza yetişmek için siz ne kadar direnirseniz direnin bir yerde yorulmaya başladığınızı hissetmeye başlıyorsunuz.
özellikle bizim gibi sosyal ve kültürel açıdan geri kalmış ülkelerde alt yapısı olmayan yeterli eğitimi ve kültürü olmayan toplumsal dokularda. Küresel ölçekteki bu hız yansımasını çok çabuk ve olumsuz bulmaya başlıyor.
Aşk ya da sevginin alt yapıları oluşturulmadan güne has gelişmenin bu olguların neresinde durulması gerektiği sorgulanmadan bir üst kimlik model olmaya başlıyor. yani sevişme sanatı aşkın ve sevginin başlangıç öznesi haline geliyor.
Bilim sektöründeki gelişmeye en çabuk ayak uyduran ilk ülkeden biriyz o da msn ya da chat kullanımında en önlerdeyiz.
ve ne yazıkki sanal ilişkiler günümüzün gerçeği olmaya başlıyor tamda ağababalarımızın istedikleri gibi.
Böylesine hızlı gelişen dünya düzenine, alt kültürü olmayan, hala kullukculuk döneminden beslenen, geçmişin kalıplarını yenilemeden var olan sosyo kültür üzerinden politikalar üreten zihniyet kalıplarına sıkı sıkıya bağlıymış gibi görünen ama alt kimliklerinde bastırılmış duygularını hayata geçirmeyede utanmayan( Hüseyin Üzmezler gibi)
ve bunları mübah gösterip o değerlerin üzerinden beslenmeye çalışan embesil bir sosyo kültürle iç içe yaşamak.
bazen şiir sayfalarına bakıyorum, isimler lazım değil. astıkları şiirlere. Şiirlerde o kadar çok aşk ve sevda eksikliği var ki çok açıkca belli ediyor bu kendini. hak da veriyorum şüphesiz şaşmıyorumda .çünkü şiir alt bendir bir anlamdada. bir yandan da dizelere yansıyan düşüncelere bakıyorum sosyal kimlik olarak. duruşla iç çekme arasındaki çelişkiyi yakaladığım zaman yine hak veriyorum.
Çünkü piç bir kültürün tamda orta yerindeyiz.
Bir yanda bastırılmış cinsellik ve geleneklerin ve törelerin kültür seviyesini en üst düzeye çıkarma kaygısı yaşamadan hayata geçiş biçimi. bir yanda bu değerleri öne sürüp onun üzerinden beslenen embesiller.
ve sonuç Kullukculuk.
çözüm:
Hepimiz dert yanıyoruz, hepimiz utanıyor öfkeleniyoruz. başka ne yapıyoruz.
Bir mayıs kavgasız geçsin diyorlar, biz de diyoruz. tamam geçsinde devlet icazetinde bir mayısıda istemiyoruz. kul değiliz diyoruz bu düzenin bu şekildeki dayatmalarını kabul etmiyoruz diyoruz. kötü mü yapıyoruz.
Gelmek istediğim yer şurası.
Etik ve kültür bir toplumun ana değerleridir. birini diğerinden soyutlayamazssınız. içiçe geçer
gecekondu mahallesinde henüz okula başlamamış bir kız çocuğu,evlerinin biraz alt tarafında oturan komşularının bahçesinde bir çocuk görür.kim acaba diye düşünür.o evde yaşlı bir adam ve kendinden yaşça çok küçük olan karısı vardı.ama çocukları yoktu.
bir kaç gün sonra o çocuğun hala orda olduğunu gördü.oynamak için yanına gitti,bez bebeğini de alarak.tanıştılar kaynaştılar.çok iyi arkadaş olmuşlardı.mahallenin diğer çocuklarıyla da tanıştırmış, hep beraber oynarlardı.
günlerden; bir ömrün utancı...küçük kız yine arkadaşının yanına gitti oynamak için.kızın teyzesi hem giriş hem mutfak olan yerde yemek yapıyordu.
arkadaşının nerde olduğunu sordu.teyzesi; bakkala gittiğini,odaya girip orda oturmasını söyledi.girdi.
