- 672 Okunma
- 0 Yorum
- 0 Beğeni
Suskun Kalabalıkların Demokrasisi
Siyasi demokrasi; halkların politik kamburuna binen derme çatma ideolojilerin ilahi söylemi! Kiralık kalemler katakül’li yen edebiyat sürerek aç dillere, bal tat veriyorsa ülke emin ellerde zırvasını bir peygamber fetvasına dönüştürür. Demokrasi kendi içinde yaşadığı düzen şekillendirme kaygısını kitlesel teslimiyet sendromuyla faşizme servis etmiştir. Faşizm emperyalist sorumlulukların yarattığı bir umut kırma rejimidir. İnsanların yarına dair müstesna stratejilerinin manevi doğumu’nu kürtajla alt edip doğanlar acı çeker adlı rimelle göz boyayan bir baskı erotizmidir. İnanarak söylenen özgürlük teorisi, uygulandığında demokrasinin yapısına inşa edilen bir fetişizimdir.
Çünkü; demokrasiyi siyasetin içinden alıp kavram olmaktan kurtaran yürüyüşte, en çok ayaklar sevilir. Kadın tacirlerinin demokrasi algısıyla, hayat kadınlarının demokrasi mod’u nasıl birbirinden ince bir mahremiyet kıvrımıyla ayrılıyorsa, siyasi demokrasi ve halkların hür demokrasi metodu ve maneviyatıda bir o kadar ayrıdır.
Feodalizmin bilinçsiz itaat’e zorladığı sistem; tanrıların bile sorgulanmasını oluşturacak sosyolojik unsurları ancak suskun kalabalıkların tıknaz vurdumduymazlıklarıyla yenebilir.
Bilinçli olmak gerçekleşmiş hadiselerin yasaya dökülüşünü ezberlemek değildir, bilinçli olmak; yasaya dökülmeyen yüzlerce demokratik hakkın ifşa edilmesinden ibarettir.
Hükümdarların paradoskları işçi sınıfının paradigmasında şeytani bir kelimedir. Aç kursakların masum şerbetidir demokrasi; en olunmaz zamanda tabuta dik girebilme iradesidir. Ölmekte demokratik bir haktır ve intihar serbesttir ama bu baskı sirkülasyonunda çarkı döndüren eylemsizliğin pervanesinde traş olmak geleceğimizle ilgili tepkisel bir kehanettir. Cinayet postundan kürklerine burjuva süsü veren materyal ağalar, yalnızca yanlı aydınların ön yargılı fikirlerinde sınıflandırılmış tek yönlü eşcinsellerdir. Çift yönlü eşcinseller birbirlerini, tek yönlüler kendileri becerir. Ve özgürlükle ancak çok yönlü düşünebilen idealistler sevişebilir.
Demokrasinin bedenindeki o güzel teoriyi uygulayarak hissedin teninizde. Ve yenilikler bir dokunuş gibidir, hissedildikçe devleşir.
Gökhan Gök
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.