- 1967 Okunma
- 1 Yorum
- 0 Beğeni
UNUTMAK GÜZELDİR
Tertemiz bir sayfa, hayatım gibi. İstediğimi yazmak sanki elimdeymiş gibi basıyorum klavyenin tuşlarına, aynı hayatımın her gününü yaşarken, sanki seçimlerimi kendim yapıyormuşum gibi.
Yazarken, kolay geri dönmek. Beğenmediğin satırları silmek tek bir tuşa basarak. Ama hayat öylemi ya? Namludan çıkan bir kurşun gibi hedefine ulaşana dek geri dönüşü yok zaman denilen olgunun. Pişmanlıklarımızı önüne katarak yutuyor ömrümüzü bir bilinmezlik.
Sanırım insana tanrının verdiği en güzel özelliklerden birisi de, unutabilmek. Düşünsenize unutamadığımızı. Her günahımızı, her hatamızı, her kırdığımız kalbi, her yanlışımızı hatırladığımızı, dünya ne çekilmez bir yer olurdu. Unutmak sanırım işte bu yüzden güzel.
Gerçi insan unutmaya başlayınca o kargaşada güzel anlar da unutuluyor, şunu kenara koyayım da unutmayayım demek zor oluyor çoğu zaman.
Aldığımız ilk hediyeyi, bisikletten ilk düştüğümüz anı, ilk aldığımız çiçeği, yüreğimizin ilk ne zaman göğüs kafesimizden çıkacakmış gibi attığını, ilk yaramazlığımızı, komşumuzun bahçesinden aldığımız elmayı telaşla silemeden nasıl yediğimizi… Unuttuk, iyi mi kötü mü bilmem, ama unuttuk…
Bizi güçlü kılan şeylerden birisi sanırım unutmak. Yaptığımız hataları devamlı hatırlayacak olsak sanırım kendimizi çok güçsüz hisseder ve gelişemezdik, sürekli hata yapmak korkusu ile.
Tüm bunlara rağmen insan hafızası inanılmaz bir şekilde bazen pişmanlıklarımızı önümüze seriveriyor bazı gecelerde. Bazen bir koku, bir şarkı tetikleyiveriyor o unuttuk dediğimiz anları, acı ya da tatlı. İşte bu gece o gecelerden biri, belki de unutulmuşların istilası altında.
Bunu size hoşça kalın dediğim şu dakikalarda yaşayıp kendim göreceğim, Bakalım zifiri karanlıkta cd den Bille Holiday in o büyülü sesinden çıkan Jazz nağmelerinde perilerim bana hangi unutulmuşlarımı hatırlatacak. Bakalım hangi günaha ağlayıp, hangi güzelliği yaşayıp unutuvermişim. Şimdi den unuttuklarımdan özür diliyorum…
Siz mi? Siz bu yazıyı az sonra unutsanız da olur. Umarım bu yazıyı hemen unutur ve ardından da hiç unutmayacağınız güzel bir gün ve bir hafta yaşarsınız.
Selam ve Sevgilerimle
Erkan ÇEVİK Nisan 2008
‘’Yoruldum sözcüklerin devriyesi olmaktan,
Her sabah güneşin gürültüsüne uyanmaktan.
Su içmekten, beklemekten, ümit etmekten.
Bana beni sevdiğini söyleme, sadece sev…’’