Son 12 Saat...
Okuduğunuz yazı Günün Yazısı olarak seçilmiştir.
Bilseydim ölüme az kalmış...Mesela bilseydim 12 saat var sadece...Ne yapardım?Ne yapılırdı ki?
Artık çok geçtir tövbe etmek için...Son sözler söylenmiştir zaten...12 saat olsa da ölüme daha...
O an yapılabilecek en iyi şey herkesle helalleşmek olurdu herhalde...Herkesle helalleştikten sonra tekrar sarılırdım telefona kırdığım herkesten bir daha hellalik isterdim...Ve bakardım saatime 9 saat kalmış...Ne kadar çok insan varmış meğer hayatımda ve ne kadar çok kırmışım ki onları daha dün yüklediğim kontörüm bitmek üzere...
Son kez geçerdim bilgisayarımın başına...Son kez kontrol ederdim e-postalarımı,son kez gülerdim arkadaşlarımın gönderdiği saçma maillere...Son kez silerdim onları...Ve saatime bakardım 8 saat kalmış...
Sevdiğim kızı arardım sevdiğimi söylerdim ona,onu çok sevdiğimi hem de...Muhtemelen reddedecektir beni ama olsun...Saatim 7 saat kaldı diyor ne de olsa, ne gam şu saatten sonra sevilmesem de...
En yakın dostlarımı arardım son kez Pirinçhan’a gidelim derdim...Orada gözlememi yerdim son kez ardından da filiz çayımı içerdim..."Herkese benden içecek" derdim hem...Bakardım saatime sonra ordan aceleyle ayrılırken; 4 saat kalmış...
Son kez teyzemi ödemeli arardım kontörüm kalmadığı için,derdim "Nerdeysen çık gel,acele, sanırım yardımına ihtiyacım var..."Mahfel’e çağırırdım onu...Yağmur altında dışarıda otururduk son kez,son kez dondurma yerdik sonra...Son kez borç isterdim ondan, kontör almak için...Daha aramam gereken bir kaç yer var,vermem gereken bir kaç son saniye tavsiyesi...İlk defa söz vermezdim teyzeme geri ödeyeceğime dair...Son kez sarılırdım ona,sevmediğini bile bile...Ve saatime bakarım 2 saat 27 dakikam var...
Ve eğer bilseydim 2 saat sonra öleceğimi babama söz verirdim bir daha onu üzmemek için...Anneme söz verirdim bundan sonra hiçbir dersimi kaçırmayacağım diye,son kez öperdim onu…Sonra gider son kez öperdim elini ilkokul öğretmenimin...Bana akıllı olmayı öğreten lise öğretmenimi görürdüm son kez ve son kez akıl isterdim ondan...Son kez aklıma takılan en büyük soruyu sorardım bilgisine sonsuz güvendiğim Emirhan’daki hocama..."Hocam son bir sorum var” derdim. “Söz bir daha rahatsız etmeyeceğim...Eğer bilseydiniz ki öleceksiniz ve eğer bilseydiniz ki sadece 12 saatiniz kalmış ne yapardınız?Ne yapardı peki Barbara?Ya Anastacia ne yapardı bilseydi?"...Alırdım eminim cevabımı meraklı bakışlar altında...Ve sonra bakardım saatime sadece yarım saat kalmış...
Son yarım saat...Son yazıya başlamak için yeterli bir zaman...Bitmeyecek olan son yazımı yazamaya başlardım altında da notla..."Bunu kim olursa olsun bitirsin...Tek şartım kendime güvenen biri yazsın...Benim kendisine güvenebileceğim sonsuzlukta kendine güvenen...Aman dikkat edin de hayat gibi bitmesin;dikkat edin benim gibi bitmesin..."
İlk paragrafı yazar,bırakırdım ve ölürdüm yanımda benden ayrılmayan kalemim ve dosyamla...Kelime-i Şahadet’in dilimde olmasını umarak son saniyemde...
Alperen AK
02,05,2008
YORUMLAR
Bir ömrün 12 saate sığıdırılma var sayımından yola çıkarak yapılan bir iç muhasbeye şahit olduk. Bu süre içinde yapılması gerek çok güzel işler sıralanmış. Öyleki her birisi ders alınacak birer öğut gibi etkileyici ve böyle bir durumda mutlaka yapılması gereken işler. Bence düşünce süzgeçinizden geçen bu güzel insani ilişkileri hayatımızın son 12 saatinde değilde normal hayatımızın devam ettiği müddetçe hep tekrarlayalım ki yaşantımızdan zevk alalım diyorum. Selam sevgi ve saygılarımla..
Düşündürücü ve ölüm gerçeğini hatırlatan satırlar...
İnsan ben olsam neler yapardım diye düşünmeden edemiyor...
Birde şunu düşündüm ne mutlu ki arayabileceğimiz ne çok insan varmış ya onlarda olmasaydı ölüyorsunuz ve arayacak ne dost ne sevgili ne akraba ne arkadaş kimse yok ne kötü olurdu...
Yüreğinize sağlık...
Kaleminiz daim olsun...
Günün yazısının anlamı yüzünden sizi kutlarım.
Bu hesaplaşmayı yada tefekkürü hasta olduğumuzda çok yaparız değil mi ? Sonrada unuturuz...
Hiç birimizin yaşamak için saat garantisi yok...
zaten aceleci bir tarafım var, son saatler beni gerer, o yüzdende huyumu bildiğim için hiç bir işimi son saatlere bırakmam, şükür ki ...
Tekrar kutlarım yüreğinizi.
Bunları söyleyerek bunların değerini şu an yaşarken anlatmak istemişsiniz... Harika bir yazı olmuş kıskandım doğrusu. Ya da gıpta ettim diyeyim. kıskançlıkta karşıdakinin başarısızlığını istemek vardır. Keşke ben de böyle bir yazı yazsaydım, bunları düşünseydim dedim kendi kendime.
Sevgili Hattat elimden gelse şu yazıyı günün yazısı yapardım, ama heyhat! Elimden geleni yapabiliyorum sadece.
Çok,çok, çok güzel bir yazı...
Seçtiklerimdesiniz...
Saygılarımla...