kocaman adam sadece iç çamaşırıyla oturuyordu.
aklı yetmedi mi acaba kızın oadadan çıkıp gitmeye, ya da anlam veremedi mi?
oturdu sessizce bir köşeye.kendisine yaklaşan adam kucağına aldı kızı ve yere uzandı.kız o amcanın onunla oynamak istediğini sanıyordu.
bir anda vücudunda bir şey hissetti.daha sonrasında gördü.adam çamaşırından çıkarmış küçük kızın ona bakmasını istiyordu.
aptallaşan öylece bakakalan kız adamın kucağından sıyrılıp kaçtı.
karısı neden odaya girmemişti.hala cevabını bulamadığı bir soruydu.
kimseye anlatmadı.taa ki bir arkadaşının o eve gidip ordaki kızla oynayalım mı demesine kadar.
hayır o amca bana bunları yaptı.yine yapar ben gitmem dediğinde daha sonra olacakları tahmin edemezdi.
söylediği çocuk annesine ,o da kızın annesine söyledi.ve tabii ki baba da duydu.
eline baltayı alan baba öfkeyle o adamın kapısına dayandı.mahalleli toplanmış babayı sakinleştirmeye çalışıyordu.cam pencere bırakmadan kırmıştı baba.ama adamı dışarı çıkaramamıştı.daha sonrasında o sapığın bir de erkek çocuğuna aynı şeyi yaptığı ortaya çıktı.
şikayet mi edilmedi,yosa polis mi dikkate almadı adama hiç bir şey olmamıştı.taşındı gitti mahalleden.bir süre sonrada gebermiş ahlaksız.
yıllarca babasına bile yaklaşamadı kız.erkek gibi görünmek için saçlarını kısacık kestirdi.etek giymekten ve makyaj yapmaktan utandı.göğüsleri belli olmasın diye belini bükerek yürüdü.
evlencek yuva kuracaktı.sevdiği adama başından geçeni anlatmak ve paylaşmak istiyordu ama cesaret edemiyordu.bir gün bütün cesaretini toplayıp anlattı.aldığı cevap; yoksa bakire değil misin?
yıkılmıştı.böyle tepki alacağını tahmin etmemişti.evlenmekten korktu.acaba o adam başka bişey yapmış olabilirmiydi.kadının namus olarak görüldüğü bir toplumda,namusu kirletil mişmiydi?
bir gazetede böyle bir olayı okuyup yaşadıklarını düşünerek bekaretinin bozulmadığına kanaat getirdi.
Yaşanmış olaylar ve çocukların ruhlarında ki derin izler işte .. yorumsuz
İnsanın insana yaptığı her kötülük cezayı hakkeder tabiki o kadar çok pislik var ki hayata temizle temizle bitmez çocuk istismarı dünyada çapında bir sorun bunu hepimiz biliyoruz
fakat daha önce kadınlarla ilgi bir yazımdada neden beli bir yerden örnek verıyorsun denmişti sebeb açık değilmi her yerde aynıdır olaylar en çok nerde yaşanıyorsa örnekler ordan verilir ve bizlerin elli dünyaya değil belki ama en azından kendi yaşadığımız ülkede ki çoocuklara uzanabilir değil mi çocuk istismarı sadce nete ki çocuk pornosu ile sınırlı değil fiziksel olarak ,ruhsal olarak da uğuyorlar
Evet büyüklerde tecavüze ve tacize uğruyor buda çok çirkın ve iğrneç bir durum kabul edilemez bir şey 20 yada 30 yaşında bir kadın tecavüze uğradığı vakit başına ne geldiğini biliyor ne yaşadığını biliyor ya küçücük bir çocuk hani umutçanın şiirnde dedği gibi kapı arasındaki küçük gözler onlar başlarına gelenin ne olduğunu anladığı zaman ruhusuz birer beden oluyorlar
