- 513 Okunma
- 1 Yorum
- 0 Beğeni
İçimdeki Sen...
Ofiste sekreterlik olarak ilk günümdü.Bilgisayarı,telefonu ve klasörleri olan bir masaya oturdum.Ofis hem çalışanlarıyla hem de gelen gidenleriyle çok kalabalıktı.Telefonlar hiç susmuyordu,bilgisayar ve klasörler yardımıyla hepsine cevap verip yönlendirmeye çalışıyordum.
-Buyrun efendim
-Nasıl yardımcı olabilirim
-Sizi yetkili arkadaşıma aktarıyorum lütfen bekleyiniz
İşime ve ortama alışmam bir hafta gibi bir zamanımı almıştı.Neşemle herkesi neşelendirip şakalar yapmaya başlamıştık
Ofistekiler artık iyice tanımıştım.Ama ofis dışından olup hemen hemen her gün gelen biri vardı ki,o na olan zaafım her gün artıyordu.Geldiği saati takip etmeye başlamıştım.Sessizce gelip gölge gibi çıkıyordu.Dikkatim dağılıyordu O nu takip ederken,işlerine dikkatimi veremiyordum.Yalnızlığı seviyordu sanırım,tek oturur,sorulduğunda konuşur,çayını yudumlar, bazen de ofis dışında sigarasını içerdi.Hareketleri içimi kıpır kıpır ediyordu.Hiç kimse umurumda olmaksızın bakışlarım sevgimi hissettiriyordu sanırım ki bir zaman sonra ofise girerken bana bakıp gülümseyerek başıyla selam vermeye başladı.Ben de kendim bile duyamayacak kadar kısık sesle
-Hoş geldiniz
Diye tebessümle cevap veriyordum.
Ofiste gözlerim hep onu arayıp takip ediyordu.İnsanlarla konuşurken tebessümü içimi yakıyordu.Artık aşikar gözlerinin içine bakar olmuştum.SEVİYORDUM hem de canımı verecek kadar.
……..
Bir gün ofiste tadilat yapılmıştı.İşçilerin sıktığı köpük fazlalıklarının kurumuş olduğunu düşünerek temizlemeye kalkınca parmaklarına bulaşmıştı.Parmaklarını temizlemek için mutfağa geldiğinde ben de oradaydım.Heyecanlanmıştım.
-Cif var mı? Diye sordu.
-Var dedim
titrek ses tonuyla.Parmaklarını ovmaya başlamıştı ama nafile hiç işe yaramamıştı.Mutfaktan çıktı elinde gaz bidonuyla gelmişti.Onunla aynı işlemi tekrar yapıyordu.Ben sadece izliyordum,yanımdaydı çok yakınımda,nefesini hissedebiliyordum.Bir taraftan da işlem olumsuz olduğu için sesli düşünüyordu.Ben gülüyordum.Göz göze geldik.Gözlerimi hiç ayırmadan bakıyordum.Ani bir hareketle
-Verin lütfen elinizi
Dedin ve cevap vermesine fırsat vermeden elini tuttum.Eli ellerimde parmaklarını temizliyordum ve o an hiç bitmesin istiyordum.Elinin sıcaklığı nabzımı yükseltip kalp atışlarımı hızlandırmıştı
-Çok teşekkür ederim dedi
Mutfaktan çıkarken üzülmüştüm ama üzüntüm uzun sürmedi
-Bir gün seninle dertleşelim mi? Dedi
Dona kalmıştım
-Tabiiki neden olmasın dedim
………
Günlerden Çarşamba, izinli günümdü. Telefonum bilinmeyen bir numarayla aranmıştı.
-Efendim
Cemre hanımla mı görüşüyorum
-Buyrun efendim,ben kimle görüşüyorum
Aslında sesinden tanımıştım,zorla çıkıyordu cümleler ağzımdan.çok heyecanlıydım,ne diyeceğimi bilmeden bir müddet sustuk.
-Nerdesiniz? Dedi
-Dışarda işlerim vardı biraz,şu an bankadaym
-Ne zaman biter işiniz?
İşin ne önemi vardı ki,hiç düşünmeden
-Yarım saat içinde dedim
-Görüşebilir miyiz?
-Nerde
-Eda pastanesin de olur mu?
Dedim ve yerini tarif ettim.Geldi karşımda oturuyordu,sadece bana bakıyor ve benle konuşuyordu.Anlatıyordu ordan,burdan ve özel hayatından.Dinliyordum ama anlamıyordum sadece konuşan dudaklarının bükülüşünü ve ara sıra oluşan gülümsemesini seyrediyordum.İki saat çay içip muhabbet ederek ayrıldık.Ama ben bende değildim,ayaklarım yere basmıyordu sanki.Hep o nu ve gülümsemesini düşünüyordum.
………….
,Ofise bizlerden sonra gelip bizlerden önce ayrılırdı.Yine öyle ofisten çıktığı bir günde cep telefonuma bir mesaj geldi
-Müsaitseniz konuşalım mı?
-Neredesiniz?
