- 626 Okunma
- 0 Yorum
- 0 Beğeni
Kazanan kim olçak doğru mu, eğri mi?
Sokrates arkadaşı Glaukon ile oturmuş doğruluk ve eğrilik üzerine tartışıyorlardı.
Glaukon, sokratese;
sözlerimde bir kabalık görürsen, unutma ki konuşan ben değilim. Eğriliği doğruluktan üstün görenlerin adına konuşuyorum…
Doğru adam, anlattığım adamsa, dayak yiyecek, işkence görecek, zincire vurulacak, gözlerine mil çekilecek, sonunda da kazıkta can verecek. Öyleyse doğru olmak değil doğru görünmek gerek.
Eğri adam doğru görünmekle devlette söz sahibi olur. Dilediği aileden kız alır, kızlarını dilediğine verir, gözüne kestirdiği ile dost olur, ortak olur. Her işi kendi tarafına yorar çünkü haksızlık etmekten çekinmez, kendi işlerinde veya devlet işlerinde biriyle takıştı mı, üstün gelir; bu tür insanlar kazanç sağlar zenginleşir, dostlarına iyilik düşmanlarına da kötülük edebilir. Tanrıların adını ağızlarından hiç düşürmezler, hatta onlara kurban ve adaklar keserler…
Doğruluk ve eğrilik üzerine konuşanlar, yazı ve şiir yazanların hepsi ölçülü doğru olmayı överken, bunun zor bir iş olduğunu söylerler. Fakat ölçüsüzlük ve eğrilik rahattır kolay elde edilir… Onları kötü gösteren yalnız eğitim ve kanunlardır. Çünkü eğri işler, kötü işlerden daha karlıdır.. Kötüler zengin ve güçlüyseler, onları halkın önünde övmeye, yaşantılarını mutlu ve şerefli göstermeye çalışırlar. Buna karşılık yoksul ve güçsüzler iyide sayılsalar, küçümsenir ve hor görülürler. Tanrılar iyilere belalarla dolu kötü bir hayat, kötülere ise tam zıttı bir hayat bahşederlermiş.. Der.
Hani bir söz vardır; “Büyük işler hiçbir zaman kolay başarılmaz.”
Şimdi düşünüyorum da Türkiye Cumhuriyeti kurulduğu günden bu yana doğru insanların ellerinde mi, yoksa eğri insanların ellerinde mi bu duruma geldi…
Bana soracak olursanız doğru insanların ellerinde bu ülke 1938 yılının Kasım ayının 10. Gününe kadar yönetildi. Bu tarihten sonrada eğriliği doğru olarak görenlerin ellerinde idare edildi…
Çünkü onlara göre yapılan yolsuzluklar, soygunlar, alınan rüşvetler ve kara para aklamalar normal ve doğruydu…
Bu ülkede ben doğruluktan şaşmam diyenler kaybediyor, ama eğrilikleri doğru olarak lanse edenlerde hep kazanıyor…
Son yıllara değil son iki aya bakmak gerek, kaybeden ve kazananları görmek için… Gün batımında günaydın, günün aydınlığında da iyi akşamlar dememek için… Aydınlık günlere Türkiye’m…
Mart, Mart derken oda yaklaşmakta işte sorun orada,
Doğru mu kazanacak yoksa eğri mi?..
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.