En basiti pskilojik yardım almak için danışmana gittiğimizde bile kendimizi ifade zorluğu çekiyoruz ya çocuklar nasıl dile gelsin yaşadığının gördüğünün ne olduğunu bilmediği bir şeyi nasıl anlatsın
Küçük bir örneği yazayım kızımın sınıf arkadaşlarından daha 7 yaşındaki bir erkek çocuğu sınıfta i kız arkdaşlarına tacizde bulunuyordu sizce bu çocuk bunun ne olduğunu bilerek mi yapıyordu ? Tabiki hayır kız öğrencilerin annelerine şikayeti üzerine bu olayın üstünde durulduğunda ailenın ev içinde ikli ilişkerli yaşarken evde çocuk olduğunu unutuğu ve çocuğu pc başına da vakit geççiryorken ne yaptğını takip etmemesi çocuğun nete gördüğü şeyler
ve ev içinde gördüklerini anne babayı model aldığı için yapılanları normal sanıp kendınınde yapması çıktı
Diğer bir örnekte tv deki çocuk dizileri küçük yaşataki çocukların aşık olması sevgilisi olması bu dizilerde oynayan çocuklarında farkında olmadan para uğruna ruhalarına tacizde bulunulmuyormu diğer taraftan bu dizileri izleyen d çocukların bunları örnek alıp günlük yaşamdaki oyunlarında bunları taklit etmesi
Konu aslında çok derın ve uzun yazmakla bitmez
Nazım Usta ne güzel demiş değil mi
SEN YANMASAN BEN YANMASAM NASIL ÇIKAR KARANLIKLAR AYDINLIĞA
Yüreğini öpüyorum , şev
Bu olayı hiç bir kalıba oturturulmamalı...
Böyle birşeyi yapan dini bırakın insan değil...insan değil...
İnsan ahlakı değerlerini kaybediyorsa, yada kaybettirilmek için televizyon gazeteler büyük çaba harcıyorsa ...kültürümüzü bizi biz yapan değerleri kaybettiğimizin göstergesidir... eğitici ne var bir bakalım, en çok meşkul olunan televizyonda, hiç.. hiç... aşk dizileri magazın, meşhur olma sevdası ile insanları başka yerler sürükleyen müzik programları...
sahip cıkmalıyız evlatlarımıza...sadece kendi evlatlarımıza değil etrafımızdakı evlatlarımızada...
Yüreğimiz yanıyor,
düzeltememmekten
Kutluyorum tekrardan seni...
Değerli kardeşim,
Sadece bu mu türkiyemizdeki pislikler.İnsanlarımızı her türlü bataklığa sürükleyen bu düzene yazıklar olsun.Kim kime, dumduma.Siteleri kapatsan ne oluyor; başka bir yere başka ad altında açılıyor böyle siteler.Bataklıklar kurutulmadıkça bir kaç sivrisineği öldürmüşsünüz neye yarar.Bizler sahipsiz olduğumuz sürece daha çokkk başımıza çoraplar örülür.Ne evlatlarımız güven içinde nede bizler.Geleceğimizi her türlü kötülükler bekliyor. Bu gidişlere dur denilmediği sürece biz hep yazarız, yazarız ama bize kulak veren olmaz!Allah yar ve yardımcımız olsun.
Duyarlı yüreğinzee sağlık
Saygılarımla
degerli duyarli yuregimiz ŞEV kardeşimizi kutlarım. Bu konu dünyanın meselesi oldu. Herşey o kadar çığırından çıktı ki, ülkeler arası özel komiteler kurulmalı ve alınacak karalarda yaptırım kesin olmalı.
Bazı arkadaşlarımız ülkemizde olanları öne şıkardığı iöin bazı arkadaşlarımızın ülkemize bakış açıları pek hoş olmayabilir. Bu rezalet sadece bizim ülkede yok ve bu durumun din ve inançla alakası yok! İnsanalrı bu yola iten sitemi sorgulamak gerekir önce! Tv'lerde, gazae ve magazin dergilerde insanları tahrik eden ve yarışmalarla bu durumları adeta özendirircesine yapılan kasıtlı yayınlara ne demeli?
