- 1157 Okunma
- 0 Yorum
- 0 Beğeni
DOST ELİ
DOST ELİ
Hayatta en zor olan ne ölümcül bir hasta olmak, ne de bizzat ölmektir! Hayatta en zor olan; sen ölümcül bir hastalıkla karşı karşıyayken elini sıkı sıkıya saracak, ellerini avuçlarında terletecek bir el olmayışı ve ölüme giderken başını göğsüne eğerek iki damla yaş akıtacak bir dostunun olmayışıdır.
Peki bütün bu dostluklara engel olansebepler nelerdir? Dostluklardan beklentilerimiz nelerdir? Ya da biz bir başkası için ne kadar dost olabilmişiz? Sorgusunu yapaz, dostluğu hep karşıdan bekleriz!
Oysa ki dostluklar karşılık beklemez, dostluklar menfaatçi değil, dostluklar o da yapsın demez, dostluklar tamamen çıkarsız ve de egosuzdur!
Dostluk; "Dostunuzun parmağı sızladığında, sizin yüreğiniz sızlıyorsa, siz dostsunuz."
Dostluk; "Gecenin bilmem kaçı? Siz sıcacık yatağınızda tatlı bir ruyanın bir yerindeyken, çalan telefon sesine, allah kahretsin gecenin bu saatinde hangi densizdir yine demeden, ilk aklınıza gelen ya dostumdur herhalde ya zor durumdaysa? İnşallah sıkıntısı yoktur demektir."
Unutmayın ki, yaşam; engelleri olan, düzlükleri, yokuşu, deresi, tepesi kıldan köprüsü olan bir zaman sürecidir. Bu zaman sürecinde her engeli aşabilir, her yokuşu çıkabilir, her derede paçaları sıvar yorulursunuz! Tökezler düşer yine ayağa kalkarak, toparlanırsınız. Ama yine de yola devam etmek, hedefe ulaşmak istersiniz. Zaman gelir karşınıza uçurumlar, yarlar çıkıverir bir anda eyvah dersiniz! O uçurumların, yarların üstünde uzayıp giden ince mi ince, kaygan mı kaygan, dar mı dar bir köprü! Geçmek istersiniz uzayıp giden kıldan yapılmış bu köprüden. Üstelik tutunacak ne bir korkuluğu vardır, ne de yürümek için uygundur!
Kara kara düşünür durursunuz, ne yapacağım, hedefe nasıl ulaşacağım diye! Kader ağlarını örmüş bir kere dersiniz ve siz yol ayrımındasınız artık. Ya bu köprüyü geçecek arzu ettiğiniz hedefe ulaşacaksınız, ya da çaresizce oturup bekleyerek umutlarınızdan hayallerinizden vazgeçeceksiniz! Tam da bu noktada; ellerinizi kavrayacak, size yol gösterecek, fikirleriyle destek verecek bir kılavuza, bir arkadaşa bir dosta ihtiyacınız olur. Elinizi sımsıkı kavrayacak, korkma ben buradayım. Düşersen ben de seninle düşerim diyebilecek bir dosta!
Sonrasında sadece size uzatılan ele güven duymak kalır. Ya bu eli siz de sıkı sıkıya kavrar, güvenle uzayıp giden kıl köprüden geçer amaçladığınız hedefe ulaşırsınız. Ya da en zor olanı seçersiniz. (Yalnızlığı.)
Dilerim yaşamlarınızda ikincisini tercih etmez, dilerim güvenebileceğiniz ve o güvenle sıkı sıkıya tutabileceğiniz elden asla mahrum kalmazsınız! Çünkü herkesin böyle bir ele ihtiyacı var!
Ben kendimi istisna olarak adlettiğimi düşünmeyin lütfen, çümkü buna sizin olduğu kadar benim de ihtiyacım var! Bu yüzden yaşamı çok seviyor ve "Ahde vefalı dostlarla birlikte hedefe ulaşmak istiyorum…
“YAŞAMSAL OLUMLAMALAR” Kitabımdan bir pasaj
Efkan ÖTGÜN
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.