KİTAP
MÜZİK
ATÖLYE
- 958 Okunma
- 2 Yorum
- 0 Beğeni
SURİYE İSYAN BASTIRMA HAREKÂTI VE OSMANLI DEVLETİ İSYAN BASTIRMA HAREKÂTLARI:
SURİYE İSYAN BASTIRMA HAREKÂTI VE OSMANLI DEVLETİ İSYAN BASTIRMA HAREKÂTLARI:
Suriye devlet başkanı Beşir Esad demokrasi getirme çok partili hayata geçiş yeniliklerine girişti. Muhalif bu grup seçim sonuçlarını kabul etmeyip Suriye yönetimi Baas Yönetimi ve Beşir Esad yönetimi Saddam Hüseyin, Kaddafi gibi yok edilmedikçe demokrasiyi ve demokratik reformları kabul etmeyeceklerini Batılı devletlerin kendilerini Irak’ta olduğu gibi yardım edeceğini düşünerek isyan harekâtını başlattı.
Suriye Devleti Osmanlı Devleti’nin Celali İsyanlarını bastırma harekâtlarında olduğu gibi bir askeri strateji ile harekâta başlamadı. Baba Hafız Esad’ın askeri stratejilerini uygulamadı. Yine 1925 yılında Atatürk ve İsmet İnönü’nün Güneydoğu Anadolu’daki gibi isyan bastırma metodunu uygulamadı. İsyancılarının bir kısmının ölmesi ile isyanın kendiliğinden biteceği varsayıldı.
Osmanlı Devleti isyanları bastırmak için Murat Paşa’yı görevlendirdi. Sonunda Osmanlı Devleti, Celali İsyancılarını kesin olarak ortadan kaldırmaya karar verdi. Sadrazam Kuyucu Murat Paşa büyük bir orduyla 1606’da Anadolu’ya geçti. 1610 yılına kadar isyancı Celalileri ve adamlarını acımasızca öldürerek cesetlerini açtırdığı kuyulara doldurttu. Bu dönemde öldürttüğü insan sayısının 65 bin civarında olduğu rivayet edilir. 1581 yılında Bolu ve Gerede’de Köroğlu ile başlayan Celali İsyanlarını bastırma savaşları 1658 yılına kadar Tımar Sistemini ve Tımarlı Sipahileri kaldırıncaya kadar sürdü. Anadolu Müslüman halkını Yörük hayatına mahkum etti.
Osmanlı Devşirme ordusu bugünkü Suriye ordusunun elindeki otomatik silahlara bombalara sahip değilken 4 yılda Suriye ölen insan sayısından 6 kat daha fazla insan öldürmüştü. Suriye Devleti, Osmanlı Devleti’nin öldürdüğü insan sayısının henüz altıda birini öldürmedi. Osmanlı isyan bastırma harekâtlarını yere göğe sığdıramayanlar Suriye Devleti’nin muhaliflerini demokrasiyi çok partili sistemi getirmeye çalışan Beşir Esad yönetimi ve Suriye Devleti yıkılıncaya kadar isyancıları destekleyelim düşüncesinde midir?
Tüm demokrasilerde cumhurbaşkanlığı süresi zaten sınırlıdır. Demokrasinin işlemesi durumunda Beşşar El-Esad’ın görevi, görev süresi dolunca bitecekti. Hangi akla hizmet ederek çok partili demokrasiyi getirmek isteyen bir lidere karşı savaş açarlar ve isyancıları destek talebinde bulunurlar? İsyancılar insan öldürmüyor, zulüm işkence yapmıyor denir. İsyancıların öldürdüğü insan sayısı ne kadar ölen insanların ne kadarı Suriye Baas Partisi taraftarı yayınlanmıyor.
İnsanları öldüren isyancılar neden katil olarak görülmüyor alkışlanıyor silahlandırılıyor?Neden batılı devletler isyancıları terörist, demokrasi düşmanı olarak görüyor. Türkiye, Dünya’da Batılı devletlerce terörist listesine, antidemokratik rejim taraftarları listesine alınmış insanları destekleyen ülke konumuna düşürülmemelidir.
Atatürk ölmüştür ama Atatürkçülük bakidir. Beşşar El-Esad’ın naçiz vücudu elbet bir gün toprak olacaktır. Hafız El-Esadcılık ise baki kalacaktır.
Velid El Muallim, John Kerry’ye "Dünya’da hiç kimse Suriye liderinin meşruiyetini bitirme hakkına sahip değil.” dedi.
BM GENEL SEKRETERİ BAN Kİ MOON: Suriye Devlet Başkanı Beşşar Esad’ın geleceğine Suriye halkı karar verecektir.
İnsanlar demokratik rejimle insan hak ve hürriyetlerine kavuşur.
