- 928 Okunma
- 0 Yorum
- 0 Beğeni
KIYIDA YAŞARSIN RÜYANA TAPARSIN!
“İnsanlardan öylesi de vardır ki, Allah’a kıyıdan kenardan kulluk eder. Eğer kendisine bir hayır dokunursa gönlü onunla hoş olur. Şayet başına bir kötülük gelirse gerisin geri (küfre) dönüverir. O dünyayı da kaybetmiştir, ahireti de. İşte bu apaçık ziyanın ta kendisidir.”Hac:11
Kıyıdan kenardan bir şeyleri kapma peşindesin, kaçak dövüşten hep zevk alır, gerçek hayatla yüzleşmekten korkarsın. Talan olsa yaşam, sen hala zevklerini doyurma derdindesin, olurda bir gün umulmadık bir çağrıyla karışlaşınca, gerisin geri dönüverir kaçarsın. Nedir bu yaptıkların sen bir şey anlamakta mısın? Zevklerin doruğunda kalmayı arzular, meleklerin kanatlarıyla serinlemeyi de ihmal etmezsin…
Gönül sohbetlerini arzulasan da, kıyıda dolaşmak tercihin, denize yuvarlandığında, ne sohbet kalır hafızanda ne de gönül sohbetlerde…
Bilmez misin emeğinin karşılığı vardır insana, peki neden hep kenarda gezinip, aslan payına sahip olmak var aklında… Kıyıda ıslık çalarak aradığın hayat, başka tarafta seni mehter marşıyla karşılamayacak sanırım bundan haberdarsın…
Kıyıda yürürken bir karpuz kabuğu bulduğunda onunla oyalanırsın, bir başkası kabuğa göz diktiğinde avazın çıktığı kadar bağırırsın… Peki, sorarım sana denize girmek değilse derdin, neden orada avunursun? Ya denize dalıp yüzeceksin, ya da karaya gelip adam gibi yorulacaksın…
Bırak şu ucundan ucundan tutmayı da, burada mısın yoksa havanda mısın, bir bilelim sen kimin yanındasın… Hıh diyerek, hayatın odağında sen olmak istersin, peki sorarım sana odunu kırmak için baltayı sallayan adama hangi makamı takdir edersin…
Sen işini çok iyi bilirsin, işi iyi bileceksin ama yükün altına hiç girmeyeceksin felsefesiyle hep yaşar gidersin… Bil ama yaşama anlayışının önderi ve temsilcisi şeytanla ne zamandan beri bir sözleşme yaptın? Bilelim de yerini ona göre dil dökelim, Yoksa o kıyıdan seni çekelim derken kıyıya bize dar edersin…
Suyu çok severiz, hayatın su olduğunu çok iyi biliriz, ancak sulandırılmış bir hayattan kaçarken, suyun kıyısında gezmekten nedir bu çektiğimiz… Aklımıza gelince Allah deriz, diğer zamanlarda, yallah şoför yallah der, gazı köküne kadar tepikleriz…
Aklı karışıklıklar için bir kılavuzdan yoksun kalınca, nerede bu Allah hiç halımızı görmüyor mu diye yırtınır kendimizden geçeriz; elimize bir imkân geçerse keyfimizden horon tepinir, tozu dumana kadar kimseye ey vallah demeden gecelere karışır kaybolup gideriz…
Nedir senin bu halin, kıyılardan ve kenarlardan içeriye girmeyi hiç düşünmezsin, hoşuna giden bir çayır olunca sınırları ihlal eder hemen dalarsın, gökyüzünde bir kara bulut gördüğünde, tazı gibi koşar ardından gelen avcılara fırsat tanımazsın…
Yandan yandan, haydi gülüm yandan diye mırıldanır, fırsatını yakalarsan, bas gaza kaptan bas gaza derken ikinci parça hemen devreye girer, yallah şoför yallah, kendinden geçmiş ve trans ayarları gayet iyi bu senin halin ne olacak böyle?
Yakalarsan devşirirsin, kaçırırsan namertsin, nankörlükte hep önde gidensin, yılmaz bir çıkarcı, bitkin bir Müslümansın…
Ne hikmetse sen hep hedefi on ikiden vuransın…
Ne kaybettiğini hiç düşünmezsin, acaba bu gün bizim kasaya ne girmiş diye dakikada bir hesaplarını yapmakta gecikmezsin, o güne dair hesapların tutmazsa serseri mayın gibi patlarsın… Be hey ahmak adam senin dünyan dağılmış, ahretin yalan olmuş, bu apaçık ziyanda ticaretin neresindesin…
Senin için imtihanların olacağının hiç hesabını yapmazsın, seçilmiş bir kul olduğuna inanır, dünyalıkların en alasına layık olduğuna inanırsın… Layık olduğuna inandıkların elinden giderse, hemen azgınlık sendromuna girer, hiçbir tabipten fayda bulamazsın…
Kıyıdan kenardan Allah’a dönersin, serden vazgeçer, dünyayı terk etmezsin, Cennetül-muallâ’da yerim hazır diye beklersin…
Hamurunda mı var bu döneklik senin… Hamurun çamur, içinde var bir mendebur, alır götürür o gurur, sonunda seni kavurur, bir kıya durdurur, med cezir gibi bir oyana bir buyana harman gibi savurur…
Bak çok sulandı hamur, bu hamurla Rahman’ın huzurunda nasıl durulur; tüm odunlar yansa bu hamur ancak o zaman kurur… Sormazlar mı adama be hey ahmak, Rahman’la yaptığın antlaşma bumu dur?
Sen nesin be adam, kıyıda dolaşmayı bırak, yürekten Allah’a yönelmeye bak, hamurun olsa da çamur, özünde var ilahi bir sürur, ondan hesapların çok çetin olur…
Dünya ve ahretin ziyan olmadan, kıyıdan uzaklaş, yüreğini hoş kılan Allah’a yaklaş; sulandırılmış bir dinle eğlenmeyi bırak, yoksa bak sonun harap olacak…
SOSYOLOG-EROL KEKEÇ
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.