- 651 Okunma
- 0 Yorum
- 1 Beğeni
ŞIMARIK İLE KONUŞMALAR (5)
Dr. İbrahim KARAER
Yaz sezonu başladı. Yazlıkçılar Akdeniz Tatil Sitesine geri döndü. Havuz başı ve sosyal tesis şenlendi. Her tarafta insan sesi var. Çocukların neşeli çığlıkları yeri göğü inletiyor. Bana rağbet arttı. Sabah kahvaltısına Mahmut ağabeye gidiyorum. Mahmut ağabey bana beyaz peynir ikram ediyor. Laz Mustafa amcanın torunları Yusuf ve Bünyamin beni yumurtanın sarısı ile besliyor. Kaptan amca ve Alaaddin ağabey mama ikramına devam ediyorlar.
Birkaç gün önce İsmet amcanın torunları İbrahim, Meryem ve Emir geldiler. Fotoğrafımı çektiler. Beni sevdiler. Geçen sene bana yaklaşmaya korkan Meryem, beni okşadı, hatırımı sordu. Laz Mustafa amcanın torunları üzerime çok geliyor. Araya mesafe koymak istiyorum. Fakat anlamıyorlar. Ben büyüdüm, genç kız oldum. Gençlerle diyalog kurmak istiyorum. Hamiyet ablayı, Sevil ablayı, Hakan ağabeyi dört gözle bekliyorum.
Dün akşam Hamiyet ablanın evinde ışık gördüm. Hamiyet abla! Hamiyet abla! diye çağırdım. Beni duymadı. Ben de ısrarla Hamiyet abla! diye çağırdım. Hamiyet abla kapıyı açtı. Hasretle kucağına atladım. Sevgi gösterilerinde bulundum. Hamiyet abla ve eşi Haluk enişte çok memnun oldular. Beni sevip okşadılar. Hamiyet ablanın yakınında olmak hoşuma gidiyor. Haluk enişte de beni çok seviyor.
Geçen sezon beni terk edip giden herkesi affettim. “Yazlık” denilen mekan, böyle vefasız insanların yaşadığı bir yermiş. Burada, vefa ve vefasızlığı aynı anda yaşadım. Ben herkese dostça davranıyorum. Herkes de bana sevgi gösteriyor. Nejat amcanın bahçesi dahil her yere girip çıkıyorum. Havuz başında, sosyal tesiste yatıp yuvarlanıyorum. Gönül abla bahçeye girme yasağını kaldırmadı. İbrahim amca ile dışarıda görüşüyorum.
8 Temmuz günü site yönetiminin yıllık toplantısı yapıldı. Sitede bulunan herkes toplantıya katıldı. Her gelen benim hatırımı sordu. Divan heyetinin oturduğu masanın önüne yatıp uzandım. Gece uykusuz kalmıştım. Biraz uyumak istedim. Koca koca adamlar, çok gürültü yaptılar. Bir ara kavga çıkacak diye korktum. Sonunda el sıkışıp ayrıldılar.
Nihayet Hasan ağabeyler geldi. Hasan ağabeyin ailesini arabadan inerken karşıladım. Onları çok özlemiştim. Sevgi gösterimiz kısa sürdü. Araya başkaları girdi. Hasan ağabey bana samimi davrandı. Sevil abla her zaman olduğu gibi bana sevgiyle yaklaştı. Evin hanımı Sibel abla araya mesafe koydu. Bahçeye girmeme, balkona çıkmama müsaade etmedi. Nerede geçen yıl ki muhabbet. İnsanlar çok değişmiş. Hem benden hoşlanıyorlar, hem araya mesafe koyuyorlar. Böyle sevgi olmaz ki.
Ben de kafama göre takılmaya başladım. İkram yapılan, sevgi gösterilen yere gidiyorum. Bana değer vermeyeni, ben de adam yerine koymuyorum. Şimdilik Kaptan amca, Alaaddin ağabey, Hamiyet abla, havuz başı, sosyal tesis arasında gidip geliyorum. Hasan ağabey beni eve davet ederse, oraya da giderim. Balkona çıkmama müsaade etmeyenin evine gitmem. Ben sokak köpeği değilim. Ben kraliçeyim.
Dr. İbrahim KARAER
DİDİM/5 Temmuz 2012
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.