- 506 Okunma
- 1 Yorum
- 0 Beğeni
Rekabet
REKABET
İstanbul yolcusuyuz. Hem ziyaret,hem tedavi...Fatma’nın yıllardır muzdarip olduğu bir rahatsızlığı var. Bu derde derman arayacağız İstanbul’da. Arzu kızımız araştırıp soruşturdu. Göztepe Medical Park’ta Dr. Mahmut Akyıldız bizi bekliyor.
İstanbul! Ah İstanbul! Neler yazılmış, neler söylenmemiş İstanbul üstüne... “Taşı toprağı altın” denilmiş. Hele Nedim’in söylediği:
“Bu şehr-i Stanbul ki bîmisli behadır
Yek pare sengine büsbütün Acem mülkü fedadır”
Ey Nedim! Ey Nedim-i şeyda... Koca Acem ülkesini İstanbul’un küçük bir taşına feda ediyorsun. Sen de haklısın be canım. Ne de olsa şair gönlün gani. Yapar mısın? Yaparsın vallaha...
Dedim ki Fatma’ya:
“Uçakla gidelim İstanbul’a. Göz açıp kapayıncaya kadar hooop İstanbul’dayız.”
Razı olmadı. İlle de otobüs... Naçar otobüsle gideceğiz. Sabah yürüyüşünden dönerken Pozcu’da otobüs yazıhanelerine uğradım. Mersin’den İstanbul’a dört firma var yolcu taşıyan. Tek tek sordum bilet fiyatlarını. Dört firmadan dört değişik fiyat. Dördü de birbirinden farklı. Yetmiş, altmışbeş, altmışüç, altmış... Meğer rekabet varmış aralarında. Haydi hayırlısı!
Rekabet deyince bazı anlatılar geliyor yadıma. Bir zamanlar Boğazlıyan’da iki firma kıyasıya rekabete girdi. Ankara seferi yapan bu firmalar işi bedava yolcu taşımaya kadar götürdüler. Hatta bizim Memet (Cüllüz Memet) enişteyi yaka paça otobüse bindirip Ankara’ya vasıl ettiler.Hikayesi de ilginçtir. Memet enişte geliyor Boğazlıyan’a. Deynekçiler barbar bağırıyor:
“Ankara bedava! Ankara bedava!” diye.
Memet kısa bir tereddüt geçiriyor.Sonra da diyor ki:
“Nasıl olsa bedava. Gider İzet (İzzet) abimi görürüm. Angara’da gezer tozarım.”
Memet bunları aklından geçirirken deynekçi geliyor Memet’in yanına:
“Hadi abi! Otobüs kalkıyor.” seslenişiyle otobüse ite kaka bindirmesi bir oluyor Memet’i. Gerçi laf aramızda Memet’in cebinde harçlığı da yok denecek kadar az. İniyor Ankara’ya bizim enişte. Gezip tozuyor. İzet abiyi buluyor. Dönüşte bilet parayla tabii. Rekabet Ankara’da işlemiyor. İzet abi alıyor dönüş biletini Memet’in.
Bir de Maraş-Antep arası çalışan iki otobüs firmasının rekabeti dillere destandır.Bu firmalardan biri Maraşlı,diğeri Antepli’dir. Rivayet edilir ki Antepli beş lira olan taşıma ücretini dörde düşürür. Kıyasıya bir rekabet başlar aralarında: Maraşlı üç, Antepli ikibuçuk, Maraşlı iki, Antepli birbuçuk, Maraşlı bir, Antepli elli, Maraşlı bedava... Antepli de bedava yolcu taşımaya başlar. Ve Antepli son kozunu oynar: “Maraş-Antep bedava. Karabıyıklı’da yolculara birer porsiyon kebap müessesemizin ikramı...” Kebap ikramı, Maraşlı firmayı pes ettirir. Rekabet böyle sonlanır.
K.Maraş’ta zaman zaman anlatılır bu rekabet hikayesi. G.Antepliler’in inatçı,tuttuğunu koparan insanlar olduğu görüşünde birleşilir. “Antepli’yle aşık atılmaz.” der K.Maraşlılar. Haksız da sayılmazlar hani...
Bakalım Mersinli babayiğitlerin rekabeti ne kadar devam edip nasıl hitam bulacak?