- 1492 Okunma
- 1 Yorum
- 1 Beğeni
YÜREĞİNE ULAŞSIN ISLAK KUM TANELERİ İLE SEVGİM
Kalbim kanıyor biteviye, yalnız bırakılan sevgili...
--Kesilmiş bir kuzu, melemesini bilmeyen...!!
Terk edilen...
Biliyor musun seni hiç özlememişim sanki.
Ayrılıklar okudum hep sokak duvarlarında
yazdığın çürük satırlarında
Seni hiç düşünmedim mi ?
Sanıyorsun...
Hep senden bahseder olduk, o yeni besteyi bitirdin mi ?
Bu arada seni ne kadar çok seviyormuşum şimdi anladım,
yalnızlık çok zormuş...
Kayboluyorum sanki bu dünyanın hizbe sokaklarında
hazin duygular beni üzüyor. Yine sensizliğime yanıyorum.
Özlüyorum seninle konuşmalarımızı, hele o kahkahanı kulaklarımda çınlıyor halâ ...!!
Gidemediğin zaman deniz kıyısına o gün bir kayıptı bizim için.
Uzun geceler güzel hatıralarla dolu.
Şimdi kumlar üzerinde oturduğumuzu hatırlıyorum, meltem rüzgarları eserdi yüzümüze,
o söyleştiğimiz şarkımız nerede kaldı.
Sanki yıldızların hepsi kaydı birden, nazar mı değdi bize, bilmem.
O kadar temiz bir kalbin vardı senin, hiç kimsenin arkasından bahsetmeyen
seni bana yakınlaştırıyordu her an.
Hoş güzel olan da bu zaten
Çok ciddisin biliyor musun. Kimseye fırsat vermezsin
Hep ilkleri yaşamak istemen, tıpkı ben gibisin...
Senin spor yapman beni de uyarmıştı bu gençliğimi sana borçluyum,
’Biliyor musun biliyor musun, bu sözcüğü çok severdin.’
Farkında olmadan beni çok kıskanıyordun bunu hissediyorum, belki hoşuma gidiyordu.
Senin sağlığına kavuşmana en çok sevinen bendim.
Dualar ettim hep. Her şey senin içindi.
İyileşmezsin diye çok korktum biliyor musun,
hatta o ara ayrılacaktık ben seni yüz üstü bırakmak istemedim hatırlarsan ameliyat ol sonra demiştim o mahsustu. Seni ikna etmek içindi.
Ne kadar zor geldi bana ayrılmak mecburiyetten idi.
Senin hep mutluluğunu istedim yalnızdın benle evlenemezdin.
Ne kadar zor sen yalnız bense mecbur...
Asla istemedim ayrılığı bunu biliyorsun, mecburum evet mecbur...Sana söyleyememek gitme kal demek.
Sen istedin aslında artık bitsin diyen sensin.
Artık güneş doğmuyor, hayatın bir anlamı kalmadı.
Gecelerim gündüze karıştı, zaman durdu artık sevda duraklarım yıkılmış...
Buz dağları gönlüm, kanım akmıyor sanki yüreğimde sevda kırıkları sıralanmış sevgileri kesiyor.
Beni ne kadar zamanda unutursun demek bile zor geliyor bana.
Sesini unutamadım sen de sanırım benim bir kez duysan döneceğinden eminim, korkuyorsun tabi.
Ben de aynen korkuyorum zira çok özledim...
Yıllar sonra seni görmek ne kadar zor olsa gerek, karşıdan el bile sallayamamak. Müthiş bir şey evet çok zor.
Senin başka birini sevmeni istemedim, nasıl kabul edebilirim sen tahmin et.
O sahiline geldiğimde bir başkasıyla, kumların üstünde seni görmek ne kadar zor ise sevmeni de duymak o kadar zor olsa gerek...
Kulübemize girmek istediğimde beni eşikte bekletmen gece bekçisi gibi, hala hatırlıyor musun. Ağladığımızda göz göze birlikte aynı şiltede gecenin dürüst zamanı ne de çabuk geçerdi, pişmanlıklarımızı çizerdik hep yalnızlığımızı denize isyan ederdik.
Gözler hep o mavilikte kayıtlıdır bir yazıcı olsa.
Senin o yüzmelerin korkunç dalgalar arasında kaybolmaların beni bitiren.
Pişmanım sevdiğim yaptıklarımdan, arıyorum o mavini,
sisli dalgalar halinde gözyaşlarım bak, sustur artık ne olur...
Olmaman gönlümde ne zor biliyor musun...
Hasta olduğunu düşünmek beni yıkıyor hissediyorum sen bensiz olamazsın,
içimden sana koşmak geliyor, ya kabul etmezsen ölürüm diyorum...
Ben sahilindeyim bekliyorum, diyebilmek ne güzel...
Bir ateş yakmak geliyor içimden, önce duygularımı o ateşe atıp yakmak,
sonra hislerimi gömmek istiyorum alevin dilimlerine.
Gözyaşlarımla sulayıp söndürmek isterim bu ateşi...
Dönmeni hiç beklemiyorum biliyorum umutsuzum sevdiğim.
’Yüreğine ulaşsın ıslak kum taneleri ile sevgim.’
Yazı : Behçet Bük
[email protected]