Bu durumun kökü kazınmasına kazınırda, el birliği şart! Ve birde bu konuda taraf olmamak lazımç Yanı; sen şucusun, bucusun olmamalı. Düşünceler bazında herkes kendini başka bir yere şekilmemeli bu tür olayların üstüne cesaretle gidilmeli toplum olarak!
Duyarlı yürekleri kutluyorum...
Az önce bir arkadaşım bu yazıyı okumamı istedi.Sayfanın her bir satırını okudum...İnsan olduğumdan utana,utana.Anne olduğumdan sıkıla-sıkıla...Hele de MÜSLÜMAN olduğuma isyan ede ede...Kahrolsun Türkiyenin kirli yüzü,kahrolsun Türkiyenin kirli elleri-bu akılalmaz aymazlık içerisinde bulunmuş vede bulunmak cüretinde olanları...BEN BAŞBAKAN OLUNCA...ALLAHA SÖZ VERİYORUM...TAKSİM MEYDANINDA DAR AĞACINA ASTIRACAĞIM...SALLANAN O LEŞ KARGALARI tüm ülkeye ibret olacaklar...Konu bana zaten yabancı deği.l Araştırmacı-Yazar kimliği taşıyorum.Türkiye'de vuku bulmakta olan her pislik muhakkak ulaşır bize.ALLAH bütün Peygamber'leri neden Arap ülkelerine göndermiş...En iğrenç dünyalı işte bu miilletlerden çıkıyor yani içi pis millete NEBİ ne yapsın...Dedim ya...TAKSİME DARAĞACI....
Sitenin Değerli Kalemlerinden Sevgili Yavuz Doğan'ın edindiği bir bilgiye göre : Google da çocuk pornosu arayan dünyadaki ilk sıradaki ülkeymişiz !!!
Eğer bunu arama motoruna yazıp arayanlar insan ise
* BEN, BANA İNSAN DENİLMESİNİ KABUL ETMİYORUM *
Uyum ! Yasaları adı altında her suç öyle suç olmaktan çıkarıldı ki... neredeyse dürüst yaşayan insanları ağır cezaya mahkum edecekler !! İnsan hayatında hiç mi suç işlemez diye ... okuyan olursa şimdi bu söze gülüyordur !
Bu gidişle çok değil, bir kaç ay... ya da yıl içinde ortam bu yöne doğru hızla gidiyor..
Çocuğa ya da büyüğe fark etmez...taciz ya da tecavüz edeni görsen de cezasını kessen !!
Suçludan daha fazla ceza almayı göze alacaksın..
Gerekçe şu : Kanunlar varken !!! Sen kim oluyorsun da ceza kesiyorsun..
Eyyyy % 47... bu yasaların çıkarılmasında biraz da sizlerin suçu var mı der siniz ?
Cevabı tahmin etmek zor değil : Ne alâkası var canım !!!
Rom@ntik tarafından 5/8/2008 12:17:16 AM zamanında düzenlenmiştir.
AHLAKIN AHLAKSIZLIĞI : Dr. Sigmund Freud' un eseridir bu kitap adı...Çok mutaasıp ;başörtülü ve bunu daha da arttırmaya çalışan bir zihniyet karşısındayız.Maskeli yaşamda gerçek yüzleri örtmekte kullanılan muhtelif modellerdeki örtünün dört duvar arasına girince insanların hangi bastırılmış duygularla yaşadığını keşke hipnoz yoluyla anlayabilmiş olsaydık...
Batı toplumlarında ise cinsel özgürlükte alabildiğine serbest olan avrupalı cinsel zevklerini farklı bir boyuta getirmiştir...
Kapitalizmin egemen olduğu yerlerde çocuk istismarı olacaktır..Çünkü dikkati çeken ilgi toplayan her şey META ' ya dönüştürülmektedir.
Bu sorunun çözümü için cinsel eğitim şarttır...
Yazarı kutlarım. Emeğe 10 puan
Bizim güzel insanlarımızın güzel ülkesi işte. Aynı şiir banada gelmişti. sayı bir milyonu bulduğu zaman porno siteleri kapatılacak diye. Güzel bir eylemdi . Bunlar bu ülkenin sızıları, bu ülkenin sancıları. çocuklarımız. yarınımız umudumuz.