-Ne zaman çıkıyorsunuz?
-Saat 19.30 da.ben sizi çıkışta ararım. Diyerek mesajlarımızı bitirdik.Çıkışta buluşup bir çay bahçesine gittik.Artık serbestçe konuşup şakalaşıp gülüşüyorduk.Konular ordan burdan gelişi güzeldi.sohbet alkol alma konusuna kadar gelmişti.O na
-Bir gün beraber içelim mi?
-Olabilir
-Ne zaman
-Seneye dedi ve kahkahayı patlattık.
………….
-Bu akşam içebilir miyiz?
-İşim yok,nerde içeceğiz
-Bizde
-Ok
-Tamam haberleşelim diye mesajlaştık.
İş çıkışı absolit,redbull,bira,meyve suyu ve meyve alarak eve geçtim.onları özenle buzluğa yerleştirip hazırlanmaya başladım.Üzerine sırt dekolteli önü tamamen fermuarlı mini bir elbise giydim.Yeşil lenslerimi takıp makyajımı tazeleyip sarı saçlarımı özenle tarayıp serbest bıraktım.Masayı da hazırlayıp beklemeye başladım.Dakikalar geçmek bilmiyordu ve telefonum çaldı
-Adres alabilir miyim?
-Tabiî ki deyip tarif ettim.
On dakika sonra kapının zili çaldı,kalbim yerinden çıkacakmış gibi atarken her yerim titriyordu.Aman Allah’ım sevdiğim geliyordu,bana benim için geliyordu,hem de evime.bu anlatılmaz bir duyguydu.Kapıyı açıp
-Hoş geldiniz dedim titrek bir sesle
-Hoş buldum dedi ve elini sıkıp yanaklarından öptüm.
Salonum Amerikan mutfaktı.Hazırlanmış olan mutfak masasına oturduk.Bardaklarımızı doldurdu,içiyorduk susarak konuşmadan ama gözlerim her söyleyeceğimi söylüyordu.Ayırmıyordum ayıramıyordum gözlerinden gözlerimi.Hafif hafif çalan müzik eşliğinde konuştuk ordan burdan ofisten.İkinci dublelerimiz bitmek üzereydi ki
-Koltuğa geçebilirmiyim? Diye izin istedi
-Tabiiki dedim hiç düşünmeden
Üçlü koltuğa geçerken sehpanın birini önüne çekip bardaklarımızı koydu ve öyle oturdu.Bende karşı koltuğa yerleştim. Gülüyorduk,ben neşeme neşe katan kadehlerimle kahkaha atıyordum.o da bana eşlik ediyordu neden olduğunu bilmeden.Bir ara yanına geçtim.Çok yakındım,teninin kokusunu hissedebiliyordum.Yok olacakmış hissiyle gözlerimi bile kırpamıyordum.Birden omuzlarımda iki el hissettim,beni kendine çekiyordu.Dudaklarımız birleşmişti,nefes bile almıyordum dakikalarca bu böyle devam etti.
O na
-Seni seviyorum
-Seni seviyorum
-Aşkım nefesim diye fısıldıyordum
Boynunu öpüyordum,aslında içime çekiyordum.Nefesimi geri vermek istemiyordum kokusu bende yok olacakmış hissiyle.
Hep
-Seni seviyorum
-Seni seviyorum diyordum.
Elbisemin fermuarını elleriyle açıyordu.Titriyordum.Sevdiğim insanın elleri bedenimdeydi.O benimdi sadece benim.Saatlerce sarıldık öpüştük,dans ettik hiç konuşmadan.
Zaman nasıl geçti anlayamadık.Sabah ezanını duyunca birbirimize bakıp güldük.Ama ayrılma zamanının geldiğini anlayınca yüzümüzü hüzün sardı.Kenetlendik son bir kez daha.Bana
-Hoşça kal dedi
-Güle güle dedim durgun ve hüzünlü
Kapıdan öperek uğurladım.İzinli günüm olduğundan o nu, onunla geçirdiğim zamanı,yaşananları düşünerek uykuya daldım.
Ayşe Gönül (İçimdeki sen)
YORUMLAR
selam pazar ğünümü burda benı geçmişime göturen bır yazıyı okurken buldum insan bazen kendını oyle yannız hissedebılırkı selam verecek birilerini ararken bulur benlıgınde gecmıs ğüzel gunlerin anılarıyle boguşurken bulabılır kendını gecmısndedekı izler oylesıne hayatınave ruhuna işlemıstirkı istesede bunlardan kurtulamaz belkıde kusursuz bır araysın içinde olmasının bır sonucu olmasıdır buda kalbınızde kı boşlukve hayattakı aşk için yapılması gereklılı bır lıste gıbı uzayıp gıden istekler insanın o masum ruhunu teslım almıstır hayaller ne kadar guçlu olursa isteklerınızn gerçekleşme olasılıgı okadar yuklelır kalbınızın beyez bır kağıt kadar temız oldunu tahmın edıyorum hoşca kalın şiirlere bakmanızı tavsıye edebılırmıyım naçizhane