Abdullah Bedeloğlu
YORUMLAR
Ben bir şey anlamadım.Bugün bile Esad denen kansıza diyorlar ki; ''Gel istifa et,seçime git'' adam bunu kabul etmiyor.Dün barış görüşmelerine dahi giderken,muhaliflerin üzerine bomba yağdırıp,çocukları öldürüp öyle gidiyor.Esad bir teröristtir!Çocuk katili ve karaktersizin tekidir.Siz bu yazınızla Esad denen kansıza destek çıkmış gibisiniz.Üzüldüm...
Her ne olursa olsun, hiçbir kutsal kitapta, hiçbir ideolojide ÇOCUK ASMAK yazmaz.Yazmamalı...
Osmanlı İmparatorluğu ile ,Suriye'de basit bir devlet liderini karşılaştırmışsınız siz bir biri ile.Zaten bu tamamen yanlış.Suriye kim? Esad daha düne kadar terör örgütüne dstek verip silahlandırmıyor muydu?Ne çabuk unutuldu bunlar.Kürt bile olmayan çapulcular suriyeden sızıp karakollarımıza saldırıp Suriye'ye geri çekiliyorlardı.
Rivayetlerle konuşmayın.Bugün ecdadınızı soykırım ile suçluyorsunuz burada.İnsanları öldürüp kuyulara gömmek,toplu mezarlar yaratmak Osmanlı İmparatorluğu gibi İslamın bayrağını ve halifeliğini taşıyan ecdadımıza hakarettir.
Dünya gündemine düşen fotoğraflardan ya haberiniz olmadı,yada bir kalp taşımıyorsunuz.
abdullahbedeloğlu
Ali Koç
Benim meselem bu değil.Sizin yazınızın bir bölümünü kaldıralım oraya direk ''Osmanlı imparatorluğu soykırım yapmıştır'' yazalım, hiç sırıtmaz .Bu sadece benim dile getirmem demek değil,sizin yazdıklarınızdan söz ediyorum kendim yeni bir şey üretmiyorum. Kendi tarihine düşman ve aşağılayan bizim kadar vefasız bir millet daha bulamazsınız, bu da ayrı bir boyut..
Siz bu yazıda, günün gerçeklerinden, politik durumlardan bahsetmişsiniz. Ben de diyorum ki, hiçbir ideoliji,hiçbir isyan;bir çocuğu asmayı,parçalamayı gerektirmez. Bu yapılıyorsa şayet burada siz bir yönetimden söz edemezsiniz.Ülke terörizmidir bugün suriye de esadın yaptığı ve bunun savunulacak, arka çıkılacak bir tarafı yok. Esad bir diktatördür,bir katildir.Siz önce bunun bir ayrımını yapın veya kabullenin.
Sizin bu yazınızı yıllar sonra biri okusa, ve bu günlerden haberi olmasa, Esad'ı kahraman zannedecek. İşte tarih böyle böyle yazıldı zamanında. Şimdi bize okutulan tarih te ,sözde prof. anlattıkları da budur.
İşin insani boyutu var.Osmanlı İmparatorluğu bugün suriyede esad denen adamın yaptıklarını yapsaydı,yüzyıllarca hüküm sürdürebilir miydi? Var mı böyle bir şey.Tarihten önce kendi içerisinde yargılamalı insan geçmişini. Yüzyıllarca hükmedebilmişse bir imparatorluk yer yüzüne,orada sadece adil bir yönetimden söz edebilirsiniz,gerisi uydurmadır.
Herkes elini vicdanına koysun ve düşünsün.bugün orada sılan çocuk içimizden birinin olsaydı,politikadan ve yönetim anlayışından söz edebilir miydi?
abdullahbedeloğlu
Ali Koç
Konuyu nereden nereye getirdin gerçekten şaşırdım. Ben ne diyorum, sen ne diyorsun. Mesele insanlık ve benim yazdığım her şeyin özeti şu cümle ''Hiçbir ideoloji, hiçbir savunma hakkı bir çocuğu asmayı gerektirmez'' bu yüzden eleştirdim yazını. Bunu bile anlayamamışsın halen kalkmış bana bilmişlik taslıyorsun burada. O kendini tarihçi zanneden budalalar, birini bir gün hain,diğer gün kahrmaman ilan eden! Adının önüne bir unvan alıp önüne gelene bilmişlik taslayan,halbuki hiçbir bilgisini sağlam bir kaynağa dayandıramayan...Sözde tarihçilerin yazdıklarıyla ilgilenmiyorum bu zamanda.
Senin ne yazdığından haberin bile yok,bilmiyorsun ne yazdığını.Üç beş kaynaktan üç beş satır toplayıp buraya yazmışsın sadece o kadar.Cevap vermem bile lüzumsuz artık...
abdullahbedeloğlu
Ali Koç
Üstad Necip Fazıl'ın güzel bir sözü var;
''Ey bir aileye bile hükmedemeyen ilerici
Üç kıtaya, yedi denize hükmeden ecdadın mı gerici ''
Son kez söylüyorum; Hiçbir ideoloji,yönetim ve bağımsızlık asılan bir çocuktan daha değerli olamaz.Çocukların kanı üzerinden edebiyat yapmak ta insani bir durum değil...
Kolay gelsin