Kör kültürlerin içinde devlet destekli yönlendirilen kanallarda daha çok önem taşıyacak sibel can'ın kalçaları ki, hak almak, insan olmak, çocuk olmak, ve bunları hayata geçirip. insanca yaşanan bir düzen istemek suç sayılacak. üstelik yandaşlarınıda bunlar komünist diye üzerimize saldıracak. ne zaman ki acı kendi bulduklarını zaman tadını duyacaklar. Köy ensititüleri komünistti insan yetiştirdiği kültür seviyesini yükseltmeye çalıştığı için. canına ot tıkadılar. Törelerimiz kültürümüzden üste gelir diye.
Bunlar ülkemizin halleri. O çocukları cinsiyet sömürüsü zihniyete sokanlara binlerce kere lanet olsun. Eğer insanım diyerek utanmadan bakan varsa onlara da
Gün geliyor ama bu devran bundan sonra böyle dönmeyecek bu da biline.
sevgilerimle kal dost, duyarlı yüreğine binlerce teşekkür, çocuklar oldu mu konu dayanamıyorum işte.
Bizim ülkemizde olmaz bizler örf adet ve geleneklerine bağlı Allah korkusu olan bir toplumuz derken bu ülkenin bu çocuk pornosu çocuk tecavüzleri, aile içi ensest ilişkilerde ilk sıralarda olması daha bir utanç kaynağı...
BU islam ülkelerinde olmaz anlamında değildi yapılan konuşmalarda hani en ufak olaylarda namus bekçisi kesilirler ya kızalrının flört ü yüzünden cinayet işlyenen ler var ya hani namus diye töre cinayeti adı altında canlara kıyanlar var ya hani Türkiye çocuk poronosunta net üzerinden en çok arama yapan ülke seçildiğinde verilen tepkiler var ya onlara istinaden mecazi olarak kulanılan bir cümley di yoksa ben güzel ve anlamlı gelenkler dışında örf adet olayını kabul edenlerden değilim en son avrupada bir babanın kızına yaptığı olaylar dan dolayı çalkalandı ki çok garip bir olaydı 7 çocuk olması özelıkle bir tek bizim ülkemizde yok tabi ki ama namus bu kadar ÖNEMLİ!! diye nara atanların yerı geldi mi sokakta el ele gezen sevgililere bile tacizde bulanların olduğu bir toplumda bunun ilk sıralarda yaşanıyor olması !!!!!!!
Ahlaki yoksunluğun bir ırk bir din bir felsefeyle ilişkisi olamaz. ahlaksızlık başlı başına incelenmesi gereken kendi içine dönük bir mesele.
böyle suya sabuna dokunan yazıları seviyorum sevgili şev. dikkat edilmesi gereken yegane konu bu meseleleri ele alırken belirli isimlere haketmediği halde ilişkilendirmemek ya da ilişkilendirmeye fırsat vermemek bana kalırsa.
aynı kıymette başka yazılarda görüşmek üzere inş.
saygımla...
eline emeğine yüreğine sağlik ğüzel yorunlar yapılmiş yazacak bir şey bulamadim
ınsanlik nereye doğru ğidiyor anne olmak çoçuk dünyaya ğetırmek deil bakacağimız kadar çoçuk
örf adet ve geleneklerine bağlı bir toplum deılıyız işimize nasil ğelirse geleneklerimizi öle kullaniyoruz.
Bizim ülkemizde olmaz bizler örf adet ve geleneklerine bağlı Allah korkusu olan bir toplumuz derken bu ülkenin bu çocuk pornosu çocuk tecavüzleri, aile içi ensest ilişkilerde ilk sıralarda olması daha bir utanç kaynağı...
Bir an için örf adet ve geleneklerine bağlı Allah korkusu olan bir toplumuz diyelim...
Ya öyle olmayan Avrupalılar?....onlarda niye bu suçlar bizde ki kadar çok değil...
Sevgiyle.
duydukça okudukça daha da midem bulanır oldu.pis nefislerini küçücük bedenlerde tatmin eden ve hayvan desem hayvan yerine bile konamayacak kadar aşağılık yaratıklar onlar.
daha bir kaç gün evelinde torunu yaşındaki kıza taciz le gündeme gelen tv lerde islam hakkında güya bilgiler veren Hüseyin üzmez i savunanlar çıktı.
neymiş efendim o kız artık ergen zamanına gelmiş.gönlü varsa islam a göre hiç bir sakıncası yok.
ve soruyorlar hocam 78 yaşında bir adamla 14 yaşındaki kız çocuğu nun ilişkisi normal mi?
evet islama göre gayet normal.bu adamın zina ile ilgili görüşlerini yazsak mide bulantısının sonu gelir kusarsınız.
bu ve bunun gibi adamlar dini kullanarak kadın kız evli bekar dul hatta bebek demez her şeyi yaparlar.ve onları dinleyen hoca diye takip edenlerde aynı şeyi yapmakta bir sakınca görmez.
yazın için teşekkür ederim.şiir i okumak cesaret işi.keşke okumasaydım da kafama sıksalardı.
'' * Mardin'de 13 yaşındaki N.Ç., aralarında kamu görevlilerinin de bulunduğu 28 kişinin tecavüzüne uğradı. 13 yaşındaki kız çocuğu onlarca kişiye pazarlandı. (Temmuz 2003)
* Adana'da 8 yaşından bu yana 13 kişinin tecavüzüne uğrayan 11 yaşındaki B.O. hamile kaldı. (Ocak 2004)
* Osmaniye'nin Kadirli ilçesinde yaşayan 14 yaşındaki A.A. karnının büyümesi üzerine doktora götürüldü. Hamile olduğu belirlenen çocuğa iki kişinin tecavüz ettiği ortaya çıktı. (Ocak 2004)
* Kartal'da öz kızının ırzına geçmeye kalkıştığı iddiasıyla yargılanan Hamit Yıldırım 9 yıl 4 ay 15 gün hapis cezasına çarptırıldı. (Ocak 2004)
* Avcılar'da 14 yaşındaki yeğenine tecavüz eden M.Z., komşuları tarafından yakalandı. (Ocak 2004)
* Balıkesir'de altı kişi, 14 yaşındaki Ş.H.'yi kaçırıp tecavüz ettiği iddiasıyla tutuklandı. (Ocak 2004)
* Konya'da 13 yaşındayken kaçırılan A.A., toplam 23 kişinin tecavüzüne uğradı. (Şubat 2004)
* İzmir'de annesi ve aynı evde kaldığı üç kişinin işkence yaptığı 17 aylık N.N.B.'nin, Adli Tıp'ta yapılan muayenesinde defalarca tecavüze uğradığı ortaya çıktı. (Ekim 2006) '' ( Radikal ''
Ben de çocuk istismarı ile gazeteden okuduğum sadece bir kaç örneği not düşeyim istedim !
Bir anne olarak bu tablodan utanıyorum !
Umarım bir gün ebeveynler olarak bu tür olaylara ne tanık olur ne de duyarız !
Seni bu duyarlı yazından dolayı kutluyorum benim can arkadaşım , sevgilerimle .......
Şiiri okudum. Yazıyı düşünecek hal kalmadı.
Öyle kasıldım ki oldum ağaçtan adam gibi.
Devlet korumasında ki çocukların ne anlaşılmaz acılara maruz kaldıklarını izledik. Güvenimiz kırıldı.
Rahşan Hanım güya bir çocuk için af çıkardı. Ve tekrar o canavarlar ne canlar yaktı. Ümütlermiz kırıldı.
Tabii böyle güvensizlikler oldukça namus adına cinayetler kovalıyor birbirini.
Ve insanların: Adaletsiz, büyük uçurumlarla farklı yaşam biçimleri her gün daha çok artırıyor bütün bu istismarları.
Yürekli kalemini kutlarım. Dilerim aydın yürekliler daha duyarlı olurlar. ve üç çocuk isteyenler var olan çocukların güvencede olması konusunda çaba harcarlar.
Tebrik eder, selamlar, saygılar sunarım.